ESKİŞEHİR (A.A) - Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, Hangi
ülkede, daha fazla rekabet üretebilir insan varsa o ülke öne geçmektedir. Bütün
çocuklarımızı üniversitelerde okutacağız. Daha fazla üniversite açacağız. Onları
mezun edeceğiz. Onların arasından rekabet gücü yüksek olanlarla dünya sahasında
mücadele edecek bir fırsatı yakalamaya çalışacağız dedi.
Dinçer, Eskişehir Osmangazi Üniversitesinin (ESOGÜ) üniversitenin Kongre ve
Kültür Merkezindeki 2012-2013 Akademik Yılı Açılış Töreninde yaptığı konuşmada,
eğitim denilince Eskişehirin ilk akla gelen bir kent olduğunu kaydetti.
Üniversitelerin kentin ekonomisine, kültürüne ve sosyal hayatına katkılar
yaptığını ifade eden Dinçer, Bu anlamda Eskişehir hızlı bir gelişim ve değişim
içinde. Eskişehir, gençlerin de kendini geliştirmesi içinde son derece verimli
bir iklim oluşturuyor. Sadece yüksek öğretimde değil, eğitimin tüm basamaklarında
Türkiyenin üzerinde performansı olan bir Eskişehir ile karşılaşıyoruz. Sadece
geçtiğimiz yıl 13 okulumuzu burada yatırım olarak gerçekleştirdik. Eskişehiri ve
Eskişehirlileri tebrik ediyorum diye konuştu.
-Yükseköğretimde daha rekabetçi bir yapıyı hedefliyoruz-
Dinçer, gençlerin barınma ihtiyaçları için yurt ve yatak kapasitelerini
artırdıklarını anlatarak, şöyle devam etti:
Bu öncelikle tüm Türkiyede var olan bir gerçek. Birinci öğretimde ve
açıköğretimde üniversite harçlarının kaldırılmasını da buna ek olarak söylemek
mümkün. Öğrencilerimizin önünde büyük bir engel olan kat sayı eşitsizliğini de
ortadan kaldırarak her öğrencinin istediği alana kısıtlama olmaksızın tercih
edebileceği bir imkan ortaya koyduk. En büyük arzumuz üniversite hayatınızda
karşılaşabileceğiniz olumsuzlukları en az indirmek ve hepinizin eşit koşullarda
kaliteli bir eğitim almasını sağlamaktır. İçinde bulunduğumuz bilgi ve ileri
teknoloji çağında, bir ülkenin insanının sahip olduğu eğitimin niteliği o ülkenin
gelişmişlik düzeyini belirleyen en önemli ölçüt, kalkınmanın ve gelişmenin en
etkili aracı haline gelmiştir. Ülkemizin en önemli avantajı, sahip olduğumuz genç
nüfustur. Eğitim ve Ar-Ge yatırımlarına büyük önem ve öncelik veriyoruz.
Yükseköğretimde daha rekabetçi bir yapıyı hedefliyoruz.
-Birçok gelişmiş ülke okullaşma hedeflerini yükseltti-
Dinçer, eğitimde yükseköğretime erişimin artırılması ve talebin büyük oranda
karşılanması anlamına gelen kitlesel yükseköğretim eğiliminin ortaya çıktığına
işaret ederek, Türkiyede 10 yıllık süreçte yükseköğretimde okullaşma oranını
yüzde 14.65ten, yüzde 35lere kadar yükselttik. Bunu önemsemekle birlikte
yeterli de görmüyoruz. Dünyanın birçok gelişmiş ülkesinde okullaşma hedeflerinin
yeniden yükseltildiğini ifade etmek lazım. Özellikle 2010 yılından sonra Avrupa
Birliğinin, ABDnin, Uzakdoğu ülkelerinin eğitimle ilgili yeni stratejilerini
kurgularken daha çok yükseköğretimin geliştirilmesi üzerine planladıklarını ifade
etmekte yarar görüyorum. Bunun nedeni onlar, ilk ve ortaöğretimle ilgili
okullaşmaya ve öğretime dair stratejilerinin önemli bir kısmını gerçekleştirmiş
bulunuyor diye konuştu.
