ANTALYA (A.A) - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB)
Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TOBB tarafından Vanda inşa ettirilen ilköğretim
okuluna yönelik kundaklamayı hatırlatarak, Çocuklarımızı eğitimden mahrum
bırakacak böyle bir zihniyeti, okul yaktıracak kadar gözleri dönenleri burada
lanetliyorum. Bunlara da tepki göstermeyip hala binbir türlü bahaneyle
koruyanlara da lanet olsun diyorum dedi.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odasının (ATSO) geleneksel ödül töreninde konuşan
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu,
konuşmasına başlarken bugün Mardindeki terörist saldırıda şehit olan Astsubay
Üstçavuş İlker Düzovanın ailesine sabır diledi.
TOBB olarak 3 gün önce Vandan üzüntülü bir haber aldıklarını anlatan
Hisarcıklıoğlu, 14 yıl öne TOBBun inşa ettiği, 3 sene önce de kapasitesini
büyüterek depreme dayanıklı hale getirdikleri ilköğretim okulunun kundaklandığını
hatırlattı. Okulda maddi hasar oluştuğunu, ancak can kaybı yaşanmamasından
mutluluk duyduklarını dile getiren Hisarcıklıoğlu, şöyle konuştu:
Buradan, Antalyamızdan şöyle bir seslenmek istiyorum: Özellikle
çocuklarımızı eğitimden mahrum bırakacak böyle bir zihniyeti, okul yaktıracak
kadar gözleri dönenleri burada lanetliyorum. Bunlara da tepki göstermeyip hala
binbir türlü bahaneyle koruyanlara da lanet olsun diyorum. Yalnız şunu kimse
unutmasın ki TOBB yönetim kurulumuz ve camiamız olarak Türk eğitimine bugüne
kadar 75 milyon liralık yatırım yaptık. Biz yatırım yapmaya devam edeceğiz. Çünkü
geleceğimiz bizim gençlerimiz. TOBB olarak eğitime katkı yapmaya devam
edeceğiz.
-Kayseri kıskanacak-
Rifat Hisarcıklıoğlu, bugüne kadar Antalyaya 32 kez geldiğine dikkati
çekti. Allahtan buradan Kayseriye naklen yayın yapılmıyor. Bizim
Kayserililerin haberi olmayacak şeklinde espri yapan Hisarcıklıoğlu,
Kayserinin haberi olsa büyük bir kıskançlık olacağını unutmayın. Antalya bunu
hak ediyor. Biz daha az gelişmişiz. Antalya dinamik bir ekonomi, her tarafıyla
dört dörtlük çalışan şehrimiz. Onun için de Türk özel sektörünün başkanı olarak
Antalyanın yanında olmak durumundayız dedi.
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcının iş dünyası için önemli
çalışmaları olduğunu anlatan Rifat Hisarcıklıoğlu, Bakan Yazıcının
girişimleriyle gümrük kapılarında yapılan düzenleme çalışmalarının çok önemli
olduğunu vurguladı.
Üç yıl önce Türk ve Yunan başbakanların İpsalada buluştuğu bir töreni örnek
gösteren Hisarcıklıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
Yunan Başbakanı bizim Başbakana diyor ki, kendi kapısından geçerek kara
yoluyla geldiği için, (Sizin kapı batı olmuş, bizim kapı doğu olmuş). Ülkenin
imajı açısından, ülkeye girilen ilk yer ya limandır ya havalimanıdır ya karayolu
gümrük kapısıdır. Yunan Başbakanına bunu söylettirebildiysek ne mutlu bize.
Başka ne kazandık- Yap işlet devret modeliyle her türlü zamanı ölçmeye başladı.
Hangi işlem ne kadar kısaltılabilir, bürokratik işlem nasıl azaltılabilir diye
çalışmalar yapıyoruz. Burada baktık ki gümrük kapılarının modernizasyonu
öncesiyle şimdiki bekleme süresi yarı yarıya inmiş durumda. Türkiye olarak,
sanayici ve ihracatçı olarak ihracatımızın yüzde 50sini kara gümrük kapılarıyla
yapıyoruz. Bu yıl itibarıyla 75 milyar dolarlık ihracatımızı kara yoluyla yapmış
olacağız. Bunu da en iyi Antalyadaki seracılar bilir. Sarp Gümrük Kapısının
kapasitesi, dünyanın ikinci büyük kapısı olan Kapıkuleden geçen insan sayısına
eşit oldu. Onun için orada bekleme süreleri biraz arttı. Gümrük kapılarındaki
bekleme süresi yarı yarıya indi. Bunun özel sektör olarak bize kazandırdığı
nakliyenin, navlunun düşmesiyle kazandırdığı para yıllık tam 410 milyon lira
oldu. Bakanımız bu işi yap işlet devret diye bize vermekle beraber şu salonda
olan bizlerin, ihracatçı olan arkadaşlarımızın cebine 410 milyon lira para koymuş
oldu. Ama bunu kimse fark etmiyor.
Devletin de bu çalışmadan 250 milyon dolar kazandığını anlatan
Hisarcıklıoğlu, Devletin cebinden çıksa ne olacaktı- O zaman belki de
Antalyanın duble yolu olmayacaktı, bir yerde eksiklik olacaktı veya devletimiz o
kadar borçlanacaktı diye konuştu.
