CHP Tunceli Milletvekili Aygünün savcılıkta ifade

CHP Tunceli Milletvekili Aygünün savcılıkta ifade vermesi (2) -Aygün: Bahoz ile irtibat kurulmasaydı, Seyithan ile görüştürüldükten sonra Kandile götürülebileceğimi de düşünüyordum. Fakat kaçırılmam üzerine oluşan tepkiler nedeniyle ö


TUNCELİ (A.A) - CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, kaçırılmasına ilişkin soruşturma kapsamında savcıya müşteki sıfatıyla verdiği ifadede, Bahoz ile irtibat kurulmasaydı, Seyithan ile görüştürüldükten sonra Kandile götürülebileceğimi de düşünüyordum. Fakat kaçırılmam üzerine oluşan tepkiler nedeniyle örgütün geri adım atmak zorunda kaldığını düşünüyorum dedi.
     Aygün, Cumhuriyet Savcısı Osman Altınkayaya verdiği ifadede, olay günü, Ovacık ilçesinde seçmenleriyle bir araya geldiğini belirtti.
     Daha önceden Ovacık ilçesine gelişinde şüpheli herhangi bir duruma rastlamadığını anlatan Aygün, savcıya şunları söyledi:
     Fakat Ovacık ilçesinde özellikle kahvehanede seçmenlerimle görüştüğüm sırada bazı şeylerin ters gittiğini hissettim. Şöyle ki; kahvehanede bulunduğum sırada seçmenim olan şu anda ismini ve fiziki özelliklerini hatırlayamadığım bir kişi gelerek önüme birkaç tane bildiri bıraktı. Bırakılan bu bildirinin başlığı, Yurtsever Ovacık halkına şeklindeydi. İçeriğinde de Ovacık ilçesinde devletle işbirliği yapan bazı kimseleri sürgün ettiklerini, ayrıca AKP ve CHPde siyaset yapan kişilerin buna son vermesi gerektiği yazılıydı. Bu bildiriyi benim önüme koyan şahıs, beni tehdit etmek amacıyla değil halka Ovacık ilçesinde bir baskı olduğunu ve bir milletvekili olarak buna nasıl bir çözüm bulabileceğimi sormak için getirmişti. Ama dediğim gibi bu kişiyi şu an hatırlayamıyorum
     Ovacıktan Tunceli istikametine saat 18.15 sıralarında hareket ettikten yaklaşık 5 dakika sonra Beşevler bölgesinde bulunan köprünün yakınındaki virajda, bir kişinin canı pahasına aracın önüne atladığını belirten Aygün, Hatta durun durun diye bağırdı. Fakat kendimizi tehlikeye atmamak adına yola devam ettik. Bu şahsın giyimi sivildi ve gördüğüm kadarıyla üzerinde silah da yoktu. Önümüze bu şahıs atladıktan sonra danışmanlarımla bu duruma çok şaşırdık dedi.
     Birkaç dakika sonra aynı güzergahta olan beyaz renkli 3 kapalı kasa kamyonetten birinin kendilerini takip ettiğini anlatan Aygün, şöyle konuştu:
     Bu araçlardan yalnızca bir tanesi bizim aracımızı sürekli geçmeye çalışıyordu. Bu noktada bazı şeylerin ters gittiğini ve tarafıma yönelik bir eylem planlanmış olabileceğini düşündüm. Hatta bunu yanımda bulunan arkadaşlarımla da paylaştım. Bu durum hakkında herhangi bir kolluk kuvvetine bildirimde bulunmadım. Zaten takip edildiğimi anladığım noktadan sonra telefonum da çekmiyordu. Takip eden araç bizi solladıktan yaklaşık 15 dakika sonra Yoncalı yol ayrımının Tunceli yönündeki keskin bir virajı dönünce sivil giyimli, 25-29 yaşlarında iki şahsın yolun ortasında durduğunu gördüm. Aracı mecburen durdurmak zorunda kaldık ve silahlarını bize doğrultarak hemen araçtan inmemizi söylediler. Araçtan yalnızca ben indim. Kimsiniz, ne yapmak istiyorsunuz- şeklinde sorduktan sonra kod adının Azad olduğunu sonradan öğrendiğim kişi Biz PKKlıyız, sizi almaya geldik dedi. Ben de kendilerine, kendilerinin PKKlı olduğunu bilemeyeceğimi, bu yaptıkları işin suç olduğunu, yanlış olduğunu ve gelmek istemediğimi, kendileriyle birlikte gitmeyeceğimi söyledikten sonra Azad kod isimli kişi kendilerinin bir kimliği olmadığını, PKKlı olduklarını ve zorluk çıkarmadan arabaya binmemizi istedi. Kadir Merkite silah doğrultunca yanımda bulunan arkadaşların can güvenliğini sağlamak adına çok fazla bir direnişte bulunamadım.
    
