KIRŞEHİR (A.A) - Akil İnsanlar Heyeti İç Anadolu Bölgesi Grubu
Başkanı Ahmet Taşgetiren, "Biz rahmet elçileriyiz. Amacımız, Türkiyede rahmetin
gelişmesi, merhametin gelişmesi, sevginin gelişmesi" dedi.
Taşgetiren, grup üyeleri Beril Dedeoğlu, Hilal Kaplan, Celalettin Can, Erol
Göka ve Cemal Uşşak ile birlikte bir otelde gazetecilerle sohbet etti.
Türkiyede 30 yıldır devam eden bir terör hadisesi olduğunu ifade eden
Taşgetiren, son zamanlarda bütün alanlarda bir iyileşmenin yaşandığına işaret
ederek, "İnsanların, ben Türkiyede yaşamaktan mutluyum, özgürce nefes alıyorum,
hiç bir biçimde benim hayat alanım daralmıyor diyeceği bir iklim var. Bunun adı
demokratik iklimdir. Biz toplum olarak buna layığız. Bunu söyleyeme çalışıyoruz"
diye konuştu.
Toplumdaki kaygıları ve sorunları dinlemek için Kırşehirde olduklarını
vurgulayan Taşgetiren, şöyle devam etti:
"Biz rahmet elçileriyiz. Amacımız, Türkiyede rahmetin gelişmesi, merhametin
gelişmesi, sevginin gelişmesi. Bakın Osmanlı arşivlerinde 26 bin vakıf senedi
var. Fakir kızlara çeyiz için bile vakıf kurulmuş Osmanlıda. Böyle yüreği geniş
bir toplumuz biz."
Beril Dedeoğlu da Türkiyede silaha başvurmanın meşruiyetinin olmadığı bir
ortamın oluşturulmasıyla, terör örgütünün geri çekilmesi konusunda endişeye gerek
kalmayacağını, bütün çabanın özünün de bu olduğunu ifade etti.
Dedeoğlu, "Dünya çapında bizdeki gibi örnekler var. 148 yerde akil insanlar
uygulaması yapılmış. Bizim gibi çeşitli bölgelere gidip toplumsal talepleri
tespit eden gruplar olmuş. Türkiyede şu an uyguladığımız karma bir model.
Türkiyeye özgü bir model" dedi.
İstatistiklerde, dünyadaki çözüm süreçlerinin ortalama 5 kez akamete
uğradığının tespit edildiğine dikkati çeken Dedeoğlu, şöyle konuştu:
"Türkiye tarihinde de bu 5 kez denenmiş süreci (terörü) bitirmek için. 5 kez
akamete uğramış. Bu sürecin çatışma yolu ile yeniden harekete geçirilmemesinin
tek koşulu, bunun toplumda karşılığının olmadığının bu işe başvuracaklar
açısından açığa çıkmasıyla ilgili. Bütün tespitler, Türkiyenin böyle bir çatışma
ortamından bıktığı, yorulduğu ve buna geri dönüş olmasını istemediği yönünde.
Aslında, artık bunun bir meşruiyeti kalmamış."
-Sivil toplum kuruluşları ve kanaat önderleri toplantısı-
Grup üyeleri, daha sonra aynı otelde sivil toplum kuruluşlarının
temsilcileri ve kanaat önderleri ile bir araya geldi. ÖDP ve BDP temsilcileri,
grup üyelerine çiçek ve karanfil verdi.
Toplantının açılışında konuşan Grup Başkanı Ahmet Taşgetiren, kısa süre önce
başladıkları faaliyetler kapsamında 7 ili ziyaret ettiklerini, Kırşehirin 8. il
olduğunu ifade etti.
Taşgetiren, gittikleri yerlerde öncelikle manevi merkezleri ziyaret ederek,
ikliminden istifade ettiklerini, daha sonra da her ilde şehit ailelerini
dinlediklerini ve sivil toplum kuruluşları ile bir araya geldiklerini aktardı.
Terörden bütün ülkenin kimyasının etkilendiğine dikkati çeken Taşgetiren,
"30 yıldan beri can ve kan kaybediyoruz. Genç insanlarımızı toprağa veriyoruz.
Normalde evlatlar ak saçlı babalarını toprağa verirler. Ama bu 30 yıllık süreçte
ak saçlı babalar, siyah saçlı evlatlarını toprağa veriyorlar. Bu, memleketimiz
adına keşke yaşanmasaydı dememiz gereken bir şey" ifadelerini kullandı.
Türkiyenin 30 yıldır uğraştığı terör konusunda işin sonlanma ümidinin
doğduğu bir zamanın yaşandığını belirten Taşgetiren, şöyle devam etti:
"Gerçekten bu iş biter. Bu iş bitmeli. Çünkü, biterse Türkiyede her insan
çok farklı bir iklimi yaşayacak. Sadece doğudaki değil, sadece askerde çocuğu
olan anne baba değil. Hepimiz çok farklı bir iklimi yaşayacağız. Mesela sulh,
sükun, barış, kardeşlik, dostluk iklimi düşmanlıklardan kurtulma iklimi...
Bunların hepsi bir ülke ve bir toplum için çok önemli. Bölünme endişesini
konuştuğumuz bir zamanda, hadi elele tutuşalım noktasına geliyoruz. Bu müthiş
bir şey."
Sivil toplum kuruluşları ve kanaat önderlerinden çözüm süreci ile ilgili
görüş ve önerilerini alan grup üyeleri, halk ozanı Neşet Ertaşın mezarını da
ziyaret ettikten sonra Yozgata hareket etti.
Muhabir: Aykut Aktaş / Abdullah Yıldız / İsmail İçer
Yayıncı: Ersin Altınsoy