BURSA (A.A) - Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, çözüm sürecine
ilişkin, 3 ayda aldığımız sonuçlar, kimsenin hayal edemeyeceği sonuçlar.
Herhalde Öcalanın mesajı 21 Martta nevruzda okunduğu zaman orada geçen
cümleleri veya birilerine verilen mesajları hiç kimse aklından geçirmemişti. Onun
arkasından gelişmeler de Allah fitneden saklasın, bir arıza, sabotaj, provokasyon
olmazsa ve bu şekliyle devam ederse Türkiye bu beladan kurtulacak gibi dedi.
Bursada, AS TVde canlı yayınlanan Objektif programına katılan Arınç,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğanın, Akil İnsanlar Heyeti ile yaptığı toplantının
basına kapalı bölümünde çeşitli öneriler getirildiğini, bazı konularda açıklama
istendiğini ve karşılıklı bilgilendirmelerde bulunulduğunu söyledi.
Heyetin çalışmaları ile TBMMde kurulacak komisyonun birbirinden farklı
şeyler olduğuna dikkati çeken Arınç, şöyle devam etti:
Bu kişiler, Türkiyede tanınan, bilinen insanlar ama bundan tatmin
olmayanlar bulunabilir. Milliyetçi bir gözle baktığınız zaman bunların içinde
milliyetçi insan belki az olabilir. Kadın sayısına baktığınız zaman ki 14 tane
bildiğim kadarıyla o da hemen hemen 5te biri, Daha fazla olsaydı denebilir.
62, 63 sayısı nereden çıktı- 562 olsun denebilir. Herkes kendi zaviyesinden
baktığı zaman buna bir eleştiri getirebilir. Bunun haklı olan yönleri vardır ama
nereden çıktı bu akil insanlar canım, bunlar memleketi karıştıracaklar,
bölecekler, bunların hepsi haindir gözüyle bakanlar, onlar eleştiri sınıfına
girmiyor. O yüzden bir şekilde başlamak gerekiyordu bu işe. Sayı böyle düşünüldü.
Bu ileride eksilebilir de artabilir de. Nihayet 10 sene sürecek bir çalışma değil
bu. Yani önümüzdeki bir iki ayı çok iyi değerlendirmek gerekiyor.
Yoğunlaştırılmış bir faaliyet yapacaklar ve hepsi de buna hazır.
-6 ay geçti, Kılıçdaroğlu kapımızı çalmadı-
Arınç, heyete, çeşitli siyasi partilerden eleştiriler getirildiğini
hatırlattı.
Bunların olabileceğini anlatan Arınç, BDP Eş Başkanı öyle demiş, kendi
eleştirisidir. Keşke bunu söylemekle kalsaydı BDP ama bir bakıyorsun oradan Altan
Tan isimli başka bir milletvekili, Bunların içinde bir Cüneyt Arkın ile Danyal
Topatan eksik diyor. Aklı sıra alay etmeye kalkıyor ifadesini kullandı.
Arınç, heyeti herkese beğendirmek zorunda olmadıklarına işaret ederek,
herkesin de kendisini bir başkasına kabul ettirme mecburiyeti bulunmadığını
belirtti.
Türkiyede şartların değiştiğini ancak bazı çevrelerin değişmediğini dile
getiren Arınç, şöyle konuştu:
Meclise baktığımız zaman CHP çok zor bir durumda. Böyle bir sürece destek
verilmesi gerektiğine inanıyor ama veremiyor. Parti içinde farklı sesler var.
Sayın Kılıçdaroğlu, sesini, gücünü veya kararlılığını gösteremiyor. Mikrofona
çıkan herkes ayrı bir telden çalmaya devam ediyor. Başbakanımızı ziyaretinde,
Gelin bu meselede birlikte olalım dediğinde ilk randevuyu biz verdik. Gelin
birlikte çalışalım. Diğer partiler olmasa bile biz CHP ile çalışmaya hazırız
demesine rağmen aradan 6 ay geçti, Kılıçdaroğlu kapımızı çalmadı veya beraber
çalışmaya razı olduğunu ifade etmedi. MHP ise bir zaman tüneli içinde 20-30 sene
önce neyi söylediyse ve savunduysa bugün aynı kafayla yoluna devam ediyor. Dünya
değişti, Türkiye değişti, şartlar değişti ancak onlar maalesef değişmedi.
-Yola çıkıldı ve süreç çok iyi ilerliyor-
Arınç, TBMMde kurulacak komisyonun bir araştırma komisyonu olduğunu,
CHPnin de iki araştırma komisyonu kurulması önerisinin bulunduğunu söyledi.
