DİYARBAKIR (A.A) - Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Toplumsal
atmosfer bize büyük bir destek veriyor. Büyük bir rüzgar var. Bu rüzgarın
karşısına kimse geçemez dedi.
Atalay, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker ile The Green Park
Hotelde sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle yaptığı toplantının ardından
yaptığı açıklamada, çözüm süreci içerisinde İl Danışma Meclisi toplantılarına
önem verdiklerini, toplantılardaki hedeflerinin kamuoyunu aydınlatmak ve
kamuoyunun desteğini almak olduğunu kaydetti. Toplantılarda toplum kesimlerinin,
kanaat önderlerinin ve sivil toplum kuruluş temsilcilerinin süreçle ilgili
umutlarının, beklentilerinin büyük olduğunu ve desteklerinin ileri seviyede
olduğunu gördüklerini ifade eden Atalay, bundan da memnuniyet duyduklarını
bildirdi.
Vatandaşın görüşünü önemsediklerini, 10 yıllık iktidarları döneminde
Türkiyenin çok değiştiğini, tabuların yıkıldığını, yasakların kalktığını,
demokrasinin gelişip derinleştiğini vurgulayan Atalay, her şeyin her yerde
konuşulduğunu, ülkenin her kronik sorununa eğildiklerini, hiç bir şeyin halının
altına süpürülmediğini kaydetti.
Her sorunu çözmek için riskler alarak cesaretli adımlar atarak yollarına
devam ettiklerini, 11 yıldır en başta bir demokrasi mücadelesi yürüttüklerini
dile getiren Atalay, geçmişte yapılan yanlışları, devletin yanlışlarını
düzeltiklerini, devletin bugün kendisiyle yüzleştiğini, vatandaşları tekrar
kazanmak için geçmişteki yanlışların telafisi için uğraştıklarını aktardı.
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, AK Parti döneminin bu manada bir
restorasyon dönemi olduğunu, bölge insanının bunu iyi bildiğini, 47 defa uzatılan
OHALi kaldırarak Türkiyeyi normalleştirme konusundaki icraatlarına
başladıklarını, bunların adım adım devam ettiğini söyledi.
-Yeni anayasa çalışması-
Anayasa ile ilgili çalışmanın sürdüğüne değinen ve 10 yıldır yürüttükleri
Milli Birlik ve Kardeşlik Projesinin yeni bir evresini başlattıklarını belirten
Atalay, şöyle konuştu:
Bunlar hepsi birlikte yürüyor. Burada sivil toplum kuruluş temsilcileri de
ifade ettiler. Anayasa beklentisi çok. AK Parti olarak sivil anayasanın yapılması
konusunda kararlıyız. Şu anda meclisteki Uzlaşma Komisyonunda anayasa ile ilgili
ilerleme olabilmesi için elimizden gelen çabayı gösteriyoruz. 325 milletvekilimiz
olduğu halde komisyona sadece 3 milletvekili verdik. 3 parti 9 milletvekili
verdi. Yeter ki anayasa yapılsın diye tavizler veriyoruz. Ama bir süre var.
Yaklaşık mart ayı sonu gibi süre ifade edildi. Eğer uzlaşma komisyonunda bir
mesafe alınırsa çok memnun olacağız. Ama orada bir oyalama taktiği güdülüyorsa,
ki bazı partilerin o yöndeki eğilimlerini seziyoruz. Biz sivil, gerçek bir
anayasa istiyoruz. Bazı partiler mevcut anayasayı ve mevcut sistemden ne
kadarını korursak o kadar kardır yaklaşımı içerisinde oluyorlar. Dolayısıyla
uzlaşmazlık noktaları da buralardan oluyor. Tabii burada yürümezse biz
alternatifler aramakta haklıyız. Başbakanımız da bunu ifade etti. Alternatif
yöntemle anayasayı yapmak için arayacağız. Partilerin dördüyle değilse, üçüyle,
üçü de olmazsa biriyle. En azından referanduma götürecek bir sayı bulursak
anayasayı yapmaya kararlıyız. Sivil anayasa mutlaka yapılmalıdır. Partilerin
hepsi olabilir, herhangi birisi de olabilir.
-Başkanlık sistemi-
Atalay, anayasanın yapılmasına engel bir durumda olmadıklarını ve
olmayacaklarını da anlatarak, Dün Başbakanımız da ifade etti. Evet başkanlık
sistemi de bizim için önemli. O konuda Uzlaşma Komisyonuna görüş verdik. Ama
bütün diğer konularda uzlaşma sağlanırsa, konu başkanlık sistemine kalırsa orada
da biz esneyeceğiz. O konuda da tavizler vereceğiz diye konuştu.
