KOCAELİ (A.A) - Kadir Yıldız - Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Eğitim
Fakültesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik (PDR) Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Yrd. Doç. Dr. Gülşen Varlıklı Öztürk, Kurbanda bir canlının, o çocuğun yakını
veya kasap tarafından kesiliyor olması ve bunu çocuğun görmesi travma etkisi
yaratabilir dedi.
Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kurban kavramının çocukların
zihninde yetişkinlerin düşündüklerinden farklı anlamlar taşıdığını söyledi.
İnsanların soyut düşünmeye ortalama 10 yaşından sonra başladığını ifade eden
Öztürk, bu yaştan sonra çocuklarda kurbanın gereği ve merasimi hakkında
oluşumların ortaya çıkacağını kaydetti.
Öztürk, Kurban Bayramı hazırlıklarında çocuğun göreceği olumlu durumların,
çocuğun bayram için aklında iyi etki bırakacağını dile getirerek, Kurbanda onu
olumsuzlayan yetişkinlerin davranışlarıdır. Kurbanda bir canlının o çocuğun
yakını veya kasap tarafından kesiliyor olması ve bunu çocuğun görmesi travma
etkisi yaratabilir. Kurbanı seyrettirmek 3-10 yaş arası için bir canlının
hayatına son verme olarak algılanacaktır. Dini gerekliliği konusunda yapılacak
açıklamaları çocuğun anlaması mümkün değil dedi.
Öztürk, bu yaşlardaki çocukların kurban kesimini izlemesinin ileride büyük
sakıncalar doğurabileceğine dikkati çekerek, kurban keserken ya da kestirirken
gözden kaçan bazı olayların, çocukların zihninde yer edinebildiğini bildirdi.
Kurban kesimi konusunda çocuklara yasaklar getirerek izlemelerini engellemek
yerine onlara açıklama yaparak uzaklaştırılması gerektiğini ifade eden Öztürk,
canlının kesilmesinin ardından belirli parçalarının ayrı noktalarda görmesinin
çocuklara açıklanamayacağını kaydetti.
-Çocuğun kurban kesimini görmesi uyku düzenini bozabilir-
Öztürk, çocuğun kurban kesimini görmesinin uyku bozuklukları, kabus görme ve
gerilemeye neden olabileceğini belirterek, bazı çocukların bu sahneleri
görmesinin ardından et yememeye başlayabildiğini söyledi.
Çocuklara sen büyüdün artık korkulacak ne var diyerek onlar üzerinde
baskı oluşturulmaması gerektiğini ifade eden Öztürk, bu durumun da çocuk
üzerinde, istememesine rağmen o faaliyeti yapması sonucunda bazı olumsuzluklara
yol açabileceğini bildirdi.
Öztürk, çocukların alınan kurbanlıkla oynamasının ve onunla bir bağ kurması
halinde o canlıdan ayrılmasının zor olduğunu vurgulayarak, adını kendisinin
koyduğu canlının kurban edilmesinin çocuğun zihninde ikilem oluşturabileceğini
dile getirdi.
Çocuğa bir yetişkin gibi bakılmaması gerektiğini anlatan Öztürk, Onu
anlamaya çalışın. İki dakika çocuğun yerine kendimizi koyarak ben ne düşünürdüm
diyelim. O çocuk kurbanlık kesilirken ağlıyor. Bu onun o canlıyla arasındaki
ilişkiyi de gösterir. O canlının kesilmesi çocukta sıkıntı ve depresyona neden
olabilir.
Yayıncı: Murat Paksoy