GAZİANTEP (A.A) - Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) İktisadi ve
İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selahattin
Bekmez, altının kısa vadeli yatırım aracı görülmemesi gerektiğini, uzun vadeli
yatırımlar için az getirili de olsa "güvenilir liman" özelliğini daima
koruyacağını belirtti.
Bekmez, yaptığı yazılı açıklamada, tüm mallarda olduğu gibi altında da arz
ve talep dengesinin sağlanmak zorunda olduğunu, dengenin bozulmasıyla ekonomide
yaşanacak dalgalanmaların sert fiyat düşüş ve artışlarına sebep olduğunu
kaydetti.
Uluslararası piyasalarda ons fiyatı son 2 yılın en düşük seviyesine
gerileyen altının, 15 yıllık yukarı trendinin sert şekilde kırıldığına dikkati
çeken Bekmez, "2013 yılı başında ons fiyatı 1700 dolar civarında olan altın, 1300
dolarlara kadar gerilemiş durumda. Bu durum hem büyük fon yatırımcılarını hem de
küçük yatırımcıları oldukça etkiledi ve gelecekle ilgili spekülatif yorumların
ortaya çıkmasına neden oldu" ifadesini kullandı.
-Düşüşün nedenleri-
Bekmez, altın fiyatlarında düşüşün birçok nedeni olabileceğini vurguladı.
Dünya piyasalarındaki iyileşmelere ek olarak ABDde ekonomisindeki
toparlanmalar ve ABD Merkez Bankasının aldığı "ekonomideki olumlu gelişmelerin
devam etmesi halinde finansal genişleme programlarına son verileceği"
açıklamalarının büyük fon yatırımcılarını tedirgin ettiğini, ellerindeki altını
bir an önce satma eğilimine soktuğunu kaydeden Bekmez, uzun zamandır ekonomik
krizle boğuşan Güney Kıbrısa AB tarafından sağlanan 10 milyar dolarlık
finansmanın yeterli olmadığını savundu.
Güney Kıbrısın krizden kurtulmak için altın rezervlerinden satışa gideceği
haberlerinin fiyatlardaki düşüş eğilimini artırdığına işaret eden Bekmez, şunları
bildirdi:
"Ekonomik krizle boğuşan, altın rezervleri daha da yüksek olan İtalya,
Portekiz ve İspanya gibi ülkelerin de rezervlerinin belli oranını satma
eğiliminde olduklarına dair haberler, bu eğilimi daha da körükledi. Üçüncü neden
olarak hızla büyüyen ve talep oluşturma konusunda lokomotif görevi gören Çin
ekonomisindeki büyüme oranının beklentilerin altında kalması gösterilebilir.
Dünya borsalarında kıpırdamaya başlayan pozitif yönlü hareket, borsadaki
kağıtların gelecekte daha değerli olacağını ve dolayısıyla yatırımcıların
ellerindeki altınları satıp, henüz olumlu ivme kazanma yolunda olan hisse
senetlerini satın almaya başlamaları, altındaki fiyat düşüşüne sebep olmuştur."
Bekmez, psikolojik sebepler yanında spekülatif aldatmaca şüphesinin akılda
bulundurulması gerektiğini kaydetti.
-Yatırmıcı ne yapmalı-
Bekmez, ABD Merkez Bankasının uygulayacağı finansal genişleme
politikalarının devam etmesi halinde hafif düşüş olsa bile fiyat stabilitesinin
sağlanacağını ancak ekonomik göstergelerin iyi gelmeye devam etmesi halinde
altındaki düşüşün devam edeceğini savundu.
Bekmez, açıklamasını şöyle tamamladı:
"O zaman yatırımcı ne yapmalı- Bu durumda yatırımcıların türüne göre farklı
davranış şekilleri önerisinde bulunmak istiyorum. Kısa vadeli yatımcıların
piyasalardaki belirsizlik ortadan kalkıncaya kadar yeni alımlar yaparak
portföylerini genişletme yolunu seçmelerinin yanlış olacağını düşünüyorum. Yüksek
fiyatla alım yapmış olanların ise altın fiyatlarındaki dalgalanmaları fırsata
çevirmeleri mümkün olabilir. Piyasa iyi takip edilip, her yükselişte
portföylerini azaltıp, her düşüşte ise portföy artırımına gitmek suretiyle
maliyetlerini düşürmeyi seçmeliler.
Uzun vadeli yatırımcılar için ise doların seyri önemli olacaktır. Sonuç
olarak altın artık kısa vadeli bir yatırım aracı olarak görülmemeli. Uzun vadeli
yatırımlar için ise az getirili olsa da güvenilir bir liman özelliğini daima
koruyacaktır."
Muhabir: Yusuf Atlıhan / Ömer Fansa
Yayıncı: Kemal Kaymak