İZMİR (A.A) - Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar,
kentsel dönüşüme vatandaş talebinin beklenen doğrultuda olduğunu, evinin riskli
olup olmadığının tespiti için 20 bine yakın ev sahibinin başvuru yaptığını
söyledi. Bayraktar, maketten konut satışına garanti getiren düzenlemeler üzerinde
çalıştıklarını da kaydetti.
Bakan Bayraktar, İzmir programı kapsamında Vali Cahit Kıraç ve AK Parti
İzmir İl Başkanlığını ziyaret etti.
İl Başkanı Ömer Cihat Akay ile görüştükten sonra partililerle bir araya
gelen Bayraktar, burada yaptığı konuşmada İzmirin dünyanın en önemli 20
kentinden biri olduğunu, kentin öne çıkarılması, parlatılması gerektiğini
belirtti.
Bu kapsamda hükümet olarak son 10,5 yıldır kente gereken önemi verdiklerini
anlatan Bayraktar, kentsel dönüşüm kapsamında 2si ilan edilen, 2si ilan
aşamasında olan, 5i de belediyeler tarafından yürütülen 9 alanda çalışma
başlatıldığına işaret etti.
Bakanlığın en önemli partnerinin belediyeler olduğunu, bu işi birlikte
yürütmeye gayret ettiklerini, yeterli beraberlik sağlanamazsa valilik, çevre ve
şehircilik il müdürlükleri ve sivil toplum kuruluşları gibi başka kulvarları da
deneyeceklerini söyleyen Bayraktar, şöyle konuştu:
"İzmirdeki çalışmalarda belli bir noktaya geldik. Envanter çıkarılması
konusunda birkaç ihale yaptık. İnşallah çok iyi netice alacağız. Bu çalışma
İzmire kaliteyi, konforu getirecek. Artık dizi dizi apartmanlar değil parkı,
bahçesi, yeşili olan yeni yerleşim birimleri yapacağız. Apartman bazında değil
ada bazında değişim için mücadele veriyoruz. Önemli olan bunları kuvveden fiile
dökmek. Ne zaman uygulamada mesafe alırız o zaman konuşmaya hakkımız var."
İzmirde belediyelerle yaptıkları çalışmalarda bir sıkıntı gözükmediğini,
ciddi mesafe aldıklarını ancak bunun kendisini yine de tatmin etmediğini ifade
eden Bayraktar, "icracı bir bakan ve uygulamacı karaktere sahip bir kişi olarak
fiilen arazideki sakat binaların dönüşümün başladığını görmek istediğini, part
time işlerin kendisini tatmin etmediğini" dile getirdi.
-Gönüllülük esası-
Bayraktar, kentsel dönüşümün vatandaşın talebi doğrultusunda yapılması
anlayışında olduklarını, bu alanda önemli teşvikler sağlandığını, faizlerdeki son
düşüşlerin de avantajı artırdığını vurguladı.
Bu işin spekülasyon ayağının da bulunduğuna dikkati çeken Bayraktar,
dönüşüme karşı duran kesimlerin dönüşümü isteyen vatandaşın çabasıyla devre dışı
kalacağını, bu konuda kolaylaştırıcı teşvikler getirdiklerini belirtti.
Kentsel dönüşümü siyasetin dışında tutmaya özen gösterdiklerini, hangi
belediye olursa olsun halkı ikna edip gelenlerle hemen çalışmaya başladıklarını
söyleyen Bayraktar, şunları söyledi:
"İzmirde olumlu bu hava oluştu. Milletin güvenini oluşturma ve beklenti
noktasında ciddi mesafe aldık. Bu işi vatandaş ayaklı, gönüllülük esasına göre
yürütmek istiyoruz. Belediyeler de halkı ikna edecek olan yerlerdir. Kesinlikle
siyaset yapmıyoruz. Hangi partiden hangi belediye olursa olsun vatandaşı ikna
etmişse hazır bir yer getirmişse dönüşümünü başlatıyoruz.
Bu işi vatandaş kendisi yapsın, biz de ona kolaylık gösterelim istiyoruz.
Biz ortamı oluşturalım, imkanları sağlayalım. Örneğin 2/3 nitelikle karar
verebilme olanağı getirdik. Anlaşma sağlamayanın hissesini SPKya bağlı ekspertiz
firmasıyla değerlendiriyoruz ve açık artırmaya çıkarıyoruz. Diğer hissedarlar
alamazsa takdir edilen bedeli bankaya depo ediyoruz ve hazine adına tescil
ediyoruz. Anlaşma sağlayanlara da diyoruz ki Bizim hisselerimiz emrinize
amadedir istediğiniz gibi tasarruf edebilirsiniz, ister satın, ister bekletin..
Bunun gibi bir çok kolaylık var. Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi
Kanunu diğer yasalara göre yaptırım gücü daha yüksek bir kanun. Yasanın ruhu
vatandaşın canını koruma amaçlıdır."
İzmirde çok daha büyük kapsamlı çalışmalara başlayacaklarını anlatan
Bayraktar, ilk 2 yıl yılda çalışmanın şeklini şemalini vatandaşa göstermek,
konunun fotoğrafını yansıtmak ve vatandaşı dönüşüme inandırma ve güvendirme
dileğinde olduklarını kaydetti.