     -Gitmeme konusunda mücadele ettim-
    
     Akabinde hep birlikte kendi araçlarına bindiklerini aktaran Aygün, şunları anlattı:
     Bu sırada yanımızdan araçlar geçiyordu, fakat bunların hiçbirisinin plakasını ve modelini hatırlamıyorum. Araca bindikten sonra araç içerisinde tartışmaya devam ettik. Kendileriyle gitmeme noktasında mücadele ettim. Çünkü beni kaçırarak büyük bir eylem hazırlığı içerisinde olduklarını anlamıştım. Bu sırada saat tahmini olarak 19.00 sıralarıydı. Beni araçtan silah zoruyla indirdikten sonra danışmanım Denizin gömleğini giydirdiler ve hiç durmadan Tunceli istikametine gitmeleri gerektiğini söylediler. Araç hareket ettikten sonra yanımda bulunan iki PKKlı ile yaklaşık 10 metre Ovacık istikametine yürüdüğümüzde plakasını alamadığım bir aracın yolun kenarında beklediğini gördüm. Araç içerisinde hiç kimse bulunmuyordu. Yolumuzun kesildiği noktaya gelirken yol kenarında bu aracı da görmedim. İki PKKlı şahıs ile birlikte Ovacık yönüne gittikten sonra Beşevlerdeki tahta köprüden karşıya geçtik. Araç içerisinde bulunan PKKlı şahıslardan bir tanesinin Ovacık ilçesinden çıktıktan sonra aracın önüne atlayan şahıs olduğunu anladım fakat net bir biçimde bu iki şahsın da aynı kişi olduğunu söylemem mümkün değil. Tahta köprüden geçtikten sonra bahçede çalışan insanları da görüyorduk hatta tam bilmemekle birlikte Konaklar civarından geçerek Hozat yönüne devam ettik. Araç normal hızla ilerlemekteydi. 10 dakika kadar araçla ilerledik. Yolun tamamen bozulmasından sonra yürüyerek yine yola devam ettik. Bir vadiye girdik. Vadiye gelinceye kadar da çarpıcı özelliği olan herhangi bir yer ya da belirli bir nokta görmedim.
     Ellerinde kaleşnikof silah ile 1er tabanca bulunduğunu belirttiği teröristlerle konuştuğunu ve kendilerine yaptıklarının yanlış olduğunu izah etmeye çalıştığını anlatan Aygün, eşkallerine ilişkin bilgiler de verdiği teröristlerle dere yatağında bulunan bir ceviz ağacının altında bir süre oturduklarını ifade etti.
     Azad kod adlı teröristin erzak getireceğini söyleyerek yanlarından ayrıldığını belirten Aygün, Yanımda bulunan Brüsk kod adlı PKKlı sabaha kadar uyudu. Bu esnada silahı da yanındaydı. Ben hiç uyumadım dedi.
     Sabah saatlerinde havanın soğuk olması nedeniyle bulundukları yerden ayrılarak tepeye doğru tırmandıklarını anlatan Aygün, şöyle devam etti:
     Saat 11.00 sıralarında Azad, yanında erzak getirerek hep birlikte kahvaltı yaptık. Bu sırada Azad kod adlı terörist, Brüsk kod adlı teröriste noktada kimsenin bulunmadığını ve noktadan ayrıldıklarını söyledi. Brüsk de dert etmemesini söyledi.
    
     -Eylem talimatı Seyithan kod adlı teröristten-
    
     Milletvekili Aygün, 14 Ağustosta sabaha karşı 4 teröristin daha bulundukları yere geldiğini, birbirleriyle çok fazla konuşan bu 4 kişiden birinin 17 yaşlarında olduğunu belirtti.
     Bu teröristlerin eşkalleri hakkında bilgiler veren Aygün, Brüsk kod adlı teröristin üniversite terk olduğunu da öğrendiğini söyledi.
     Aygün, şunları söyledi:
     Kürt sorununun çözümü noktasında bağımsız bir şekilde hareket ettiğim takdirde daha mutlu olacaklarını söylediler. Dağlarda kalmak istemediklerini, normal hayatlarına dönmek istediklerini belirttiler. Bu eylemin tamamen propaganda amaçlı olduğunu ve bunu Dersim sorumlusu Seyithanın talimatıyla yaptıklarını ve beni ana karargahta Seyithan kod adlı teröristin yanına götüreceklerini söylediler
    
     -Kandile götürülebileceğimi de düşünüyordum-
    
     Teröristlerin kendi aralarında konuşurken Bahoz Erdalla görüştüklerini ifade eden Aygün, Bahozun, benim hiçbir şekilde zarar görmemem gerektiği talimatını verdiğini duydum dedi.
     Sonra tepeye doğru yürüdüklerini ve stabilize bir yola ulaştıklarını anlatan Aygün, teröristlerin daha sonra yolu tarif ederek kendisini serbest bıraktığını, teröristlerin nereye gittiğini bilmediğini söyledi.
     Bırakıldıktan sonra 2 saat yürüdüğünü ifade eden milletvekili Hüseyin Aygün, kendisini tanıyan bir vatandaşın aracına aldığını, Tunceli karayolu üzerindeki tahta köprüde bu araçtan indiğini, yoldan geçen bir pikapla da Torunoba Jandarma Karakoluna gittiğini belirtti.
     Aygün, Anladığım kadarıyla Seyithanın talimatıyla siyasi propaganda maksadıyla kaçırıldığımı düşünüyorum. Hatta Bahoz ile irtibat kurulmasaydı, Seyithan ile görüştürüldükten sonra Kandile götürülebileceğimi de düşünüyordum. Fakat kaçırılmam üzerine oluşan tepkiler nedeniyle örgütün geri adım atmak zorunda kaldığını düşünüyorum ifadelerini kullandı.
     Bahoz Erdalla görüşen teröristlerin ellerinde telsiz veya cep telefonu görmediğini de aktaran Aygün, teröristlerden birinin zaman zaman yanlarından ayrılarak Bahozla görüştüğünü tahmin ettiğini belirtti.
     (Bitti)
    
     Muhabir: Haydar Toprakçı - Ensar Özdemir
     Yayıncı: Ahmet Ekici
<< Önceki Haber CHP Tunceli Milletvekili Aygünün savcılıkta ifade Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER