YOZGAT (A.A) - Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, "Bugün geldiğimiz
bu evre yani çözüm süreci dediğimiz durum, son altı ay veyahut bir yılın
getirdiği bir sonuç değil. Bu durum hepimizin bildiği gibi 30 senedir devam eden
bir sorundur" dedi.
Avcı, Yerköy ilçesinde öğretmenevinde sivil toplum kuruluşları temsilcileri
ve dernek yöneticileriyle bir araya geldi.
Sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerini ve vatandaşları dinleyen Avcı,
toplantıya katılan emekli özel harekatçı ve AK Parti İlçe Yönetim Kurulu Üyesi
Osman Biçerin sokaktaki vatandaşların çözüm sürecine ilişkin sorularına cevap
veremediklerini ifade etmesi üzerine, terörle mücadelede gelinen son durumla
ilgili kamuoyunda kafa karıştırıcı sözlerin dolaştığını belirtti.
Vatandaşların endişelerini gidermek için gerekli açıklamaları yapmaya
çalıştıklarını anlatan Avcı, şunları kaydetti:
"Bugün geldiğimiz bu evre yani çözüm süreci dediğimiz durum, son altı ay
yahut bir yılın getirdiği bir sonuç değil. Bu durum hepimizin bildiği gibi 30
senedir devam eden bir sorundur. Birçok yöntem bugüne kadar denendi. Bunların bir
kısmında muvaffak olduk, bir kısmında zaman içerisinde o günün şartları içinde
pek başarılı olunamadı. Bir defa bu terör meselesinin ve özelikle bölücü terör
meselesinin doğrudan doğruya Türkiyenin iç dinamiklerinden kaynaklanan,
Türkiyenin içinde başlayıp, Türkiyede biten bir mesele olmadığını hepimiz
biliyoruz. Bu gücü yeten, fırsat bulan herkesin bir şekilde çomak soktuğu
uluslararası fitne odaklarının da açık veya örtülü biçimlerde müdahil olduğu bir
problem idi. Bu kadar çok karışanın, bu kadar çok kurcalayanın bulunduğu yerde ve
bu kadar çok çomak sokulan yerde, bu sorunla mücadele etmek için sizin de millet
olarak, devlet olarak elinizin güçlü olması lazım."
-"Barış ve demokrasi projesidir"-
Türk milletinin 1982 Anayasasından kurtulup, topyekun bir demokratikleşme
seferberliğine geçmesi gerektiğini vurgulayan Avcı bu meseleyi bir bölgenin, bir
etnik kökenin değil, bütün Türkiyenin, bütün Türk milletinin demokratikleşme
meselesi olarak gördüklerini ifade etti.
Bu büyük demokratikleşme meselesinin içinde şüphesiz kültürel hakların da
söz konusu olduğunu vurgulayan Avcı, "Ama bu belli bir bölge için, belli bir
etnik grup için değil, topyekun tüm Türkiye için demokratikleşme sürecidir. Bu
detaylı bir projedir. Topyekun demokratikleşme projesidir. Bunun içerisinde
şüphesiz, demokrasiye en fazla ihtiyaç duyulan, en çok acı çektiğimiz alanlar
öncelik kazanıyor. Ama neticesi itibariyle topyekun bu projeleri kucaklayan bir
barış ve demokrasi projesidir- diye konuştu.
-Okullardaki serbest kıyafet uygulaması-
Serbest kıyafet uygulamasından geri adım atıldığına yönelik tartışmalara da
değinen Avcı, şunları söyledi:
Yönetmelik diyor ki, öğrencilerin forma mı serbest kıyafet mi giyeceğine
veliler, okul aile birliklerinin yüzde 60ı ne diyorsa öyle karar verilir. Bizim
de şahsi kanaatimiz bunun böyle olması. Nitekim Sivasta bir ortaokulda veliler
toplanmışlar formayla devam etme kararı almışlar. Bana mecliste gazeteci
arkadaşlar sordular; ben de ayaküstü demeç vermiyoruz dememe rağmen,
vatandaşın seçme özgürlüğü, ister forma giyer, ister serbest kıyafet bu da seçme
özgürlüğünün içerisinde dedim, Hemen formadan geri adım atıldı diye başlık
atıldı. Geri adım değil bu serbestliğin genişlemesi. Vatandaşa biz seçme hakkı
veriyorsak bu seçmeler akabinde kıyafet de olabilir. Bu serbest kıyafetten geri
adım atmak değil."
Muhabir: Özcan Güney
Yayıncı: Ersin Altınsoy