SAKARYA (A.A) - Mehmet Özcan - Marmara depreminde iki çocuğunu
ve eşini kaybeden Sevil Baytar, depremin ardından evlat özlemini yurtlardaki
öğrencilere gönüllü annelik yaparak gidermeye çalışıyor.
Asrın felaketi olarak nitelendirilen Marmara depreminin üzerinden 13 yıl
geçmesine rağmen depremzedeler, o gece yaşadıkları korku ve acıyı hala
unutamıyor.
17 Ağustos gecesi 03.02de depreme çocukları Mehtap (14), Berkant (17) ve
eşi Metin ile 5 katlı binanın en alt katındaki evlerinde yakalanan Baytar,
binanın enkazında ailesinin tüm fertlerini kaybetti.
Enkazdan 12 saat sonra yaralı olarak kurtarılan Baytar, 13 yıldır ailesinin
özlemiyle yaşıyor.
Kent merkezindeki yurtlarda öğrencileri ziyaret eden Baytar, evinde
hazırladığı çeşitli ürünleri kermeslerde satarak onların ihtiyaçlarını
karşılıyor.
Baytar, AA muhabirine depremin ardından hayatının tamamen değiştiğini
anlattı.
Deprem gecesi evlerine geç saatte geldiklerini, bir süre sonra duydukları
gürültüyle irkildiklerini anlatan Baytar, 1 saniyede her şey yerle bir oldu. O
gece eve evlatlarımla girdim fakat ne aile ne de mal, mülk hiç bir şey olmadan
çıktım. Her şeyim o gece yıkıldı. Evlatlarım enkaz altında can verdi. Eşim de
onlarla birlikte enkaz altında kalarak hayatını kaybetti diye konuştu.
Baytar, depremden 12 saat sonra moloz yığınlarının arasından çıkmayı
başardığını ifade ederek, hayata yeni bir başlangıç yaptığını kaydetti.
Enkazdan sağ çıktığı için şükrettiğini belirten Baytar, Deprem olunca tüm
apartman üzerimize yıkıldı. Enkazdan çıkar çıkmaz yemin ettim. Allahım beni bu
bedenimle çıkardıysan, ben de bu bedenimle senin yolunda koşturacağım diye
şeklinde konuştu.
-Depremden sonra yeni bir sayfa açtım-
Depremde kaybettiği iki çocuğunun acısını dindiremediğini, bunun için de
yardım çalışmalarına yöneldiğine dikkati çeken Baytar, öğrenciler için elinden
gelen her şeyi yaptığını bildirdi.
Baytar, öğrenciler sayesinde çocuklarının özlemini gidermeye çalıştığını
belirterek, Uzun zaman boyunca annelik duygusunu yenmeye çalıştım. Çünkü
evlatlarımın acısı dayanılmaz boyuta geliyordu. Daha sonra öğrenci yurtlarında
kalan öğrenci çocuklara gönüllü annelik yapmaya başladım. Onlar da bana evlatlık
yapıyor. Bana anne dedikleri zaman acılarım hafifliyor. Onlar olmasaydı bu
acılara karşı sabırlı olamazdım. Depremde iki evladımı kaybettim ama o vesileyle
binlercesine annelik yapıyorum şu an ifadelerini kulandı.
Evinde hazırladığı el işi ürünleri semtlerde kurulan kermeslerde sattığını
aktaran Baytar, elde ettiği parayı da öğrencilerin ihtiyaçları için harcadığını
söyledi.
Depremden sonra yeni bir sayfa açtım diyen Baytar, Depremle aile
hayatım da sonlanmıştı zaten. Çok farklı bir hayata geçtim. Evime ailemle girdim
fakat bambaşka bir hayatla çıktım. Ama çok şükür bu şekilde de mutlu olmayı
başardım. Bir öğrenciye dahi yardım edebiliyorsam ne mutlu bana. Bunun için
hayatımı adadım yani şeklinde konuştu.
Yayıncı: Kemal Kaymak/A. Fatih Tekcan