SİİRT (A.A) - Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Egemen
Bağış, Şu anda Türkiyenin kanayan bir yarası var, bu yarayı durdurabilirsek,
bu ülke çok daha güzelleşecek dedi.
Bakan Bağış, beraberinde Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ile AK Parti Siirt 4.
Olağan Kongresine katıldı.
Bağış, burada yaptığı konuşmada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğanın Siirtte
okuduğu şiir nedeniyle aldığı hapis cezası ve ardından yaşanan gelişmelere
değinerek, Siirtin yiğidi düştüğü yerden kaldırarak, Türkiyenin makus talihini
değiştirdiğini söyledi.
Türkiyede bir şeylerin değişmeye başladığını kaydeden Bakan Bağış, Biz
hizmetlerimizde ayrım yapmıyoruz. Ama birileri bu ülkede kardeşi kardeşe
düşürmeye çalışıyor. Birileri, etnik milletçilik yapıyor. Asırlardır bir arada
yaşıyoruz. Siirtte Kürdü, Arabı, Türkü hiçbir ayrım yapmadan bir arada yaşıyor.
Binlerce yıldır birlikte yaşıyoruz, Allah nasip etse binlerce yıl birlikte
yaşamaya devam edeceğiz. Yeter ki kardeşi kardeşe düşürmek isteyen zihniyete
karşı dik duralım diye konuştu.
CHPyi eleştiren Bakan Bağış, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Kimileri daha ortada fol yok, yumurta yok, koltuk derdine düştüler.
Türkiyede milletin vicdanında yargılanıp, müebbet muhalefete mahkum olanların ne
duruma düştüğünü görüyorsunuz. CHPde kimin kimden korktuğunu bilemem. Ama
birilerinin bir tedbir almaya başladığı ortada. CHPnin isminin Cumhuriyetçi
Hizip Partisi olması bence daha doğru olur. Gün geçmiyor ki orada bir hizip
çıksın, birbirlerinin altını oymak için yeni bir tuzak kursunlar. Şu duayı
sizlerle paylaşmak istiyorum. Allah bu CHP zihniyetini bizden eksik etmesin. Bizi
de millete hizmet etmekten ayrı koymasın. Biz sayın Baykal ile işimiz kolay
diyorduk, Allah yardım etti, daha iyisini verdi. Bu giderse bundan da iyisi
gelir, hiç merak etmeyin.
-Ekonomimiz 230 milyar dolardan, 778 milyar dolara ulaştı-
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz da AK Partinin çok kısa bir zamanda ülkeyi
çok önemli bir yere getirdiğini anlattı.
Kişi başına milli gelirin 3 bin 500 dolardan, 10 bin 500 dolara yükseldiğini
belirten Bakan Yılmaz, şöyle dedi:
Ekonomimiz 230 milyar dolardan bugün 778 milyar dolara ulaştı. Herkesi
kucaklayan ve kapsayan bir büyüme sağlandı. Eskiden günlük geliri 1 doların
altında geçinen insanımız vardı. Bunu sıfırladı. Günlük geliri 2.15in altında
olanları yüzde 3-4lerden aşağı yukarı sıfırlara getirdi. Günlük geliri 4.5
doların altında olanları yüzde 30ların üzerinden bugün yüzde 3.6lara kadar
düşürdük. Sadece büyümedik, yoksulluğu ve fukaralığı da azalttık. Bugün halka
memnuniyetini soran bir çalışma yapıyoruz. Sağlıkta memnuniyetimiz yüzde
40lardan yüzde 76ya çıktı. Asayiş yüzde 78, ulaştırma yüzde 70in üzerinde. Bir
tek alan kaldı, halkımızın yeterince memnun kalmadığı. O da adalet hizmetleridir.
Burada maalesef arzu ettiğimiz yerde değiliz. İnşallah hukuk reformları ve
demokrasi alanında attığımız adımlarla orada da vatandaşımızın memnuniyetini
artıracağız.
AK Partinin iktidara geldiğinde bütün Güneydoğu Anadolu Bölgesinin
ihracatının yaklaşık 700 milyon dolar olduğunu hatırlatan Bakan Yılmaz, bugün 7
milyar dolara yaklaştığını, ihracatının 10 kat arttığını vurguladı.
-Çatılı köyünde okul açılışı-
Kongreden ayrılan Bakanlar Bağış ve Yılmaz, Aydınlar ilçesine bağlı Çatılı
köyünde işadamı Ethem Sancak tarafından yaptırılan 4 derslikli ilköğretim okulu
ve lojmanın açılış törenine katıldı.
Törende konuşan Sancak, doğduğu köye bir okul yaptırdığı için mutlu olduğunu
belirtti.
Köyde kendi okuduğu okulu gezerken bir öğretmenin kendisine, Bu okul size
yakışıyor mu- dediğini anlatan Sancak, Bunun üzerine o öğretmenlere söz
vererek, burada okul yapma kararı aldım. Öğretmenlerden, öğrencilere, Arapça,
Kürtçe ve Türkçe öğretmelerini istedim dedi.
Bakan Bağış da işadamı Sancakın konuşmasının, herkesin üzerinde uzun uzun
düşünmesi gereken bir açılımı hatırlattığını söyledi.