-Türk Ticaret Kanunundaki değişiklikler-
Rifat Hisarcıklıoğlu, Türk Ticaret Kanunundaki değişikliklerin önemli
yararları olduğuna işaret etti. Yasadaki değişiklikle Türk özel sektörünün
üzerinden 6 milyar liralık bir yükün kaldırıldığını belirten Hisarcıklıoğlu,
Hiçbirimiz bunun farkında değildik çünkü cebimizden daha çıkmamıştı. Ama 1
Temmuz itibarıyla yürürlüğe girmeseydi bu 6 ay içinde hepinizin cebinden tam 3
milyar lira çıkmış olacaktı diye konuştu.
Hisarcıklıoğlu, ticaret ve sanayicilikle uğraşanların hapse girme riskine de
işaret etti. Yasadaki değişiklikle 18 ay hapis cezasının kalktığını anlatan
Hisarcıklıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
Yani mal aldın, sattın, riske girdin hapisten kurtuluşun yoktu açık
söyleyeyim. Bir tanesini anlatacağım. Bir iş yeri tabelasız olmaz. Herkesin iş
yerinde mutlaka bir tabela vardır. Ne yaparsan yap tabelası vardır. Kanun diyordu
ki tabela gece düştü, tespit ettiler, 73 bin lira cezası vardı. Bunu yazanlar
için almaları yok, satmaları yok, senet ödememişler 73 bin liranın nasıl
kazanılacağını onlar bilemez. İstanbullular için de 73 bin lira para değil belki
ama Anadolu için bir servet. Birçok iş yerinin sermayesi 73 bin lira. Ödeyemedin
kaç gün hapis yatıyorsun- Tam 730 gün hapis yatacaktın. Söylerken laf olsun diye
söylemiyorum. Bu fıkra da değil. Gerçekti bu. Kanunda aynen böyle yazıyordu. Ama
sayın bakanımızdan, odalarımızdan, borsalarımızdan, meclisimizden Allah razı
olsun. Bu değişiklikle modern bir Türk Ticaret Kanununa kavuştuk.
Hisarcıklıoğlu, Borçlar Kanununda da benzeri bir çözüm beklediklerini dile
getirdi. Özellikle karşılıksız çekler konusunda yaşanabilecek sıkıntıya değinen
Hisarcıklıoğlu, bu konuda Adalet Bakanı ile yaptıkları bir konuşmadan örnek
verdi. Adalet Bakanının çek nedeniyle hapis cezasına bağlanmış dosya sayısını
240 bin olarak açıkladığını belirten Hisarcıklıoğlu Hapishanelerin kapasitesi
140 bin. Hapishanelerin kapasitesi bizim karşılıksız çekten dolayı insanları
içeri alacak kapasitede değil. Eğer atacaksak bir buçuk misli kapasite artırmak
lazım diye konuştu.
-Yan gelip yatmak yok-
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Antalyanın turizm potansiyeline işaret
ederek, bu potansiyeli yıla yaymak için çalışmak gerektiğini vurguladı.
Antalyaya 11 milyon turist geliyor diye yan gelip yatmak yok kardeşim diyen
Hisarcıklıoğlu, destinasyonun çeşitlendirilmesi ve inovasyon yapılması
gerektiğini bildirdi.
Antalyanın kapasitesinin 11 milyon olmadığını belirten Hisarcıklıoğlu,
şöyle konuştu:
Açık söylüyorum. Dünyada her 100 kişiden biri Antalyaya geliyor.
Antalyanın hedef koyması lazım. Bunu ikiye çıkarırsan hem sen hem ben
zenginleşeceğim. Özellikle EXPO için Antalyayı tebrik ediyorum. Kanununuz da
çıktı. İnşallah alnımızın akıyla bunu yaparsak Antalyaya 5 milyon turist gelecek
demektir. 5 milyon turist, bugünkü rakamlara göre Antalyaya 5 milyar dolar gelir
gelecek demektir. Bu müthiş bir potansiyel. Antalyayı buna hızla hazırlamamız
lazım.
Türkiyenin yılda 32 milyon turisti ağırladığını ve dünya destinasyonunda
ilk 6 içine girdiğini anlatan Hisarcıklıoğlu, Türkiyenin Akdeniz çanağında bir
numara olduğunu kaydetti. Akdeniz çanağındaki diğer ülkelerdeki tesislerden
örnek veren Hisarcıklıoğlu, İtalyada beş yıldızlı dedikleri oteller var ya,
onunla bizimkini mukayese edin, bizimkisi 7 yıldızdır. Servis dersen bizim
arkadaşların kalitesini orada bulamazsınız dedi.
TÜİK verilerine göre Türkiyenin turizmden 30 milyar dolar gelir elde
ettiğini belirten Rifat Hisarcıklıoğlu, turizmin cari açığa pozitif katkısı
olduğunu bildirdi.
Yeni anayasaya yönelik çalışmalara da değinen Hisarcıklıoğlu, Bugüne kadar
her şey yapıldı, ama artık sistemi yeniden inşa etmemiz lazım. İnşaata başlamak
için orta kattan başlayamayız. Sistemin inşası temelden başladı. Temel de
anayasadır diye konuştu.
Bunu yapabilmek için siyasetçi ve bürokratların cesaretlendirilmesi
gerektiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, Aramıza nifak, ayrılık sokmamamız lazım.
Birlik ve beraberliği devam ettirebilirsek, birbirimizi sevebilirsek ki insan
olmanın en büyük özelliğidir, bizim şu bileğimizi kimse bükemez dedi.
Muhabir: Güç Gönel
Yayıncı: Hızır Hacısalihoğlu