Hakikatleri Araştırma Komisyonu adının, daha önce Öcalan tarafından telaffuz
edildiğini hatırlatan Arınç, şunları kaydetti:
Onun ifade ettiği bir cümleyi aynen bir araştırma komisyonuna vermek,
siyaseten doğru değil. Dolayısıyla biz farklı bir tonda, farklı bir amaçla süreci
takip edecek bir araştırma komisyonu kurmaya karar verdik. CHPnin de asıl amacı
bu olduğuna göre, yine kendi önerileriyle birlikte bunu değerlendirerek bu
komisyona vücut vermesi lazım ama Hamzaçebinin sözleri, partinin görüşünü
aksettiriyorsa Biz katılmayacağız diyorlar. Kendileri bilir. Doğrusu MHP adına
son zamanlarda konuşan Genel Başkanın bu komisyonla ilgili bir sözünü
hatırlamıyorum. Katılmayabilirler. Komisyona üye verirler emredici hükmü var.
Buna rağmen vermezlerse komisyona üye veren partilerle biz bu çalışmayı yaparız.
Bu ayıp da onlar için yeterli olur. Çünkü bu önemli konuda parlamentonun süreci
incelemesinde, çözüm önerileri veya çözüm yolunu takip etmesinde bizce fayda var.
Sanıyorum salı günü araştırma komisyonunun kurulmasıyla ilgili önerimiz
konuşulacak. Yola çıkıldı ve süreç çok iyi ilerliyor. 3 ayda aldığımız sonuçlar,
kimsenin hayal edemeyeceği sonuçlar. Herhalde Öcalanın mesajı 21 Martta
nevruzda okunduğu zaman orada geçen cümleleri veya birilerine verilen mesajları
hiç kimse aklından geçirmemişti. Onun arkasından gelişmeler de Allah fitneden
saklasın, bir arıza, sabotaj, provokasyon olmazsa ve bu şekliyle devam ederse
Türkiye bu beladan kurtulacak gibi.
Arınç hem kendilerinin hem de herkesin süreçten umutlu olduğunu bildirerek,
Türkiye genelinde sürece destek verenlerin ortalamasının yüzde 60 olduğunu, en
sıcak dönemde bu destek varsa bunun daha da artacağına ve rahat zamanlarda yüzde
80in üzerine çıkacağına inandıklarını anlattı.
Sürece desteği bugün için bile yeterli gördüklerini belirten Arınç, buna
karşı her gün birilerinin çıkıp bağırarak kafaları karıştırdığını, sloganlarla
işi götürdüklerini ancak sadece kendilerine güldürdüklerini ifade etti.
-Eski günleri mi özlüyorsunuz--
Türkiyede 3 aydır terör eylemi, karakol baskını, mayın patlaması, canlı
bomba olayı yaşanmadığına dikkati çeken Arınç, Bundan şikayetçi misiniz- Eski
günleri mi özlüyorsunuz- Bu kötü mü oldu- Bir de işe bu noktadan bakmamız
gerekmez mi- Silahlar sussun, fikirler konuşsun diyen bir adamdan bu sözleri
beklemiyordunuz mutlaka ama duydunuz. Mutsuz mu oldunuz- değerlendirmesinde
bulundu.
Arınç, ülkede, Çok güzel. İnşallah böyle gitsin. Biz de size destek
oluyoruz. Yapacak bir şey varsa biz de yapalım demek yerine, İnşallah
muvaffak olmazlar. İnşallah beter olurlar diye beddua eden bir çevre
bulunduğunu bildirdi.
Çözüm için siyasi hayatlarını ortaya koyduklarını dile getiren Arınç, şöyle
dedi:
İyi olacak. Güzel günler göreceğiz, güneşli güzel günler. Bedeller verildi
binlerce. Bu memleketin en güzel değerleri toprağa düştü. Daha mı düşsün- Az mı
geldi- Vatanseverliğimizden mi inancımızdan mı şüphe edeceksiniz- Bunu kimseyle
tartışmak durumunda değiliz. Hayatımız bunun şahidi değil mi- Allah, millet,
bayrak, tarih denildiği zaman bizden daha iyi bu işi bilen var mı bu ülkede-
Allahtan korkun. Neyimizden şüphe ediyorsunuz- Sadece sizin sermayeniz gidecek.
Ondan endişe ediyorsunuz. Halkımızın kabul etmeyeceği, şehitlerimizin,
gazilerimizin kabul etmeyeceği hiçbir çözümü kabul etmeyeceğimizi söyledik. Şu
ana kadar süreç olumlu gitti. Böyle böyle olacak diyoruz, öyle öyle oluyor.
Nasıl oluyor, ayrı bir şey. Oluyor. Olmazsa, Ne yapalım, olmadı diyeceğiz ama
olursa, düz giderse, istikameti şaşmazsa, bir bela karışmazsa, bir fitne
uyanmazsa o zaman sonuca varacağız.
(Sürecek)
Muhabir: Haluk Yüksel
Yayıncı: Sedat Gök