AKSARAY (A.A) - Ersin Altınsoy - Kapadokyanın en önemli turizm
merkezlerinden Ihlara Vadisindeki kiliselerin duvarlarındaki bin yıllık
resimlerin, ziyaretçiler tarafından yazı yazılarak tahrip edilmesini önlemek için
kameralı güvenlik sistemi kuruldu.
Kapadokyanın en büyük vadisi 14 kilometre uzunluğundaki Ihlarada çok
sayıda kaya oyma kilise, şapel ve yaşam alanları bulunuyor. Üç ayrı noktadaki
gişelerden girilebilen vadiyi, yılda 300 binden fazla yerli ve yabancı turist
ziyaret ediyor.
İçinden akan Melendiz Çayının hayat verdiği Ihlara Vadisi, tarih ve doğa
olgusunun bir arada görülebildiği Kapadokyanın en önemli güzellikleri arasında
gösteriliyor.
Ancak vadinin iki yakasında kayaların arasına kurulmuş onlarca kilisede
ziyaretçilerin neden olduğu tahribat her geçen gün artıyor. Kilise duvarlarındaki
alçı üzerine yapılmış yaklaşık bin yıllık resimlerin (fresko) üzerinde kalemle ya
da sivri cisimlerle yazılmış yerli ve yabancı isimler, kalp resimleri ve tarihler
göze çarpıyor.
Kiliselerin güvenliğini sağlamak ve tahribatı önlemek için kısa süre önce
Ihlara Vadisinde kameralı güvenlik sistemi kuruldu. En çok tahribata uğrayan
kiliselere full HD kayıt yapan kameralar yerleştirildi. Kiliselerin içine yerden
aydınlatma sistemi kurulurken, resimlere zarar vermemesi için 24 voltluk led
aydınlatma araçları kullanıldı.
Aksaray Müze Müdürü Yusuf Altın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ihlara
Vadisini doğal yapısı nedeniyle kontrol etmenin çok zor olduğunu belirterek,
tarihi eserlerin 24 saat izlenebilmesini sağlayacak kameralı güvenlik sisteminin
kurulması için Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğüne başvurduklarını
söyledi.
Genel Müdürlüğün Konya Röleve ve Anıtlar Müdürlüğündeki teknik elemanları
bu iş için görevlendirdiğini, yürütülen ortak çalışma sonucunda 64 kamera
kapasiteli güvenlik sisteminin kurulduğunu ifade eden Altın, vadide gişelerin
yanı başına jandarma ile birlikte ekrandan Ihlara Vadisinin ve kiliselerin
izleneceği bir güvenlik noktası da oluşturduklarını aktardı.
-Şafak yazan da var, sevgilisinin ismini yazan da...-
Altın, neredeyse bin yıllık duvar resimlerinin ziyaretçiler tarafından
tahrip edilmesinin kendilerini çaresiz bıraktığına işaret ederek, şunları
kaydetti:
Kiliselerdeki freskoların üzerine kalp resmi çiziliyordu, isimler
yazılıyordu. Bunlara engel olamıyorduk. 14 kilometre boyunca kiliseler var.
Askere giden gençler şafak sayısını yazıyor. Kimi aşkını yazıyor, sevgilisini
yazıyor. Her türlü yazıya rastlıyoruz. Adak diliyorlar. Tahribat sadece yerli
turist tarafından yapılmıyor, yabancılar da bu tür tahribatları yapıyor. Çünkü
gittiğimizde yabancı yazılarla da karşılaşıyoruz. Çıkmaz kalemle yazıyorlar. Biz
bunları restore ettirmek için emek harcıyoruz. Kurduğumuz bu sistem sayesinde
Ihlara Vadisini gezen turistlerin seslerini bile ekrandan duyuyoruz. Sistem
üzerinden sesli görüşme de yapılıyor. Flaşlı fotoğraf çekenler bu şekilde
uyarılıyor. Ziyaretçi de kendini çok güvende hissediyor. Full HD görüntü kalitesi
var. Vadiyi 50 kilometre uzaktaki müzemizden de izliyoruz. Kiliselerde kameranın
yanında acil durum butonu da var. Olağanüstü bir durumda butona basıldığında
alarm çalıyor ve güvenlik birimlerimiz müdahale ediyor.
Kiliselerin demir parmaklı kapısının da ziyaret saatinin bitmesinin ardından
şifreli kilitle kapatıldığını belirten Altın, Kilise içinde aydınlatma olduğu
için 24 saat izleme şansımız da var. Birisi eserlere zarar vermeye kalkarsa,
sesli olarak müdahale ediliyor, güvenlik birimlerimiz de harekete geçiyor diye
konuştu.
Yayıncı: Ahmet Kayır