Dünyada 2009 yılında ortaöğretim okullaşma oranının yüzde 88 olduğunu
anlatan Dinçer, şunları söyledi:
Yüzde 90nın üzerine çıkmak üzere hedef belirlendi. Avrupa Birliği,
2010dan sonra kendi bölgesinde toplam nüfus içinde lise mezunu olanların oranını
yüzde 90nın üzerine çıkarmak üzere strateji belirledi. Türkiyede bu oranının
yüzde 28 olduğunu, okullaşma oranının 2008den sonra alınan çok yoğun
tedbirlerden sonra bile sadece yüzde 67.7ye yükseldiğini ifade edersem, dünya
ile aramızdaki eğitim açığını net bir şekilde görmemiz mümkün olur. Normal
şartlarda eğitimi 12 yıla çıkartarak aslında, ortaöğretimde dünyanın çoktan
geçtiği hedefleri öne aldık. Eğitim için yapılan bu yatırımların hepsinin ne
kadar önemli olduğunu ve daha ne kadar çok yatırım yapmaya ihtiyacımız olduğunu
göstermesi açısından önemli. Japonya ve Güney Kore, üniversite eğitimini yüzde
100 oranına çıkartmayı hedefliyor. Üniversite çağındaki bütün çocukların
üniversitede okuyacağı bir yapı kurguluyorlar. Ülkemizde bu rakamın yüzde
33-35ler arasında olduğunu toplum nüfus içindeki payının yüzde 5 civarında
olduğunu söylersem aradaki farkı görme imkanı olacak.
-Sadece istihdam için insanlar eğitilmiyor-
Dinçer, bugünlerde Türkiyede, üniversite eğitimiyle ilgili başka bir
tartışmanın başlatıldığını belirterek, şunları bildirdi:
Özellikle son yıllarda çok sayıda üniversitenin açılması, çocuklarımızın
yoğun bir şekilde üniversitelerde öğrenim görmeye başlaması, mezunların pek
çoğunun iş bulmayla ilgili sorunlar yaşaması, beraberinde Bu kadar üniversite
açmaya, bu kadar çocuğu mezun etmeye gerek var mı-, İş bulamıyorsanız neden
mezun ediyorsunuz- gibi bir anlamsız tartışmayı beraberinde getiriyor. Artık
sadece istihdam için insanlar eğitilmiyor. Hele hele bizim ülkemizde anlaşıldığı
gibi sadece devlette istihdam edilmek üzere hiçbir ülke artık, üniversite eğitimi
yapmıyor. Eğitim fakültesinden mezun olan çocuklarımız, atama bekleyen
öğretmenler olarak devlet kapısında bekliyorlar ve öğretmen olmak istiyorlar.
Artık, fen-edebiyat fakültesinden, maliye ve işletme bölümünden mezun olanlar da
benzer taleplerde bulunuyorlar. Bunların hepsini meşru olarak görmek gerekir.
Ancak daha meşru olanı dünyanın genel gidişatı içindeki ulusal genel çıkarları
gözetmektir.
Bütün ülkelerin insan gücü ve insanın niteliği üzerine kurgulanmış bir
rekabet ekonomisi içinde olduğunu kaydeden Dinçer, O yüzden hangi ülkede, daha
fazla rekabet üretebilir insan varsa o ülke öne geçmektedir. Bütün çocuklarımızı
üniversitelerde okutacağız. Daha fazla üniversite açacağız. Onları mezun
edeceğiz. Onların arasından rekabet gücü yüksek olanlarla dünya sahasında
mücadele edecek bir fırsatı yakalamaya çalışacağız. 12 yıllık zorunlu eğitim, bu
oranı süratle yukarıya çekme imkanı sağlayacak olması bakımından büyük bir öneme
sahip. Önümüzdeki yıllarda yükseköğretime olan talep artacak. Üniversitelerin
buna göre tedbir alması lazım diye konuştu.
Konuşmanın ardından Bakan Dinçer, ESOGÜden emekli olan öğretim üyelerine
teşekkür plaketi verdi.
Etkinliğe Eskişehir Valisi Kadir Koçdemir, TBMM Milli Eğitim, Kültür,
Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı ve AK Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı,
AK Parti Eskişehir milletvekilleri Salih Koca ve Ülker Can, CHP Eskişehir
Milletvekili Kazım Kurt, ESOGÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan Gönen, Anadolu
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Davut Aydın, Eskişehir Cumhuriyet Başsavcısı Orhan
Çetingül ve davetliler katıldı.
Bu arada, Dinçer, ESOGÜ Kongre ve Kültür Merkezine girişi sırasında bir
grup öğrenci tarafından protesto edildi.
Öte yandan Bakan Dinçer, tören öncesinde Eskişehir Valisi Kadir Koçdemiri
makamında ziyaret etti.
Bakan Dinçer ve beraberindekiler, ESOGÜdeki akademik yılı açılışının
ardından İl Milli Eğitim Müdürlüğünde ilçe milli eğitim müdürleriyle bir
toplantı gerçekleştirdi.
Muhabir: Deniz Açık
Yayıncı: Mürsel Çetin