ANKARA (A.A) - Ömer Erim Baştimar - Akil İnsanlar Karadeniz
Bölgesi Heyet Başkanı Yusuf Şevki Hakyemez, "Bölgede duyduğumuzdan farklı çok
olumlu, çok hoşgörülü insanlarla karşılaştık. İnsanların çözüm sürecini
içselleştirmiş olduğunu gördük dedi.
Hakyemez, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bölgedeki çalışmalarına
Düzceden başladıklarını belirterek, 3 il gezdiklerini, temaslarına başlamadan
önce medyadan ve dış kaynaklardan bölge hakkında bilgi sahibi olduklarını ifade
etti.
"Bölgede duyduğumuzdan farklı çok olumlu, çok hoşgörülü insanlarla
karşılaştık diyen Hakyemez, şöyle devam etti:
"İnsanların çözüm sürecini içselleştirmiş olduğunu gördük. İnsanların belli
konularda hassasiyeti var ama hepsi süreci yakından takip ediyor. Hemen hemen
hepsinin ortak görüşü barışın, kardeşliğin gelmesi. Tabi sorun ciddi bir sorun.
30 yıllık bir terör sorunu. Bunun biriktirdiği bir tepki var. O nedenle
insanların belli konulara hassasiyeti var, bunlara da bakarak hareket ediyorlar
ama hepsi süreci yakından takip ediyor. Hemen hemen hepsinin ortak görüşü
barışın, kardeşliğin gelmesi. Zaten çözüm süreci de bunu amaçlıyor.
Bölgede insanların çeşitli endişelerinin bulunduğunu belirten Hakyemez, o
insanların endişelerini not aldıklarını, önemsediklerini ifade etti.
Kendilerinin ikna heyeti olmadığını vurgulayan Hakyemez, halkın endişelerini
yaptıkları karşılıklı konuşmaların ardından not aldıklarını, bu görüşler
doğrultusunda bir rapor hazırlayacaklarını söyledi
Öncelikle kendi pozisyonlarını anlattıklarını dile getiren Hakyemez,
sözlerini şöyle sürdürdü:
Onlara biz bir ikna heyeti olmadığımızı anlatıyoruz. Onların tüm
görüşlerini hükümete aktaracağımızı belirtiyoruz. Bizler onların görüşlerini
hükümete taşımak için orada olduğumuzu anlatıyoruz. Ayrıca heyetteki 9
arkadaşımızın her birinin dünya görüşü hemen hemen farklı. Halkın endişelerinden
bazılarını cevaplandırıyoruz. Halkın yanlış bilgilerini düzeltmeye çalışıyoruz.
şöyle bir yanlış bilgi var; Başkanlık sistemi gelecek, ardından da eyalet
sistemi gelecek ve sonra Türkiye bölünecek. Oysa burada hukuki yanlışlar var.
Böyle bir şeyin olması imkansız ve biz bunu anlatıyoruz. Başka endişeleri var
mesela... Bu süreçte PKK ile pazarlık yapıldı mı- Terör örgütüne ne verildi-
gibi sorular var. Bizler bir şeyler verilmediğini biliyoruz ama yine de
insanların kafasındaki sorunları gideriyoruz. Bunları rapora taşıyoruz belki de
ileride hükümet bu endişeleri giderici bir açıklama yapacaktır.
-Şehit ailelerinden aldığımız izlenim genelde çok olumlu
Bu süreçte çok istismar edilen bir konunun da şehit aileleri olduğuna dikkat
çeken Hakyemez, çözüm sürecinden yana olsun ya da olmasın her insanın, şehit
ailelerini gözetmesi gerektiğini söyledi.
Şehit ailelerinin duygularının çok hassas olduğunu belirten Hakyemez,
yapılacak bir eylemin, söylenecek bir sözün, şehit yakınlarında kapanması
imkansız yeni yaralar açabileceğini vurguladı.
Heyet olarak kendilerinin şehit aileleri konusunda çok hassas olduklarını
belirten Hakyemez, şöyle konuştu:
Biz şehit ailelerimizin ayağına bizzat kendimiz gidiyoruz. Zaman zaman
basının olmadığı ortamda ziyaret ederek endişelerini dinliyoruz, önerilerini
alıyoruz. Şehit aileleri de mutlaka sonlandırılması gerektiğine, başka ana
babaların ağlamaması gerektiğine inanıyorlar. Şehit ailelerinden aldığımız
izlenim genelde çok olumlu. Tabi karşı olanlar da var. Onlar da çok medeni
şekilde görüşlerini ifade ediyorlar.
-Çözüm sürecinde medyanın önemi-
Her alanda olduğu gibi çözüm sürecinde de medyaya önemli görevlerin
düştüğünü belirten Hakyemez, Türkiye için önemli olan bu süreçte konuya sadece
haber boyutuyla bakılmaması gerektiğini söyledi.
Görüşmeleri sırasında çok önemli fikirlerin de bölge halkınca ortaya
atıldığını belirten Hakyemez, ama bazı medya kuruluşlarının güzel fikirleri ve
tartışmaları bırakarak olaylara yönlendiğini ifade etti.
Yusuf Şevki Hakyemez, şöyle devam etti:
"Bazı toplantılarda karşı görüşe sahip insanlar görüşlerini gayet medeni
ifade ediyorlar. Karşıt görüşlü insanlar çok medeni bir şekilde konuşabiliyorlar.
Ama ertesi gün bir gazetede bakıyorsunuz ki Karadeniz heyetine şok başlıklı
haber çıkıyor. Halbuki orada saatlerce o insanlarla fikir alışverişinde bulundu.
O kadar güzel fikiriler çıktı ama oradaki gazeteci arkadaşım aldığı 1 dakikalık
sloganlı tepkiyi haberleştirdi. Bir reyting uğruna bu tür süreçler harcanmamalı.
Çözüm sürecinde fikirlerin ortaya çıkması gerekiyor. Zonguldakta bir köyün
muhtarı o kadar mükemmel tespitler yaptı ama onun görüşünden bir satır yok, çok
felsefi, çok derin görüşleri vard ama medya o görüşleri değil, 1 dakikalık
protestoyu haber yaptı.
-Anadolu Ajansına önemli bir görev düşüyor-
Medyayı çok önemsediklerini belirten Hakyemez, sözlerini şöyle tamamladı:
Anadolu Ajansı habere bakış açısı çok önemli ve değerli, yaptığı
haberlerle de bunu gösteriyor. Gazetelerde AA ibaresini gördüğünüzde o haberde
bir sorun olmayacağı insanların aklına yer etmiş. Çünkü olduğu gibi veriyor,
demokratik tepkiyi de veriyor diğer boyutlarını da veriyor. Haberciliğin de bu
şekilde olması gerekiyor. Sürece ilişkin lehte ve aleyhte haberler elbette
yapılabilir. Gerçekten Türkiye önemli bir süreçten geçiyor. Özellikle Anadolu
Ajansının ve bu değerdeki ajansların bu süreci takip etmesini ve halka doğru
anlatmasını bekliyoruz. Gerçekten Türkiye önemli bir süreçten geçiyor. Özellikle
Anadolu Ajansına önemli bir görev düşüyor, bunu layıkıyla yapıyor, bundan sonra
da yapacağına inancım tamdır.
Yayıncı: A. Fatih Tekcan