Baraja akan termal su, sağlık turizmine

Baraja akan termal su, sağlık turizmine kazandırıldı -Ulus Dağının eteklerinde yıllardır Çaygören Barajına boşa akan 98 derece sıcaklıktaki şifalı su, Sındırgılı bir girişimcinin 10 milyon dolarlık yatırımla yaptığı tesisle, termal sağl


BALIKESİR (A.A) - Marmara Bölgesinin en yüksek dağları arasında bulunan Ulus Dağının eteklerinde yıllardır Çaygören Barajına boşa akan 98 derece sıcaklıktaki su, Sındırgılı bir girişimcinin 10 milyon dolarlık yatırımla yaptığı tesisle, termal sağlık turizmi alanında değerlendirilmeye başlandı.
     Sındırgıdaki otelin sahibi Oğuzhan Demirbaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tesislerin haziran ayında hizmete girdiğini, bölgenin 5 yıldız kalitesinde tek oteli olduğunu söyledi.
     Çocukluğunda çevresinde oynadığı, ilköğretim okulunda düzenlenen çevre gezilerinde öğretmenlerinin anlattığı sıcak suyu, turizme kazandırmanın onurunu yaşadığını ifade eden Demirbaş, otellerinin yaklaşık 10 milyon dolara mal olduğunu söyledi.
     Marmara Bölgesinde İkinci Uludağ olarak nitelendirilen Marmaranın en yüksek dağları arasında bulunan Ulus Dağının eteklerinde kendi cazibesiyle saniyede 172 litre çıkan suyun önce analizini yaptırdığını dile getiren Demirbaş, şöyle devam etti:
     Bu su yıllardır yüksek bir noktadan kendi cazibesiyle çıkıyor. Yani suyu çıkarmak için herhangi bir yatırımımız, çalışmamız olmadı. O kadar yüksekte 98 derece sıcaklıkta su şaşırtıcı ama gerçek. Yıllardır da Çaygören Barajına boşa akıyor. Sıcak suyu, 10 milyon dolarlık yatırımla baraj yerine sağlığa akıtmaya başladık. Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünün tıbbı değerlendirme raporuna göre su, kronik bel ağrısı, ekmek hastalıkları, travma, yumuşak doku rahatsızlıklarında tamamlayıcı tedavi unsuru olarak kullanılıyor. Nörolojik rahatsızlıklarda, stres bozukluğu ve spor yaralanmalarında ise destekleyici tedavi unsuru niteliğinde olduğu belirtiliyor.
    
     -Halen boşa akan su bulunuyor-
    
     Suyu 1200 metre uzaklıktan, borularla otele taşıdıklarını anlatan Demirbaş, otellerinin 92 odalı, 250 yatak kapasiteli olduğunu bildirdi. Kış aylarında 98 derecelik suyu, ısıtmada kullanma suretiyle enerjisini azaltarak tesise düşük sıcaklıkta verdiklerini dile getiren Demirbaş, şunları kaydetti:
     Yaz aylarında ise soğutma için farklı bir yöntem uyguluyoruz. Suyun çıktığı bölgeye 6 kademeli havuz yaptık. Yaz aylarında suyu havuzlardan akıttıktan sonra borulara vererek, otele getiriyoruz. Böylece suyun sıcaklığı düşüyor. İçme suyu berraklığında bir termal suyumuz var. 57 bin metrekare arsa içine kurulan otelimizde inşaat haricinde çevre düzenlemesi ciddi gider oluşturdu. 10 bin metrekare taş duvar yapıldı. Çaygören Barajı çevresine kurulan otel için bize çılgın yatırım diyenler bile oldu. Ama bölgedeki böylesine değerli bir suyun boşa akmasına gönlümüz razı olmadı.
     Demirbaş, tesisin bulunduğu alanın dört tarafının kızılçam ormanlarıyla kaplı olduğunu vurgulayarak, Oksijen bolluğu da inanılmaz. Termal tedaviyi, temiz hava ve yeşillikle bütünleştirdik. Yeşillik ve eşsiz doğa, psikolojik rahatlık da sağlıyor. Misafirlerden biri bıraktığı mektupta, ben astım hastasıyım yürümekte zorlanıyorum. Otelde kaldığım sürece spor bile yapabildim, bölgedeki oksijen inanılmaz şeklinde not düşmüş dedi.
     Ulus Dağının eteklerinde farklı noktalarda çıkan şifa kaynağı sıcak suların halen baraja boşa aktığına dikkati çeken Demirbaş, Sındırgının termalde önü açık. Bölgeye iki termal tatil köyü kurulacak. Yeni tesisiz ancak yurt içi ve dışından büyük talep alıyoruz. Hafta sonlarında yüzde 90lara varan dolulukta hizmet verir hale geldik. Yeni tesislerde Sındırgı, gelecekte şifa arayanların uğrak yeri haline gelecek diye konuştu.
    
     Muhabir: Necip Karatuna / Zafer Akpınar
     Yayıncı: Doğan Sarıtaş
<< Önceki Haber Baraja akan termal su, sağlık turizmine Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER