DİYARBAKIR (A.A) - Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker,
"Surları muhafaza ve restore etmek, burçları tekrar fonksiyonelleştirip şehrin
kültür varlığına katkıda bulunarak dünya insanlık tarihine armağan olarak sunmak
durumundayız" dedi.
Bakan Eker, Dicle Üniversitesi (DÜ) Kongre Merkezinde Kültür ve Turizm
Bakanlığı, Diyarbakır Valiliği ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin desteğiyle
düzenlenen "Diyarbakır Kalesi ve Tarih Şehri ICOMOS/ ICOFORT 2013 Diyarbakır
Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, bu etkinliğin gelecek açısından son derece umut
verici olduğunu söyledi.
Diyarbakır Surlarını insan kalbine benzettiğini ifade eden Eker, bunun
içinde en çok şefkat, sevgi, merhamet ve toleransın büyütüldüğünü belirtti.
Eker, geçmişte yapılan antidemokratik uygulamalar yüzünden barış ikliminin
bozulduğunu anımsatarak, şöyle dedi:
"Diyarbakırda hak etmediği, tarihiyle bağdaşmayan bir huzursuzluk ve
problem oluştu. Şimdi Diyarbakır Surlarının restorasyonu, Diyarbakırın mimari
değerini gün yüzüne çıkarıp, bunu yeniden insanlığın kültür mirası olarak tüm
insanlık alemine açma süreciyle kendi aramızdaki bu meseleyi de çözerek barış,
kardeşlik, birlik ve beraberlik iklimini oluşturmak için bir çözüm süreci
başlattık. Bu ikisi aynı anda aynı süreçle birlikte gelişiyor. Sosyal barışın
korunmasına dönük içinde bu kadar unsur barındıran yeryüzünde başka bir şehir
bilmiyorum. Tarihi Surları muhafaza ve restore etmek, burçları tekrar
fonksiyonelleştirip şehrin kültür varlığına katkıda bulunarak dünya insanlık
tarihine armağan olarak sunmak durumundayız."
-UNESCO Kültürel Miras Listesi-
Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, yaklaşık 5,5 kilometre uzunluğundaki
Diyarbakır Surlarının günümüze kadar pek çok olumsuzluğa rağmen kendisini
koruyabilme özelliği taşıdığına vurgu yaptı.
Toplantının Diyarbakır Surlarının UNESCO Kültür Mirası Listesine girmesini
hızlandıracağını ifade eden Vali Toprak, amaçlarının surları ulusal ve
uluslararası alanda geleceğe taşımak olduğunu belirtti.
Diyarbakır Uluslararası Anıtlar ve Surlar Konseyi ICOMOS Türiye Milli
Komitesi Genel Sekreteri Doç. Dr. İclal Dinçer, kentleşme ve altyapı projelerinin
tarihi kentlerde tahribatta sebep olduğunu belirterek, "Kentler elbette büyüyecek
ve gelişecek ancak bu süreçte çağdaş yapılaşmanın tarihi ve doğal miras ile uyum
içinde gelişmesi ve sürecin iyi yönetilmesi gerekir" diye konuştu.
Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı (ÇEKÜL) Başkanı Metin
Sözen, buradaki yapının mutlaka korunması gerektiğini belirterek, "Burada, bu
koşullarda bu ortamı nasıl ayakta tutup, evrensel ve ulusal değerlere
aktaracağımızın savaşını veriyoruz. Eleştirir bir ortamdan çıkılarak mevcut
şartlar göz önüne alınarak hareket edilmelidir. Düz bir uzman bakışıyla değil,
yüreğinizle, bilincinizle, gelecek umuduyla bu topluma bakın" diye konuştu.
-"Bu başarının teminatıdır"-
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Diyarbakırın
kültürel mirasına sahip çıkarak, sadece kentine değil onuruna ve geleceğine
sahip çıktığını söyledi.
Baydemir, binlerce yıl insanlığı koruyan Diyarbakır Surlarının zorunlu göçe
maruz kalan insanları bir kez daha koruduğunu ifade ederek, evsiz kalan
insanların sırtını Diyarbakır Surlarına dayayarak burada derme çatma yapılar
inşa ettiğini belirtti.
Bunun tahribata yol açtığını dikkati çeken Baydemir, vatandaşları ikna
ederek Suriçi bölgesindeki çarpık yapılaşmanın sona erdirildiğini kaydetti.
BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan da bu kültürel mirasın, çok büyük bir
yorgunluğun, tahribatın ve felaketlerin içinden bugünlere getirildiğine işaret
ederek, "Hazırlanacak dosya ve evraklarda hatalar olsa bile bunlara kılı kırk
yaran bir bilim gözüyle değil, kalp gözüyle bakmanızı rica ediyoruz. Bürokratik
işlemleri geri döndürme yerine, ön açıcı bir destek verirseniz size minnettar
kalacağız" diye konuştu.
Muhabir: Sema Kaplan
Yayıncı: Behçet Güngör