ESKİŞEHİR (A.A) - Mürsel Çetin - Eskişehirin 2013 Türk
Dünyası Kültür Başkenti etkinlikleri kapsamında Kırgızistanda temaslarda
bulunan ve bir üniversitenin fahri profesörlük unvanı verdiği Vali Kadir
Koçdemir, Türk kültürünün ne kadar zengin, ne kadar geniş coğrafyada var olduğunu
ortaya koymak istediklerini belirterek, İnanıyoruz ki; dünya, Türk kültürünü
tanıdıkça bugün sıkıntı çektiği pek çok derde deva bulacaktır. Bunun için
öncelikle Türk dünyasının birbirini tanıması gerekiyor dedi.
Koçdemir, Kırgızistanın başkenti Bişkekte faaliyet gösteren Bişkek İnsani
Bilimler Üniversitesinde, kendisine fahri profesörlük unvanı verilmesi
dolayısıyla düzenlenen törende, bu yıl Eskişehirin, Türk Dünyası Kültür
Başkenti unvanıyla önemli bir misyon üstlendiğini bildirdi.
Türk kültürünün, Türkiye ile Kırgızistanın müşterek atalarınca asırlar
içinde hep zenginleştirilip çeşitlendirilerek bugünlere getirildiğini dile
getiren Koçdemir, şöyle konuştu:
Türk kültürünün ne kadar zengin, ne kadar geniş coğrafyada var olduğunu
ortaya koymak istiyoruz. İnanıyoruz ki; dünya, Türk kültürünü tanıdıkça bugün
sıkıntı çektiği pek çok derde deva bulacaktır. Bunun için öncelikle Türk
dünyasının birbirini tanıması gerekiyor. Devraldığımız kültür mirasını daha da
zenginleştirip çeşitlendirerek, bizden sonraki nesillere aktarmalıyız. Bunun için
hedef kitle olarak çocuklarımızı ve gençlerimizi seçtik. Tema olarak da göçü
belirledik.
Kırgızistan, Türkiye ve halkı tarafından en çok sempati duyulan ve belki
diğer kardeş ülkelerimize göre daha çok tanınan bir yerdir. Buna rağmen sokakta
insanları çevirip sorsanız, Kırgızistan ile ilgili söyleyecekleri şeyler iki, üç
konuyu geçmeyecektir. Manas, Cengiz Aytmatov, Issık Gölü diyeceklerdir ve
muhtemelen burada bitecektir. Bunlar, Kırgızistanın yüzde 5 nispetindeki
değerleridir. Bundan dolayı bu yıl çocuklarımız ve gençlerimizin, Türk dünyasını
daha yakından tanımasını ve Türk kültürünü daha iyi bilmesini hedefliyoruz. Uzun
yıllar Türk dünyasıyla arzu ettiğimiz yakınlıkta olamadık. Şimdi vakit, o
yılların da telafi edilebileceği bir vakittir.
-Bişkek İnsani Bilimler Üniversitesinde 16 dilde eğitim-
Rektör Prof. Dr. Abdılda Musaev de Kırgızistan ile Türkiyenin, dost ve
kardeş ülkeler olduğunu, ilişkilerinin her yıl gelişip önemli yatırımlara imza
atıldığını anlattı.
İki ülkenin ilişkilerinde entelektüel yatırımların da büyük öneme sahip
olduğuna dikkati çeken Musaev, şunları kaydetti:
10 bine yakın öğrenci bulunan üniversitemizde 16 dilde eğitim veriyoruz.
Dünyada birçok ülke ve üniversiteyle iş birliğimiz var. Çin, Japonya ve Güney
Korenin önde giden üniversitelerinin yanı sıra bazı Avrupa ve Arap ülkelerinden
üniversitelerle iş birliği yapıyoruz. Her yıl yaklaşık bin öğrencimiz yurt dışına
staja gidiyor, aynı sayıda öğrenci de buraya geliyor. Kırgızistan-Türkiye Manas
Üniversitesi kurulmadan önce ülkemizde Türk Dili ve Edebiyatı dersleri sadece
üniversitemizde veriliyordu. Buna yeniden ağırlık vermek istiyoruz. Türk-Kırgız
ilişkilerinin gelişmesine vesile olacak altyapıyı oluşturmaya çalışıyoruz.
Türkiyeden Ankara Üniversitesi başta olmak üzere birkaç üniversiteyle iş birliği
protokolümüz var. Maalesef iş birliği konusunda diğer ülkelerdeki aktif
çalışmaları, Türkiyedeki üniversitelerde göremiyoruz. Öğrenci değişimleri var
ama yeterli düzeyde değil. Akademisyenler de istediğimiz düzeyde değil. Bu
konularda çalışıyoruz.
Öğrenciler tarafından Manas Destanının anlatıldığı ve müzik dinletisi
sunulduğu törende, Musaev, Koçdemire, fahri profesörlük unvanının nişanesi
olarak altın madalya ile Kırgızların tarihi ve kültürel değerlerini konu alan
ansiklopedi verdi, ülkesinin geleneksel giysileri olan çapan ve kalpağı giydirdi.
Koçdemir de Musaeve, üzerinde el işlemeli Eskişehir 2013 Türk Dünyası
Kültür Başkenti logosu bulunan tabak hediye etti.
Yayıncı: Mürsel Çetin