ÇANAKKALE (A.A) - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman
Soylu, Türkiyede yapılabilecek en önemli sistemlerden bir tanesinin parlamenter
sistemi değiştirmek ve Türkiyeyi başkanlık modeline getirebilecek anlayışla
bütünleştirmek olduğunu söyledi.
Biga Bilgi Evi Sosyal Tesislerindeki Siyaset Akademisi toplantısının
ardından partisinin Çanakkale İl Başkanlığını ziyaret eden Soylu, 2014
seçimlerinden sonra kimseye aman hakkı bırakılmaması gerektiğini anlattı.
Niçin aman hakkı bırakmayalım- diyen Soylu, Birileri heveslenmesin
cumhurbaşkanlığı seçimi için. Sandıkları öyle oylarla dolduralım ki öyle her
kapıya gidelim ki Türkiyede 10 yıldır ülkenin dönüşümünü sağlayan, bu milletin
sevgilisi olan insanı cumhurbaşkanlığına halkın oyuyla taşıyalım diye konuştu.
-Başkanlık sistemi-
Soylu, Türkiyede parlamenter sistemi onarmanın, bir şekilde yarına daha iyi
çıkabilecek noktaya getirebilmenin mümkün olmadığını savunarak, bunun için
Türkiyenin başkanlık sistemiyle karşı karşıya kalması gerektiğini bildirdi.
Çanakkalenin derdini hep Ankaraya gidip anlatmaya çalışacağız, böyle bir
sistem dünyanın hiçbir yerinde, gelişmiş hiçbir ülkede kalmadı diyen Soylu,
yerelleşmenin arttığı, yerel inisiyatifle beraber, her ilin kendi kararını
verdiği ama yasama, yürütme ve yargının, ayrı olduğu, her birinin birbirine karşı
sorumlu olduğu başkanlık sistemini Türkiyeye getirmek zorunda olduklarını
söyledi.
Türkiyenin başkanlık sistemiyle kişi başına geliri 35-40-45 bin dolar olan
birinci lig ülkelerinin arasına girebileceğine dikkati çekerek, parlamenter
sistemin bürokrasinin mengenesinde kaldığını ileri sürdü.
Soylu, şöyle devam etti:
Onu oradan çıkarıp almamız, tedavi edebilmemiz bugün mümkün değildir. AK
Parti, parlamenter sistem içinde Türkiyeye yapabileceği katkıyı en büyük ölçüde
yapmıştır. Bu saatten sonra Türkiyeyi taşıyabilecek temel nokta, tüm hizmetlerin
hepsini gerçekleştirebileceği, sadece yeryüzünde, Avrupada, Güney Amerikada
değil, uzayda bile Türkiyeye yapılabilecek en önemli sistemlerden bir tanesi,
parlamenter sistemi değiştirmek ve Türkiyeyi başkanlık modeline getirebilecek
anlayışla bütünleştirmektir.
-Ergenekon davası-
Ergenekon davasına da değinen Soylu, şunları kaydetti:
Dün Türkiyenin en önemli siyasi davalarından bir tanesi olan Ergenekon
davası için orada, Silivride neredeyse mahkemeyi basabilecek cürette ortaya
konulan bir anlayışı tüm Türkiye seyretti. Bir meşru siyasi parti için bu doğru
bir yaklaşım mı- Yasama meclisinde her türlü meseleyi anlatma, her türlü bağımsız
ve özgür şekilde değerlendirme fırsatı olan bir siyasi partiyi, her şeyi konuşan
bir siyasi parti için soruyorum... Bugün gazetelerde çıktı, ya KCK davası için
BDP de on binlerce insanı oraya taşır ve o mahkemeyi kuşatırsa Türkiyede hukukun
üstünlüğünü kim savunur-
Çoğun, fazlanın veya bir şekilde bir araya gelmiş haklı-haksız,
adaletli-adaletsiz, insanların mahkemeye yapacağı baskı anayasamıza da aykırıdır,
hukukun üstünlüğüne, siyasetin etiğine, ahlakına da aykırıdır. Daha henüz mahkeme
tamamlanmadan, kimin suçlu, kimin suçsuz olduğu bilinmeden mahkemeye yapılacak
baskı, anayasamızın 138inci maddesine aykırıdır.
Muhabir: Mehmet Bayer
Yayıncı: Kemal Kaymak