BURSA (A.A) - AK Parti Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) Üyesi Osman Can, Başkanlık sistemi, Türkiyenin ulusal ve ekonomik çıkarlarına en uygun sistemdir dedi.
     Can, Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından Tayyare Kültür Merkezinde düzenlenen Yeni Anayasa paneli öncesinde yeni anayasa ve çözüm sürecine ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtladı.
     Terör örgütünün sınır dışına çekilmesi sürecinde oluşturulması planlanan akil adamlar grubu ile ilgili düşüncesinin sorulması üzerine Can, konunun politik bir konu olduğunu belirterek, Bu bir siyaset meselesi, çözümlenmesi gereken siyasal bir sorun ile karşı karşıyayız. Bu konuda yürütülecek politika da yürütme politikası, o nedenle hükümet öncelikli muhataptır. Süreci o başlatmıştır. Sürecin aktörü AK Parti ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetidir. Hükümet politikasını yürüttüğü sürece parlamentoda bunun ele alınması çok da gerekli olmayabilir, ama önümüzdeki süreçte bunu göreceğiz diye konuştu.
     Can, yeni anayasanın başkanlık sistemini getirip getirmeyeceği yönündeki soruyu yanıtlarken, Başkanlık sisteminin sadece AK Partiye bağlı olmadığını ifade etti. Can, sözlerini şöyle sürdürdü:
     Başkanlık sistemi, Türkiyenin ulusal ve ekonomik çıkarlarına en uygun sistemdir. Biz böyle olması gerektiğini düşünüyoruz. Bunun Türkiye için yararlı bir sistem olacağını düşünüyoruz. Türkiyenin tarihsel derinliği, demografik yapısı, ulusal çıkarları, maddi çıkarları, politik çıkarları itibariyle bakıldığında böyle bir sistemin daha doğru olduğunu düşünüyoruz. Ama bu sistemi sadece bizim savunuyor olmamız, bunun Türkiyeye dayatılacak bir sistem olduğunu göstermiyor. Diğer partilerle müzakere yapılacak, toplumun tepkisini gözlemleyeceğiz. Sonuçta bunun toplumsal bir karar olarak hayata geçmesi lazım. Burada yaşayan bir toplum vardır. Bu toplumun ihtiyaçları neyse ona göre bir sistem belirlenir. Buna Türk usulü demeyelim, ama toplumun ihtiyaçlarına en uygun sistem neyse o, böyle bir başkanlık sistemi diyelim isterseniz.
     Zaman Gazetesi yazarı Hüseyin Gülerce de referandumun ardından AK Partinin değişim rüzgarıyla yüzde 50nin üzerinde oy aldığını hatırlatarak, o iradenin, sivil demokratik bir anayasa için AK Parti iktidarına yetki verdiğini belirtti. Gülerce, bu sürecin yeni bir anayasa ile tamamlanması gerektiğini vurgulayarak, Allah muhafaza siviller bu fırsatı değerlendiremezlerse demokrasiye ve sivil kadrolara olan inanç çok büyük oranda sarsılır dedi.
     Bir gazetecinin, akil adamların kimlerden oluşması gerektiği yönündeki sorusunu ise Gülerce, Bu sürecin başarılı olabilmesi için bence herkesin, sivil toplumun da elini taşın altına sokması lazım. Kürt meselesinin çözümünde objektifliği, vicdanının duruşu bilinen insanların devreye girmesinde fayda var. Bu iş akil adamlar değil de başka bir isimle de götürülebilir, isim önemli değil. Ama meseleyi bir tarafta İmralı, bir tarafta hükümet varmış gibi bir havadan çıkarmak faydalı olabilir şeklinde yanıtladı.
     Gülerce, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalanın Fethullah Gülene Selam gönderdiği yönündeki haberlerin sorulması üzerine, Gülen cemaati veya hizmet hareketinin, gönüllüler hareketi olduğunu ifade ederek, şu görüşleri dile getirdi:
     Bu meselede de pek çok meselede olduğu gibi işin içine karıştırılıyor maalesef. Bunu Öcalanın, Milliyet Gazetesine sızdırılan tutanaklarında da gördük. Bence Öcalan, Güneydoğuda hizmet hareketinin insanımıza yönelik hayır işlerinden rahatsız olmuş, öyle hissediyorum. Bir de bir maksat da var orada. Çünkü işin içine Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerini de kattı. Sayın Gülen hakkında ileri geri laflar etti. Anladığım kadarıyla bu, bölgede Öcalanın aleyhine büyük bir tepki doğurdu ve heyet gittiğinde bu tepki aktarılınca, kendince bir düzeltme ihtiyacı doğdu. Yoksa selam falan gönderdiği yok bence.
    
     Muhabir: Volkan Bayraktar / Haluk Yüksel
     Yayıncı: Doğan Sarıtaş