ANTALYA (A.A) - Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı İrfan Uzun, Kıyı alanları, sağladığı avantajlar nedeniyle ulusal ve uluslararası birçok sektör için cazibe merkezi haline geldi dedi.
     Akdenizdeki Deniz Koruma Alanları Yöneticileri Veri Ağı (MEDPAN) tarafından düzenlenen Deniz Koruma Alanları Forumunun ikincisi, Antalyanın Kemer ilçesine bağlı Göynük beldesindeki Mirada del Mar Otelde başladı.
     Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü (TVKGM) ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Türkiye tarafından yürütülen, Türkiyenin Deniz ve Kıyı Koruma Alanları Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi kapsamında düzenlenen foruma, Akdenize kıyısı bulunan 22 ülkenin ulusal çevre ajansları, balıkçılık ve turizm sektörü ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri ile akademisyenlerden oluşan yaklaşık 350 kişi katıldı.
     Forumun açılışında konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı İrfan Uzun, kıyıların sadece ekonomik değer olarak değil, birçok toplumsal faaliyetin yapıldığı alanlar haline geldiğini söyledi. Artan nüfusla beraber kıyı ve deniz alanlarına talebin arttığına değinen Uzun, şöyle konuştu:
     Kıyı alanları, sağladığı avantajlar nedeniyle ulusal ve uluslararası birçok sektör için cazibe merkezi haline geldi. Hassas ekosistemlere sahip kıyı alanlarında, yoğun gelişme baskısı ve kaynakların aşırı kullanımı, kıyı alanlarına özgü çevre sorunlarının ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Bölgesel ve yerel yönetimleriyle bilimsel kurumlar, meslek kuruluşları, sivil toplum örgütleri kıyı alanlarında geri dönüşümü olmayan ve bozulmalara yol açan yanlış kararların alınmasını engelleyecektir.
     Kıyıların, ekonomik, sosyal, mekansal ve çevresel faktörlerin entegrasyonunun sağlanmasıyla korunacağını ifade eden Uzun, deniz kaynaklarının korunması ve devamlılığının sağlanmasının hükümetler arası bir amaç oluşturduğunu belirtti.
    
     -Bin 115 kilometre koruma altında-
    
     Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Osman İyimaya ise Akdenizin dünyanın en önemli alanlardan biri olduğunu, çok sayıda canlının yaşamına ev sahipliği yaptığını söyledi. İyimaya, bu alanların ticaret, balıkçılık, turizm ve iklim değişikliğinin etkisiyle biyolojik değişimler yaşadığını belirtti.
     Bakanlık olarak doğanın korunması için önemli tedbirler aldıklarını vurgulayan İyimaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
     Ege ve Akdeniz kıyılarında 286 bin 500 kilometrekarelik kıyı ve deniz alanlarına sahip 9 özel çevre koruma bölgemiz bulunmakta. Türkiye kıyı kordonunun uzunluğu 8 bin 592 kilometredir. Bunun bin 115 kilometresi koruma altında. Bakanlık olarak, tüm kıyı alanlarımızdaki kıyı kenar çizgisinin tamamına yakınını bitirmiş durumdayız. Bin 115 kilometrelik koruma altındaki kıyı uzunluğunun diğer alanları da bütünleşik planlama yatırımıyla koruma altında. 2014 yılına kadar bitirmeyi planlıyoruz.
    
     -Türkiye denizlerin korunmasında ilerleme kaydetti-
    
     MEDPAN Başkanı Purificacio Canals da 2008den bu yana MEDPAN üyelerinin deniz koruma alanlarının kurulması konusunda çalışmalar yaptığını, Türkiyede de denizlerinin korunması konusunda ilerleme kaydedildiğini bildirdi.
     Akdenizin koruma alanlarının gelişmesi için daha çok çalışma yapılması gerektiğine değinen Canals, Bu deniz koruma alanları Akdenizin tamamını temsil edebilir hale geldiği zaman başarıya ulaşmış olacaktır dedi.
     Canals, deniz koruma alanlarının faal olmaya devam etmesinin faaliyetlerin yakından incelenmesi ile mümkün olacağına dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
     Ancak kıyı ülkeleri bilim adamları ve MEDPAN yöneticileri, sahadaki personel, finansal ortaklar bu konuda adanmışlıklarını gösterdiği zaman bir sonuca varabiliriz. Geleceğe dair stratejisini belirleyen MEDPAN, deniz koruma alanlarıyla ilgili bilgi paylaşımına, yerel toplumlar ile deniz koruma alanları arasında bir etkileşimi başlatmayı, yerel uygulamaları artırmayı hedefliyor. Akdenizdeki tüm paydaşların koordine olmaları, ortak bir vizyon geliştirmeleri ve atılacak adımlar konusunda mutabakata varmalarıyla mümkün olacaktır. Bu form Akdenizin geleceği açısından hayati önem taşıyor.
     Forum, 28 Kasım Çarşamba günü sona erecek.
    
     Muhabir: Şamil Kahveci / Güç Gönel
     Yayıncı: Hızır Hacısalihoğlu