Çözüm süreciyle ilgili riskler alan, cesaretli adımlar atan bir hükümet
olduklarını, milletin sürece her gün biraz daha destek verdiğini belirten Atalay,
her seçimde daha fazla oy aldıklarını, son kamuoyu yoklamasında son seçimlerde
aldıkları oranın bir iki puan üstünde olduklarını bildirdi.
Çözüm süreciyle ilgili Türkiyede iyi bir atmosfer oluştuğunu, hem sivil
toplum kuruluşları olarak hem bütün bölgelerdeki vatandaşlar olarak artık terörün
bitmesi, kardeşliğin gelişmesi yönünde büyük bir arzunun bulunduğunu kaydeden
Atalay, Yeter ki kan dursun, ondan sonra demokratik yollarla biz her meselemizi
halledebiliriz. Demokrasinin yolu açık. Bizim yolumuz demokratik mücadele.
Demokratik mücadele ile haksızlıkları bir bir temizlemeye çalışıyoruz. Hep
beraber siyasetin önünü açalım. Kan ve terör bitsin şeklinde konuştu.
-Büyük bir rüzgar var-
Türkiyenin artık yasaklar ve tabular ülkesi olmadığını, ret, inkar ve
asimilasyon politikalarının uygulanmadığını, her şeyin rahat konuşulduğu bir ülke
olduğunu vurgulayan Atalay, eğer terör durursa her şeyin daha da rahat
konuşulacağına inandıklarını söyledi.
Toplumsal atmosfer bize büyük bir destek veriyor. Büyük bir rüzgar var. Bu
rüzgarın karşısına kimse geçemez diyen Atalay, Diyarbakırda sivil toplum
kesimlerinden büyük bir destek gördüklerini, bundan büyük bir memnuniyet
duyduklarını dile getirdi.
-Karadenizdeki olaylar-
Sürecin hassasiyetini bildiklerini ve provokatif girişimlere karşı endişeli
olduklarını belirten Atalay, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Doğrusu son Karadeniz Sinop olayları epey kurgulanmış. Onu şimdi daha iyi
biliyoruz. Dün Terörle Mücadele Yüksek Kurulu toplantımız vardı. Orada da bu
konularla ilgili güvenlik birimlerimizin açıklamaları oldu. Orada kimlerin, hangi
örgütlerin organize ettiğini daha iyi biliyoruz. Bunlar normal vatandaşın, normal
Karadenizli vatandaşın yaptığı değil. Bizim elimizde iyi araştırmalar var. Önceki
dönemler gibi değil. Bu süreç artık bunu gösterdi. Bu konular artık Türkiyede
bir olgunluğa ulaşmış. Özellikle kanın durması, terörün bitmesi konusunda
Türkiyenin tüm kesimlerinde büyük bir arzu var. Sürece destek var. Yaptığımız
araştırmada hiçbir bölgenin diğer bölgelerden bir farkı yok, destek anlamında.
Karadeniz, Sinopta olan olaylar normal Karadenizlinin bir tepkisi değildir.
Biraz organize, sosyal medyada önceden organize edilerek geliştirilmiş bir
süreçtir.
Atalay, seçilmiş milletvekillerinin ülkenin her köşesinde özgürce, rahatça
faaliyetlerini yürütebileceklerini, bunları hiç kimsenin engelleyemeyeceğini
vurgulayarak, Türkiyenin artık bu safhaları geçtiğini, bu konulara müsaade
etmeyeceklerini bildirdi.
Diyarbakırda bütün görüşmelerden çok memnun kaldık. Bu güzel medeniyet
şehrimiz korkuları, acıları yenerek, gerçekten bir medeniyet şehri olsun,
insanları korkusuzca yaşasın, kepenkler kapanmasın, çocukların acısı yaşanmasın.
Bütün çocuk ve gençler bizimdir. O güzel günlere doğru inşallah giden bu sürece
hepimiz destek olalım diyen Atalay, herkesin o hassasiyet içerisinde olması
gerektiğini vurguladı.
-Bakan Ekerin konuşması-
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker de dün akşam 40 kanaat
önderiyle, bugün de yaklaşık 36 sivil toplum kuruluşu temsilcisi ile bir
değerlendirme yaptıklarını bildirerek, şöyle dedi:
Değerlendirmenin esası özellikle yaşadığımız süreç. Türkiyenin en yakıcı
sorununu çözmeye dönük yaşanan sürecin bir değerlendirmesiydi. Süreçle ilgili
duygularını aldık. Herkes bu sürecin gelişmesinden memnun. Buna ait umutlu ve
iyimser. Ortak ifade bu. Bu işin acelesiz ama süratli tamamlanması gerektiğine
dair talep ortaya çıktı. Bizden isteyen, dile getirilen hususlar bunlar. Bu
şekildeki istişare mekanizması devam ediyor.
(Sürecek)
Muhabir: Nurten Aslan-Özgür Ayaydın-Ümit Özdal
Yayıncı: İrfan Cemiloğlu