DİYARBAKIR (A.A) - Adaleti Savunanlar Derneği (ASDER) Genel
Başkan Yardımcısı Mustafa Hacımustafaoğulları, "İnsanlar sorunlarını konuşma
ortamı yakalayabilse çözemeyeceği sorun yok. Yeter ki silahlar değil, fikirler
çatışsın" dedi.
ASDER Genel Başkan Yardımcıları Hacımustafaoğulları ve Abdullah Kaplan ile
Genel Sekreter Yardımcısı Osman Kaçmaz, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçiyi
ziyaret ederek, bir süre görüştü.
Hacımustafaoğulları, ziyarette, Türk Silahlı Kuvvetlerinden adaletsiz bir
şekilde ayrılmak zorunda kaldıklarını, ötekileştirme, inkar etme, temel hak ve
hürriyetleri yok sayma gibi uygulamalara maruz kaldıklarını söyledi.
Çözüm sürecini önemsediklerini ifade eden Hacımustafaoğulları, "Türkiyenin
girdiği çözüm sürecini biz damdan düşenler olarak daha iyi idrak ediyoruz. Asker
kökenli olsak da sivil olmayı becerebilmiş kadroyuz. Bu sürecin salimen
sonuçlandırılması için bize düşen görevimizi belirlemek ve rapor hazırlamak
istiyoruz. İnsanlar sorunlarını konuşma ortamı yakalayabilse çözemeyeceği sorun
yok. Yeter ki silahlar değil, fikirler çatışsın" diye konuştu.
Hava Harp Okulunu 1980 yılında bitirdiğini, kendisini yönetecek zihniyete
güvenmediği için görevinden ayrıldığını kaydeden Hacımustafaoğulları, sözlerini
şöyle sürdürdü:
"Kenan Evren önüne 3 koyun verseniz, akşama 1 tanesini zor getirecek bir
adam. Böyle bir kafa Türkiyeye hakim oldu. Sıkıntımız burada yatıyor. Evren,
Genelkurmay Başkanlığı yaptığı için Silahlı Kuvvetlerini de bu günaha soktu.
Türkiyeyi yanlış bir mecraya soktu. Beni yargılarlarsa intihar ederim demişti.
Kafa lazım sıkmak için, kafa yok ki nereye sıkacak. Ölüm döşeğinde bunun hesabını
veriyor. Anayasamız yasal değil. Bugünkü sorunların kaynağıdır."
Kışlalarda intihar olaylarının şehit sayısından fazla olduğunu savunan
Hacımustafaoğulları, bazı olayların intihar değil, cinayet olduğunu ileri sürdü.
-"8 milyon Türk-Kürt evliliği var"
Kaplan ise barış süreciyle ilgili bilgi paylaşımında bulunmak ve sürece
katkı sunmak için Diyarbakıra geldiklerini, askerin de barışa aktif ve olumlu
bir katkı sağlaması gerektiğini dile getirdi.
Türkiyenin geleceğinin sivil toplumdan geçtiğini anlatan Kaplan,
"Türkiyede 8 milyon Türk-Kürt evliliği var. Bu bizim için büyük bir zenginlik.
Bu avantajı çok olumlu yönde kullanmalıyız. Toplumların iradesi bu işi çözer.
Kardeşlik dilini çok iyi anlayabilmemiz lazım" şeklinde konuştu.
-"Bir normalleşme başlamıştır"-
Baro Başkanı Elçi ise subay ve astsubayların oluşturduğu bir derneğinin
böyle bir dönemde bölgeyi ziyaret etmesinin çok anlamlı bulduklarını, geçmiş
uygulamalardan her kesiminin zarar gördüğünü söyledi.
Toplumların birbirleriyle sorunu bulunmadığını, Türkler ve Kürtlerin kardeş
halklar olduğunu, Diyarbakır, Batman, Van, Şırnakın köylüsüyle Manisa, Kayseri
ve Kastamonu köylüsü arasında hiçbir sorunun yaşanmadığına işaret eden Elçi,
birbirlerine kardeşlik duygularıyla yaklaştıklarını belirtti.
"Ne yazık ki bizi idare edenler ve yönetenlerin tatsız ve adaletsiz
uygulamaları nedeniyle sanki toplumlar arasında bir sorun, Türkler ve Kürtler
arasında bir sıkıntı varmış gibi bir durum çıkmış ortaya. Türkiye toplumu olarak
şiddet, çatışma, kavgadan çok çektik. Bütün toplum bu soruna artık bir çözüm
bulunsun istiyor. Sorunlarımızı konuşacağız, silahlar susmuştur. Bir normalleşme
başlamıştır" diyen Elçi, barış ve çözüm sürecinin toplumun bütün kesimini
heyecanlandırdığını vurguladı.
-İHDye ziyaret-
Heyet üyeleri, İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesini de ziyaret
etti.
İHD Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölge Temsilcisi Şevket Akdemir görüşmede
yaptığı konuşmada, ilk defa askerlerin içinde bulunduğu bir meslek grubuyla bir
araya geldiğini aktararak, "Keşke süreç 15 sene önce başlasaydı. Ne güzel olurdu.
Hükümet, çözüm için büyük bir risk aldı. Güzel bir iş yapıyor. Helal olsun. Süreç
sayesinde bu yıl hiç bir olumsuzluk yaşanmadı" şeklinde konuştu.
Daha sonra heyet üyeleri Müstakil Sanayiciler ve İşadamları Derneği (MÜSİAD)
Diyarbakır Şube Başkanı Şahabettin Aykutu ziyaret etti. Aykut, çözüm süreciyle
bölgede bir canlanmanın yaşandığını, otellerin dolduğunu ve yatırım taleplerinin
arttığını söyledi.
Herkesin huzur ve barışa kavuşmasını istediklerini kaydeden Aykut, "Sürecin
iyi gitmesi için elimizden geleni yaparız" şeklinde konuştu.
Muhabir: Nurten Aslan - Ayşe Sarıoğlu - Salih Bilici
Yayıncı: Behçet Güngör