-"Yıl sonuna kadar 200 bin bina yıkacağız"-
Brezilya ve Meksikanın kentsel dönüşümü başaramadığını, Türkiyenin kendi
ölçüsündeki ülkeler arasında en iyi durumda olduğunu, 2 yıl içinde vatandaşa
samimi olduklarını gösterdiklerini söyleyen Bayraktar, muhaliflerin rant
eleştirilerinin de artık tutmadığını, kimsenin yerini alıp müteahhide vermek gibi
bir derdinin olmadığının, dertlerinin tamamen dayanıksız bina stokunu yenilemek
olduğunun anlaşıldığını söyledi.
Bayraktar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugüne kadar 50 bin bina yıktık. Yıl sonuna kadar 200 bin, önümüzdeki sene
sonuna kadar 400 bin bina yıkacağız. Ülkemizdeki 24 bin 500 kilometre
uzunluğundaki diri fay hattı üzerinde bulunan 14 bin konutun 6,5 milyonunu 20
sene içinde yenilemek istiyoruz.
Kentsel dönüşüme vatandaş talebi beklediğimiz gibi. Şu ana kadar evinin
riskli olup olmadığının tespiti için lisanslı kurumlara şahsi olarak müracaat
eden kişi sayısı 20 bine yakın. Bunlardan 16 bin 700 bina riskli bina olarak
tespit edildi. Bunun dışında bizim belirlediğimiz riskli alanlardaki bina sayısı
yaklaşık 400 bin konut var bunun da başta İstanbul olmak üzere 50 binini yıktık.
Bundan sonra Haziran ayında bir dalga daha olacak. Bir törenimiz olacak. İzmirde
de bu törende daha fazla katılım bekliyoruz. 2 yıl içinde belli bir mesafe alıp
vatandaş bu işe katıp çarkın kendi kendine dönmesini sağlayacağız."
Bakan Bayraktar, Çeşmeye TOKİ tarafından yüksek katlı bir proje yapılıp
yapılmayacağı konusundaki soru üzerine, söz konusu haberin İzmirden çıktığını,
bu konuyu bilmediğini, Çeşmede bir proje yapılsa bile iki katlı villa tarzı bir
proje olabileceğini ifade etti.
-Maketten konut satışı-
Bir gazetecinin maketten ev satışına yönelik düzenlemeyle ilgili sorusunu
yanıtlayan Bayraktar, maketten satışın devam edeceğini ancak garanti
getirileceğini söyledi.
Bayraktar, "Maketten konut satışıyla ilgili imar kanunu ve tapulama
kanununda değişiklik yaparak kat irtifakını temel üstü ruhsatından sonraya
öteleme çalışmamız var. Bir ayağı da Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından
yürütülüyor. Bizim verdiğimiz bilgi, maketten satış sonrası alınan paralar
bankaya yatacak, müteahhit yaptıkça o parayı alabilecek. Bir diğer düzenleme de
sigorta. Ne kadar konut satışa çıktıysa o kadarı sigorta edilecek. Sigorta
şirketi, eğer varsa mağduriyeti giderecek. Yani iki garanti var" dedi.
-Kocaoğlunun mektubu-
Bakan Bayraktar, bir gazetecinin İzmir Büyükşehir Belediyesinin Çevre
Şehircilik İl Müdürünü şikayet için basın toplantısı düzenlediği ve bu konuda
bakanlığa bir mektup yazdığını söylediğini, bu konudaki değerlendirmesini sorması
üzerine şöyle konuştu:
"Bir vilayetin mülki amiri validir. Müdür yasaya aykırı iş yaptığı zaman
disiplin yönetmeliğine göre gereğinin yapılması lazım. Yasaların emredici hükmü
varsa ve gereğini yapmıyorsa yine gereği yapılmalıdır. Aziz Bey benim arkadaşım.
Bornova belediye başkanlığı döneminden bu yana tanırım, sevdiğimiz bir
arkadaşımız, başarılı olmasını isteriz. Biz siyaseti, yaptığımız hizmetin takdiri
karşılığında bekleriz. Yoksa hizmette siyaset yapmayız. İzmir Büyükşehir
Belediyesine kredi veriyoruz, planlarını birlikte yapıyoruz. En son EXPO
planlarını birlikte yaptık. Dediklerinin hepsine itibar ettik. İl müdürünün
yaptığı idari işlem konusunda yanlışlık varsa teftiş konusu edilmesi lazım.
Görevi varsa ve yapmıyorsa gene teftiş konusu olur. Çevre önemli. Atık suları
arıtılmadan dereye akıtılıyorsa, denetlemiyorsa görevini yapmamış demektir."
EXPO alanı olarak belirlenen İnciraltı imar planlarına yönelik son
itirazlarla ilgili soru üzerine ise Bayraktar, planın esas itibarıyla oturduğunu,
itirazların ufak tefek konularda olduğunu, belediyenin çekincelerini dikkate
alacaklarını belirterek, "Ana teması itibarıyla plan oturdu. EXPO 2020yi
karşılayacak çok güzel bir plan oldu" dedi.
Muhabir: Tolga Albay
Yayıncı: Nevbahar Kabaklı