ADIYAMAN (A.A) - AK Parti Adıyaman Milletvekili Murtaza Yetiş,
Başbağlar katliamının Sivas katliamına paralel yürütülen bir komplonun sonucu
olduğunu söyledi.
Yetiş, yaptığı yazılı açıklamada, Başbağlar ve Sivas katliamında öldürülen
insan sayısının aynı olduğunu belirterek, bunun üzerinde düşünülmesi gerektiğini
ifade etti.
Yetiş, şunları kaydetti:
Başbağlar katliamı Sivas katliamına paralel yürütülen bir komplonun
sonucudur. 19 yıl önce Sivas katliamından hemen sonra gerçekleştirilen Başbağlar
katliamı aynı tezgahın ürünüdür. Katledilen insan sayısının her iki olayda da
bire bir aynı olması düşündürücüdür. Sivas davasında müdahil olmak isteyen, konu
ile ilgili yazan çizen, konuşan, konuyu köşelerine taşıyan bazı çevrelerin,
kesimlerin nedense Sivastaki masum insanlardan hiçbir farkı olmayan insanların
katledilmeleri karşısında suskunluğa gömülmeleri, görmezden gelmelerinin
Türkiyede bir barış, bir arada yaşama kültürü, başka düşünceleri kabullenme
olgunluğunun gelişmediğinin ispatı olduğunu söyleyebilirim. Bir dönem yoğunluğu
artmış bir şekilde toplumdaki farklılıkları bir ayrıştırma aracı olarak
kullanmak, toplumu parçalayarak birbirine düşman etmek isteyen derin mihraklar
her iki olayda da alevi Sünni çeşitliliğini bir ayrıştırma ve düşman kılma aracı
haline getirmeye çalışmışlardır.
Toplumda, marjinal gruplar dışında hiç kimsenin ayrışmanın tarafı olmadığına
dikkat çeken Yetiş, açıklamasında şu görüşleri dile getirdi:
Sivasta 33 alevi vatandaşımızın katliamını gerçekleştirenler 3 gün sonra
aynı sayıda Sünni vatandaşımızı katlederek toplumu birbirine düşman kılmaya
çalışmışlardır. Maalesef hala meclis çatısı altında bile Meclis kürsüsünden AK
Parti sıralarını göstererek siz bugün de olsa bizi yakarsınız diye bağıran
siyasetçiler, sorumsuzca, haksız ve çok tehlikeli bir söylem içinde olduklarının
farkında değildirler. Sivasta olduğu gibi Başbağlarda da tertiplenen oyun hala
aydınlığa kavuşturulamamıştır.
Başbağlar katliamını gerçekleştiren 100 kişilik PKK grubunun elini kolunu
sallayarak bu köye gelmeleri, 2 saate yakın örgüt propagandası yaptıktan sonra
camide namazda olan erkekleri dışarı çıkardıktan sonra kurşuna dizmeleri,
çocuklar dahil bazı kadınların evlerinin içinde yakılarak yok edilmeleri, 1000e
yakın hayvanın yakılarak telef edilmesi, ağaçların ve tüm evlerin yakılması
olayları gerçekleşirken emniyet güçlerinin olaydan 12 saat sonra köye ulaşması,
kurşunların balistik incelemesinin yapılmaması, dava sürecinde izlenen akıl almaz
hukuksuz tavır ve davranışlar, 19 yıl sonra bu olayın hala kanayan bir yara
olarak devam etmesine neden olmuştur. Hakkın yerini bulamadığı, suçluların
cezasız kaldığı bir olay olarak Başbağlar tarihte hep bir katliam olarak anılmaya
devam edecektir.
Muhabir: Hakan Furkan
Yayıncı: Mehmet Öztaş