BURSA (A.A) - Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, yerel seçimlerin
öne alınmasına yönelik TBMMde yapılan oylamaya ilişkin, Bir partinin genel
başkanının MHP de olsa AK Parti de olsa prestiji var, gücü var. Ben buna imza
koydum, bu teklif benimdir dedikten sonra hiçbir milletvekili hiçbir düşünceyle
bunun aleyhinde bir davranış gösteremez. Gösterirse yanlış olur, o kadar büyük
bir yanlış olur ki, sonunda siyasi hayata veda etmek zorunda bile kalabilir
dedi.
Arınç, partisinin İl Divan Kurulu Toplantısında yaptığı konuşmada, yerel
seçimlerin öne alınmasıyla ilgili TBMMde yapılan oylamaya ilişkin
değerlendirmelerde bulundu. Oylamaya katılmayan milletvekillerini eleştiren
Arınç, şunları kaydetti:
İtiraf etmeliyiz MHP içinden de AK Parti içinden de veya tamamı MHPden
veya tamamı AK Partiden Allah için doğru konuşmalıyız, kimsenin kalbini yarıp
bakamadık, kimsenin arkasına hafiye de takmak niyetinde değiliz eksik oy verenler
çıktı gibi. Yani şu veya bu sebeple seçimlerin öne alınmasını zihninde kabul
edemeyen herhalde birkaç milletvekilimiz olmuş gibi buna MHP de dahil... Bir
partinin genel başkanının MHP de olsa AK Parti de olsa prestiji var, gücü var.
Ben buna imza koydum, bu teklif benimdir dedikten sonra hiçbir milletvekili
hiçbir düşünceyle bunun aleyhinde bir davranış gösteremez. Gösterirse yanlış
olur, o kadar büyük bir yanlış olur ki, sonunda siyasi hayata veda etmek zorunda
bile kalabilir.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlunun Suriye konusundaki açıklamalarına
da değinen Arınç, şunları söyledi:
Çok açık söylüyorum ben etnik kökene dayalı, mezhebe dayalı bir
arkadaşlıktan, beraberlikten kesinlikle bahsetmiyorum. Vicdanınıza sorduğunuz
zaman CHPde bu Esed bu Baas sevgisinin ve onların rejimine bu kadar bağlı
olmanın altında acaba ne yatıyor diye sorun, eminim çok duygusal sebepler
bulacaksınız. Çok naif bir cümle kurdum size, çok duygusal sebepler bulacaksınız.
Sayın Kılıçdaroğlunun da 3-5 tane milletvekilinin de Esed ile de Esed rejimiyle
de ailesiyle de akrabalarıyla da ne hikmetse duygusal bir bağı var.
-Diyarbakır Emniyet Müdürü Recep Güvenin sözleri-
Arınç, Diyarbakır Emniyet Müdürü Recep Güvenin sözleriyle ilgili
değerlendirmesine ilişkin, şöyle dedi:
Keşke Emniyet Müdürü bu cümleyi koymasaydı onun içine veya ağlamak yerine
düşünmek gerekir deseydi. Kendimizi sorumlu tutmak gerekir deseydi. İddialı
bir cümle kurmuş. Ama konuşmanın bütününü alın, ben şahsen çok güzel buldum,
örnek buldum. Hala da bu düşüncemin arkasındayım. Benim adım Bülent Arınç, bu
konuşma doğrudur. Yeter ki konuşmanın içerisinde bir devlet yönetiminde, bir
hükümette yanlış anlaşılabilir, terörle mücadele endişesi olmasın. İki kere iki
dört. Şahsi fikrimi söylerken ben ne kadar doğru ve haklıysam bir Başbakan olarak
sayın Başbakanımızın o günkü eleştirileri de yerden göğe kadar doğrudur ve
haklıdır.
Konunun hassas olduğunu vurgulayan Arınç, Meselenin inceliği şu. O tek
cümle sizin terörle mücadeledeki durumunuzu zorlaştırabilir. Bir Başbakan bunun
sorumluluğunu görmüş ve o cümleyi eleştirmiştir. Bu yüzde 100 doğru bir
harekettir. Aramızdaki fark birimizin şahsi düşüncesi bütünüyle görmek, bir
diğerinin de hükümet etme sorumluluğuyla o cümlenin yanlış anlaşılabileceğini
görmektir. İkimiz de aynı noktaya varıyoruz diye konuştu.
Arınç ağlamanın insani bir olay olduğunu ifade ederek, Ağlamak güzel
şeydir. Her yerde her zaman değil şüphesiz, ama gözyaşlarının olması insanı insan
yapar. Gözyaşından mahrum olan insana ben acırım. Onun kalpsizliğine,
vicdansızlığına, hayattan kopuşuna, edepsizliğine acırım. Onun gözyaşından mahrum
olmasına... Altında ne yatıyor onu bilmem, ama Türkiyenin ağlayan Genelkurmay
Başkanlarına, ağlayan Başbakanlara, ağlayan bakanlara ihtiyacı var
değerlendirmesinde bulundu.
(Sürecek)
Muhabir: Haluk Yüksel
Yayıncı: Doğan Sarıtaş