KASTAMONU (A.A) - Semih Yüksel - Eşinin hediye ettiği işlemeli
çakmaktan esinlenen kişi, kamudaki görevini bırakarak ürettiği el sanatı
hediyelik eşyaları Türkiyenin birçok şehrine pazarlıyor.
Abanada yaşayan Kadir Bakırhanın (45) hayatı, eşinin hediye ettiği el
işlemeli çakmakla değişti.
1990lı yıllarda İstanbul Güngörendeki bir lisede hizmetli kadrosunda
çalışırken eşi Nazmiye Bakırhanın emek vererek yaptığı çakmağı görünce çok mutlu
olan Bakırhan, işlemeli çakmağın başkalarının da ilgisini çekebileceğini düşündü.
Hemen bir kutu çakmak alan Bakırhan, üzerine işleme yapılan çakmakları hafta
sonu sahilde açtığı küçük bir tezgahta satmaya başladı.
Çakmakların her geçen ilgi görmesi ve işlerin iyi gitmesi üzerine radikal
bir karar alan Bakırhan, önce hizmetli kadrosunda çalıştığı lisedeki görevinden
istifa etti ardından da memleketine yerleşip hibe kredi desteği alarak el yapımı
hediyelik eşyaların üretimine başladı.
-Devlet kadrosundan özel sektöre-
Kadir Bakırhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaptıkları çakmaklara
ilginin bir hayli fazla olduğunu ve talebi karşılamakta güçlük çektiklerini
kaydetti.
Benimsediği işi ilerletmeye karar verdiğine dikkati çeken Bakırkan, Çünkü
çok talep vardı ve benim de ilgi duyduğum bir sektördü. Düşündüm, taşındım ve bu
işle hayatımda yeni bir başlangıç yapmaya karar verdim. Eşimin de desteğini
alarak devlet kadrosundaki görevimden istifa edip el sanatına yöneldim diye
konuştu.
-Hibe desteğiyle işini kurdu-
2005 yılında yerleştiği Abanada yerel bir gazetede hibe kredi desteği ile
ilgili haber okuduğunu ve ardından Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfına
hazırladığı projeyi sunduğunu söyledi.
El sanatları üzerine hazırladığı projenin onaylanmasıyla hayatında bambaşka
bir sayfa açıldığını kaydeden Bakırhan, O dönem bana verilen 4 bin 800 liralık
hibe kredi desteği sayesinde işimi kurdum ve eşimin desteğiyle tekrar üretime
başladım dedi.
Bugün ürettiği, tamamen Türk malı hediyelik eşyaları Sinop, Samsun, Tekirdağ
ve Sakarya gibi illere pazarladığını vurgulayan Bakırhan, İşlerimiz de çok
şükür her geçen gün iyiye gidiyor. İnşallah önümüzdeki birkaç yıl içinde 25-30
kişinin bu işten ekmek yiyebileceği bir atölye açmayı ve bir marka haline gelmeyi
hedefliyoruz ifadelerini kullandı.
Yayıncı: Ebubekir Gülüm