BURSA (A.A) - Haluk Yüksel - Uludağ Hazır Giyim ve Konfeksiyon
İhracatçıları Birliği (UHKİB) Yönetim Kurulu Başkanı Şenol Şankaya, Afrikada
olsun, Suriyede, Irakta, Arap ülkelerinde olsun, alternatif pazarlar ilerisi
için çok önemli, olumlu. Muhakkak Türkiye bundan faydalanacak. Bugün için
Avrupanın hacmini, haliyle karşılayamayacak, ama ilerisi için ben olumlu
görüyorum dedi.
Şankaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hükümetin dışarıya açılım
politikaları çerçevesinde attığı adımların ilerisi için çok önemli olduğuna
dikkati çekti.
Uygulanan dışarıya açılım politikalarının, özellikle Afrika açılımının, çok
akıllıca ve önemli olduğunu ifade eden Şankaya, şunları söyledi:
Tabii bunların çok kısa vadede sonuçlarını görmeyebiliriz. Bugünden yarına
size Avrupada kaybedeceğiniz payı, hemen sağlamaz. Çünkü Avrupadaki rakamlar
çok büyük. Yani bugün Afrikada olsun, Suriyede, Irakta, Arap ülkelerinde
olsun, alternatif pazarlar ilerisi için çok önemli, olumlu. Muhakkak Türkiye
bundan faydalanacak. Ama bugün için Avrupanın hacmini, haliyle karşılayamayacak.
Ama ilerisi için ben olumlu görüyorum. Yani bunu devam ettirdiğimiz süre içinde,
bir 5-10 sene sonra Türkiye muhakkak o pazarlarda da ciddi söz sahibi olacak.
Arap Baharı olarak nitelenen sürecin Türkiye için önemine de değinen
Şankaya, şunları kaydetti:
Arap Baharında Türkiyenin almış olduğu rol, hakikaten çok önemli bir
rol. Resmen yeni çizilen bir gelecekte, Türkiye ağırlığını göstermiş durumda. Biz
bunun her zaman ileriye dönük faydasını göreceğiz. Türkiye, daha evvel böyle bir
liderliği üstlenemiyordu, üstlenememişti. Bugün hakikaten Türkiye bölgemizde
alınan her kararda, yatırımda söz sahibi. Ben Mısırda da bunu görüyorum.
Mısırda halkın Türkiyeye karşı bakış açısı hakikaten çok olumlu. Bu demek ki
hükümetimiz, oradaki yapmış olduğu uygulamalarda ve başarılı yönetimlerinin
sonucunda taktir görmüş. Bu, eminim ki diğer bölgelerde de aynı şekilde
hissediliyor.
-Biz burada liderliğe oynuyoruz-
Türk sanayicisinin artık ciddi bir itibara sahip olduğunu vurgulayan
Şankaya, şöyle devam etti:
Bir tek Türkiye olarak da olayları değerlendirmememiz lazım artık.
Türkiye, artı çevresi... Biz burada liderliğe oynuyoruz. Hükümetimizin
liderliğinde eğer bir, liderliğe soyunduysa Türkiye, iş adamı da sanayicisi de
aynı paralelde sektöründe aynı liderliğe oynaması lazım. Bizler, sanayiciler,
Türkiyedeki misyonumuzu yapmamız lazım, ama sırf onunla yetinmememiz gerekiyor,
aynı zamanda da dışarılara çıkıp, gerek Afrikada, Arap ülkelerinde, gerek
Rusyada, eski Doğu Bloku ülkelerinde, ciddi şekilde üretim üzerine de
yatırımları düşünmemiz lazım. Bunu yaparken de finans sektörü de aynı paralelde
ve aynı duygularla sanayicinin ve iş adamının yanında olması lazım. Bugün
bakıyoruz, hepimizin en büyük sıkıntısı, ayrı yerlerde para kazanıyor, yani
yatırımcıyı, sanayiciyi ve iş adamını unutmuş bir şekilde. Bizim hedeflerimiz
daha büyük, daha global. Eğer biz 2023 yılında 500 milyar dolar ihracat
yapacaksak, aynı zamanda finans sektörünün de sanayicinin yanında beraber
yatırımları hayata geçirmemiz, sadece Türkiye değil, bütün bölgede bir bölgesel
güç haline gelebilmemiz gerekir.
-Çalışanlar üretimden hizmet sektörüne kayıyor-
Şankaya, emek yoğun bir sektör olarak, sanayi kuruluşlarında ve bunlara
üretim yapan fason atölyelerde yaşanan en büyük sorunun, işçi bulunamaması
olduğuna da değindi. Özellikle büyükşehirlerde üretimde çalıştıracak işçi
bulunamadığını ifade eden Şankaya, şöyle dedi:
Son yıllarda sanayiden, özellikle üretimden birçok çalışanımız hizmet
sektörüne doğru kayıyor. Onun için yaşadığımız en büyük sorun, maalesef işçi
bulamamak. Denizlide, Gaziantepte aynı sorun yaşanıyor. Şu anki strateji olarak
bu alışveriş merkezleri AVMler, yeni açılan oteller, farklı uzmanlıkta açılan
hastaneler ve üniversiteler, hakikaten inanılmaz derecede işçi çekiyor. Tabii bu
da ileriye dönük aslında, üretimin nasıl devam edeceğinin de ciddi tereddütlerini
oluşturuyor.
Şankaya, sektörün bir nevi istihdamın kaynağı ve hala en büyük
sektörlerinden birisi olduğunu, ihracatta ise otomotivden sonra ikinci sırada
bulunduğunu belirterek, 3 milyar dolar gibi bir ithalatıyla da aslında 13
milyar dolar gibi çok ciddi bir ihracat fazlası veren tek sektör. Aslında
Türkiyenin cari açığına en büyük katkıyı sağlayan sektör de hazır giyim ve
konfeksiyon sektörü. Onun için asında çok hassas bir sektör değerlendirmesinde
bulundu.
Sadece tekstil ile hazır giyim ve konfeksiyon sektörlerinin değil, aynı
zamanda otomotivin de makine sektörünün de en büyük sorunlarından birinin ara
eleman olduğuna değinen Şankaya, şunları kaydetti:
Meslek okullarının maalesef Türkiyede yıllar önce, etkinliğini
kaybetmesi, azaltması ve bu konuda yoğun bir çalışma yapılmamasının sonucu.
Çünkü, bugün aslında o kadar çok üniversite boyutunda bize müracaat eden insanlar
var ki, ama üniversiteden geliyorlar, hepsi tek düz. Bizim aradığımız hakikaten
mesleği olan insanlar. Bu meslek liselerinin eğer bundan 10-15 sene evvel, güçlü
bir şekilde yapılandırılıp, gençliği oraya alıp da mesleğe yetiştirilen bir insan
kaynağı olabilseydi büyük bir ihtimalle bugün vasıfsız dediğimiz o insanların
hepsini belki de sektörde çok daha iyi gelirle istihdam etme şansımız
olabilirdi.
Şenol Şankaya, sektör açısından ihracatın 2012de durgun geçtiğini, beklenen
rakamların yakalanamadığını belirterek, geçen yıldan gelen sipariş yüklemelerinin
de etkisiyle ocak ayında ihracatın yıla artışla başladığını söyledi.
Bu yıl, 2012den biraz daha iyi bir rakamın yakalanacağını tahmin ettiğini
dile getiren Şankaya, Türkiyenin büyüme hedefi yüzde 4lerde, ama biz herhalde
hazır giyim ve konfeksiyon olarak, yüzde 8-9 gibi bir rakamı yakalarız dedi.
Yayıncı: Kamuran Akkuş