MERSİN (A.A) - Zuhal Uzundere Kocalar - Yüksek protein değeri,
doymamış yağ asitleri ve yararlı mineralleri ile yurt dışı kadar artık Türkiyede
de sofraları süsleyen mavi yengeç üretiminin yarıdan fazlası Doğu Akdeniz
sahillerinde gerçekleşiyor.
Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Su Ürünleri Fakültesi İşleme Teknolojisi Anabilim
Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
denizel omurgasızların tüm dünyada beslenmede yaygın olarak kullanıldığını
hatırlattı.
Bunlardan biri olan yengeçlerin Avrupa, ABD ve Uzak Doğu ülkelerinde
sevilerek tüketildiğini anlatan Çelik, Türkiye kıyılarında özellikle Doğu
Akdenizde yaşayan mavi yengecin de bu kapsamda ekonomik olarak
değerlendirildiğini ve kıyı bölgelerde yerli, yabancı turistler tarafından
tüketildiğini kaydetti.
Anavatanı Kuzey Amerika olan ve yaklaşık 100 yıl önce Akdenize geldiği
sanılan mavi yengecin, ekonomik özelliği olan 22 tür arasında önemli bir yeri
olduğunu dile getiren Çelik, Tadı çok lezzetli olmasına karşın ülkemizde ilk
zamanlar ilgi gösterilmeyen mavi yengeç, şimdi sahil yörelerinde tercih ediliyor.
Bu türün yaklaşık yüzde 60ı da Doğu Akdeniz kıyılarında bulunuyor ve
balıkçılarımıza önemli bir gelir sağlıyor dedi.
Yengeç etinin gelişmiş ülkelerde yüksek fiyatla alıcı bulduğuna değinen
Çelik, Türkiyede avlanıp işlenen yengecin daha çok ABD, Çin, Fransa, Endonezya,
Japonya, Filipinler, İspanya ve Tayland gibi ülkelere ihraç edildiğini bildirdi.
-Zararlı bir tür değil-
Çelik, mavi yengecin genel olarak ortamdaki ölü dokularla beslenen bir tür
olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
Ortamda ölmüş veya ağlara takılı uzun süre kalmış balıkları
tüketebilirler. Yalnız besin eksikliği olduğunda özellikle kabuklular olmak
kaydıyla diğer canlılardan ve belli bölgelerde lokalize olmuş az hareketli
canlıları da yiyebilirler. Mavi yengeç eti, protein değerinin yüksek olması,
doymamış yağ asitleri, esansiyel amino asitler ve mineral madde içerikleri
bakımından zengin olması nedeniyle insan beslenmesi açısından oldukça önemlidir.
Bu türün istilacı olduğu ve balık türlerine zarar verdiği söyleniyor. Ancak 100
yıllık bir türün artık Türkiye için yerli mi yoksa yabancı mı diye düşünülmesi de
ayrı bir olay. Bu tür, artık Türkiye suları için önemli ekonomik ve besinsel bir
tür olması nedeniyle su ürünleri sirkülerinde av yasağı listesinde yer
almaktadır. Türkiyedeki toplam yakalanan yengeç miktarının yaklaşık yüzde 60ı
Akdeniz kıyılarındandır. Özellikle Türkiyenin en büyük dalyanlarından olan
Akyatan ve Tuzla dalyanları önemli yaşama alanlarındandır.
-Adına koşu düzenleniyor-
Mersinin Silifke ilçesine bağlı Taşucu beldesi Belediye Başkanı Yaşar
Açıkbaş da, Göksu deltasının Köyceğiz dalyanında yoğun olarak bulunan mavi
yengecin beldenin sembolü olmasını istediklerini ifade etti.
Mavi yengeçler için her yıl Taşucu Çevre Festivali kapsamında mavi yengeç
koşusu düzenlediklerini anımsatan Açıkbaş, protein bakımından son derece zengin
olan ve Akdeniz sahillerinde sıklıkla bulunan mavi yengeci herkese tavsiye etti.
Beldede restoran işleten Ali Mavili de, Akgöl dalyanından yakaladıkları mavi
yengeçleri müşterilerine meze olarak sunduğunu belirterek, Ankara, Konya, Niğde
ve Kayseri gibi çevre illerden yengeç yemek için gelen müşterilerimiz var. Daha
önce yoğurduyla meşhur olan Silifke, artık mavi yengeçle de anılmaya başladı
diye konuştu.
-Penseyle servis ediliyor-
Kızartma ya da haşlama olarak tüketilebilen mavi yengecin daha sağlıklı
olduğu düşüncesiyle özellikle haşlaması tercih ediliyor.
Üst kısmında kapak gibi duran sert cisim açıldıktan sonra temizlenen yengeç,
beyaz eti, kıskaçları ve ayaklarıyla tencerede haşlanıyor. Haşlanan yengeç, sert
gövdesinin içindeki beyaz etin çıkarılması için pense ya da ona benzer sert bir
aletle servis ediliyor. Kabuğundan çıkarılan yengecin eti, sarımsak, limon ve
kırmızı pul biberle hazırlanmış sosa batırılarak meze olarak yeniyor.
Yayıncı: Tevfik Işık