DİYARBAKIR (A.A) - BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş,
cezaevlerindeki açlık grevlerine ilişkin, Hükümet taleplerle ilgili somut
adımlar atmalıdır dedi.
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP), cezaevlerindeki açlık grevlerine dikkati
çekmek için grup toplantısını Diyarbakır E Tipi Cezaevi önünde yaptı.
BDP Genel Başkanı Demirtaş, burada yaptığı konuşmada, cezaevlerinde ölümler
olmasın diye sokakta olduklarını belirterek, bunu durdurabilmenin en gerçekçi
yolunu hayata geçirdiklerini söyledi.
Açlık grevlerinin 49uncu günde olduğunu, ölümleri durdurmak için medyanın
da destek sunması, talepler konusunda kamuoyunun doğru bilgilendirmesi
gerektiğini ifade eden Demirtaş, Anadilde savunma ve eğitim hakkı doğuştan
kazanılan haklardır. Bunu elde etmek için bedenlerin ölüme yatırılması, bu
insanların değil, bu yasağı koyanların utancıdır dedi.
Sorunu barışçıl ve demokratik siyasetle çözmek istediklerini söyleyen
Demirtaş, bu konuda ısrarcı olduklarını ama BDPnin yaptığı her açıklamanın
önünde panzer, TOMA ve cop bulunduğunu ileri sürdü.
Demirtaş, cezaevlerindekilerin gidişata dur demek için radikal bir eylem
kararı aldıklarını vurgulayarak, Bu karar kendilerinin özgür iradesiyle alındı.
Bu nedenle ölüm oruçları başlatan BDP değil, AK Partinin kendi politikalarıdır.
Ölüm oruçlarını bitirecek olan AKP değil, halkın politikaları olacaktır. Şimdi
artık söz, laf zamanı değildir dedi.
-Talep, Mehmet Öcalan adaya gitsin değil, Abdullah Öcalan adadan
gelsindir-
Hükümetin açlık grevi yapanların talepleriyle ilgili somut adım atması
gerektiğini ifade eden Demirtaş, Talepleri ilk günden beri nettir. Talepleri
Mehmet Öcalan adaya gitsin değil, Abdullah Öcalan adadan gelsindir. Meseleyi
ciddi tartışmalıyız. Ortada çocuk oyunu yok. Canlar gidiyor. Her gün insanlar
ölüyor.
Demirtaş, somut bir öneri yaptıklarını, eş başkanlar olarak İmralı Adasına
gitmek istediklerini dile getirerek, Kanun dışı bir talepte bulunmuyoruz.
Milletvekili olarak İmralıya gitme hakkımız var. Bu bir başlangıç olur. Öcalan
ile görüşelim. Kendisinin de bu süreçle ilgili görüşlerini alalım. Adadan
döndükten sonra hükümetle görüşelim. Hükümetin yaklaşımlarını öğrenelim. Bu
adımları karşılıklı geliştirmeye çalışalım. Ölüm oruçlarını durduracak şey
diyalog ve müzakerelerdir. Bunu yapabilirsek, bu mesajı kamuoyuna verebilirsek
akan kanı hep beraber durdurabiliriz dedi.
Halen çözüm umudu bulunduğunu bu nedenle bugünlerin önemli olduğuna işaret
eden Demirtaş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Ama bu şekilde davranılmaya devam edilirse, içerideki ölüm oruçlarına
duyarsız kalınırsa, korkumuz odur ki dışarıda tek bir kanal bile kalmayacaktır.
Bunları Başbakan kendi elleriyle itmiş olacak. Bu nedenle bugünler önemlidir.
Bize zorbalık yapıldığı zaman direniş hakkımızı kullanacağız. Bugün okullar boş,
kepenkler ve kontaklar kapalı. İşte bu halkın gücüdür. Çözüme çok yakın olduğumuz
günlerden, dönemlerden geçiyoruz. Bu işi artık uzatmayacağız. Bu işi yıllara
yaymayacağız. Yıllara yaymalarına da izin vermeyeceğiz. Bir 30 yıl daha bunların
merhametini bekleyecek bir halk değiliz. Evlatlarımız her gün yitip giderken biz
bunların koltukları uğruna yürüttükleri iktidar savaşlarına bu gençleri kurban
etmeyeceğiz. Artık hükümetten net bir ses ve cevap bekliyoruz.
Muhabir: Nurten Aslan / İrfan Cemiloğlu
Yayıncı: Osman Kurt