Bakan Bağış, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Kendi okuduğu okulu ona gezdiren öğretmenlerin Bu okul size yakışıyor
mu demesiyle hemen yeni bir okul yaptırdığını ve onlara çocukların hem ana
dillerinde hem çarşı dillerinde hem de resmi dillerinde rahat iletişim kurabilme
şartını getirdiğini bizimle paylaştı. Hepimiz sabah uyandığımızda yüzümüzü
yıkıyoruz, saçlarımızı tarıyor, tıraş oluyoruz. Haftada bir saç tıraşı da
oluyoruz. İnsanların önüne çıktığımızda güzel gözükelim, temiz olalım diye. Ama
sabah kalktığımızda kolunuzda ya da bacağınızda kanayan bir yara görürseniz, o
gün tıraş olmayı unutabilirsiniz, dişinizi fırçalamayı ihmal edebilirsiniz. Şu
anda Türkiyenin kanayan bir yarası var. Bu kanayan yarayı durdurabilirsek, bu
ülke çok daha güzelleşecek. O zaman bu ülkenin zenginliği olan farklı
dillerimizde çok daha rahat iletişim kurabileceğiz. O zaman bu ülkeyi gerçekten
bir medeniyet beşiği yapan farklı kültürleri çok daha derinlemesine
yaşayabileceğiz, anlatabileceğiz.
-Kanayan yaramız var-
Türkiyenin 81 ilinde okullarımızda çocuklarımıza İngilizce, Fransızca
öğretiyoruz. Neden Arapçayı, Kürtçeyi ve Farsçayı da öğretmeyelim diyen
Bağış, Sonuçta bu coğrafyada iş yapmak isteyenler için yeterli bir dil. Ama
kanayan bir yaramız var. Bu yaranın biran evvel kapanması, tedavi olması için
kendi devletine hainlik yapanların, artık kendileriyle yüzleşmeleri lazım dedi.
Devletin hiçbir ayrım yapmadan Türkiyenin her yerine okul, yol, hastane
yaptığını ve fabrika açtığını belirten Bakan Bağış, Onların bütün dertleriyle
dertleniyorsa onların artık bu devletin güçlü olmasının kendilerini de
güçlendireceğini anlamaları gerekir. Yoksa okullarda Shakespeare öğretilirken,
Fakiye Teyra neden öğretilmesin. Niye Yunus Emreyi öğrendiğiniz gibi Mevlananın
bazı eserlerini Farsça öğrenmeyelim. Niye Tillodaki medreselerden mezun olan
çocuklar, dünyanın dört bir yanında iş bulurken, kendi ülkesinde ayrımcılık
muamelesiyle karşı karşıya gelsin diye konuştu.
Bütün bu yanlışları ortadan kaldırabilmek için önce kanayan yaranın tedavi
edilmesi gerektiğini ifade eden Bakan Bağış, şöyle dedi:
Bunda hiç kimsenin bir diğerine bana ne deme lüksü yok. Her birimiz bir
diğeri kadar sorumlu olmak zorundayız. Hepimiz güvencede olmadıkça, aslında
hiçbirimiz güvencede değiliz. Bu bilinçle hareket etmeliyiz. ABde bu süreçte
bunları anlatmaya çalışıyoruz. Çünkü Brükselin güvenliği Batmandan, Parisin
güvenliği Siirtten, Romanın güvenliği de Diyarbakırdan başlar. Eğer biz
Türkiyede birbirimizi olduğu gibi kabul edip, birbirimizi kucaklamaya
yönelirsek, dünya barışına da çok daha büyük katkıda bulunabiliriz.
-Burada kardeşlik ruhu var-
Bakan Yılmaz da açılışını yaptıkları okulun son derece anlamlı bir yatırım
olduğunu, diğer işadamlarını da özendirmesi gerektiğini söyledi.
Fırsat eşitliği anlamında eğitimin son derece önemli olduğunu sözlerine
ekleyen Bakan Yılmaz, şöyle konuştu:
Bazı insanlar bazı imkanlara erişemezse, diğerleri erişebilirse, o ülkede
huzur da olmaz, gerçek potansiyelini ortaya koyamaz. Fırsat eşitliği anlamında
eğitim son derece önemli. Hükümet olarak buna son derece önem veriyoruz. Bu
bölgelerimiz köklü tarihi olan yörelerimizdir. Burada bir kardeşlik ruhu var.
Türkü, Kürdü, Arabı, değişik etnik ve inanç gruplarıyla bu bölge yüzyıllarca
dünyaya örneklik teşkil edecek bir arada yaşama kültürü geliştirmiştir. Bize
düşen bu sağlam kültürü, altyapıyı modern zamanların hukukuyla, insan haklarıyla,
evrensel değerleriyle birleştirmek ve geleceğe Türkiyeyi çok daha demokrat ve
büyük bir ülke haline getirmektir. Hiçbir slogan ve ideoloji bir insanın
hayatından daha değerli olamaz. Temel amacımız, insan odaklı bir şekilde insanın
her türlü imkana sahip olduğu, kendisini geliştirdiği bir ortamı hazırlamaktır.
Kardeş kavgasına hiçbir şekilde müsaade etmemektir. Farklılıklarımızı zenginlik
olarak görmek ama bir taraftan da sadece farklılığı vurgularsanız birlik olmaz.
Ortaklığı da farklılığı da vurgulayacağız.
Açılışın ardından Bakan Bağış ve Yılmaz, öğrencilerle sohbet etti.
Törene, Vali Musa Çolak, AK Parti İstanbul Milletvekili Nureddin Nebati, AK
Parti Siirt Milletvekilleri Afif Demirkıran ve Osman Ören ile Belediye Başkanı
Selim Sadak ve işadamı Nihat Özdemir katıldı.
(YAK-MER-NUR-DEL)