HATAY (A.A) - Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Türkiyenin bundan
sonraki süreçte kazanımlarını yitirmemesi, bu gelişmelerin daha da
artırılabilmesi için, reel sektörün esnaf kesimini daha da büyütebilmesi için
siyasi istikrarın, buna bağlı olarak ekonomik istikrarın devamı gerekiyor dedi.
Bakan Ergin, Hatay Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğinde (HESOB)
düzenlenen Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Birlik Başkanları
Kurul Toplantısında yaptığı konuşmada, herkesin kendi bulunduğu zeminde ortaya
koyacağı katkılarla bu ülkeyi daha yaşanabilir bir noktaya getirmek durumunda
olduğunu ifade etti.
Türkiye güçlü olursa, dizlerinde derman olursa, uluslararası düzlemde
itibarı yüksek olursa bunun herkese yansımasının farklı olacağını söyleyen Ergin,
şunları kaydetti:
Farklı yaşam tarzı düşüncelerimiz olabilir ama bu ülkenin zenginleşmesi,
gelişmesi, bizden sonraki nesillere daha güçlü bir ülke bırakmak hiçbirimizi
rahatsız etmez, hepimizi memnun eder. Ortak hedef de bu. Son 10 yılda Türkiye
önemli mesafe katetti. Siyaset yapmak adına değil ama Türkiye uzun yıllar
sıkıntılarla yürüdü. Siyasi istikrar olmadı, koalisyonlar oldu, mali krizler
oldu, bunu siyasi krizler izledi. Bir türlü iki yakamızı bir araya getiremedik
uzun süre. Ara ara istikrarlı hükümetler geldiğinde ülke güç kazanmaya başladı ve
o periyotlarda belli sorunlarını çözdü ama ne zaman ekonomi bozulur, siyasi
istikrar bozulursa ülkede huzur da dirlik de maalesef sıkıntıya giriyor. Bu
açıdan son 10 yılda siyasi istikrarın getirmiş olduğu birtakım avantajlar ortaya
çıktı. Bu avantajlar iyi değerlendirildi ve Türkiye çok önemli mesafeler
katetti.
Bakan Ergin, Türkiyenin dermanı artarsa bu dermanın dalga dalga Anadolunun
en ücra köşelerine kadar yansıyacağını belirterek, Ülkenin dizinde ne kadar
derman olursa bunun bölgelere yayılması, insanımıza ulaşması da o denli
artacaktır. Bu süreç devam etmeli. Türkiyenin bundan sonraki süreçte
kazanımlarını yitirmemesi, bu gelişmelerin daha da artırılabilmesi için, reel
sektörün esnaf kesimini daha da büyütebilmesi için siyasi istikrarın, buna bağlı
olarak ekonomik istikrarın devamı gerekiyor dedi.
Türkiyeye komşu ülkelerde, bölgede ve Avrupada ciddi sıkıntılar
yaşandığına değinen Ergin, şöyle devam etti:
Avrupada ciddi sıkıntılar var. Yunanistanı görüyoruz. Ekonomik
istikrarsızlık siyasi istikrarsızlığı getirdi. Benzer sıkıntılar maalesef
İspanyada görülmeye başlandı. Portekiz, İtalya sıkıtılar yaşıyor. Dünya
ekonomisine yön veren, yöneten ve en büyük ekonomiye sahip olan olan, gelir
düzeyi en yüksek olarak adlandırdığımız bölgelerde bile bu kadar derin ve sarsıcı
krizler yaşanıyor. Bütün bu sıkıntılara rağmen Türkiye, küresel krizi küçük
birtakım sıkıntılarla aşmayı başaran bir ülke. Bunun için hamdediyoruz. Elbette
ki esnafımızın dertleri var ama dünyaya, bölgemize baktığımızda sahip olduğumuz
değerleri, imkanları da iyi bilmek durumundayız. Hastalık gelmeden sağlığın,
yaşlılık gelmeden gençliğin, fakirlik gelmeden zenginliğin, Allah korusun kriz
dönemi gelmeden önce de istikrar dönemlerinin kıymetini bilip aynen karınca gibi
kış erzakını, azığını hazırlayarak kışa hazırlıklı olmak gerekiyor diye
düşünüyorum.
Ergin, Türkiyenin en önemli sorunlarından birinin terör olduğuna işaret
ederek, Bu ülkenin uzunca bir süredir mücadele ettiği terör sıkıntısı var. Bu
sıkıntıyı giderebilmek için de önemli gayretler sarf ediliyor. Ülke imkanlarının
bir kısmı maalesef terörle mücadele harcanıyor. Bu terörle mücadele harcanan
kaynakların da ekonomiye reel sektöre aktarıldığı bir Türkiyeyi tutabilecek
hiçbir güç yok bu coğrafyada. Onun için bu sorunlardan kurtulup ülkemizin
dinamizmini, dünya ekonomisindeki sıralamasını daha da iyi noktalara taşıyacak
potansiyele sahip olduğumuzu da ifade etmek istiyorum diye konuştu.
-Esnaf ve sanatkarlar, değişim ve dönüşümün en ağır faturasını ödeyen
kesim-
TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken de esnafın, sanatkarın ülkede en büyük
sıkıntıyı çeken, değişim ve dönüşümün en ağır faturasını ödeyen kesim olduğunu
söyledi.
En büyük idealinin Türkiyedeki esnaf ve sanatkarın gelişmiş ülkelerdeki
seviyeye gelmesi olduğunu ifade eden Palandöken, bu konudaki meselelerin çözümünü
beklediklerini belirtti.
Dünyanın hiçbir yerinde ticaret sisteminde Türkiyedeki gibi müsamaha
gösterilmediğini kaydeden Palandöken, şöyle konuştu:
Kurallarını koruyorlar. Sistemin işlemesini sağlıyorlar. Bizde maalesef
elini kolunu sallıyor, Ahmet, Mehmet amcamın yaptığı işleri rakip geliyor ve
buralarda sadece konteynerlerle çöp bırakıyorlar. Vergisini, kazancını kendi
ülkesine götürüyor. Ya da Ankara İstanbul gibi merkezlerine çekiyorlar. Burada
sadece yerel hizmetlerini alıyorlar ama bugün ülkenin ayakta durmasını sağlayan
çok önemli bir kesim de zaman içerisinde yok oluyor. Bu düzenin kurucusu 800
yıllık geçmişe sahip Ahi kültür ve geleneği yok oluyor. Bir felsefe, yaşam biçimi
bu. İnsanların içerisinde bulunduğu yaşam örgülerinin geçtiği o caddeler,
sokaklar, mahalleler, bu insanlık değerinin yetiştiği insanlar bir anda yabancı
sermayenin karşısında attıkları ve yaptıkları işlerin ülkemizde kural koyulmadan
yapılmasının eziyetini çekiyorlar.
Palandöken, yeni çıkacak Türk Ticaret Kanununda kendilerini ilgilendiren
meselelerin mutlaka çözüme kavuşması gerektiğini söyledi.
Hatay Valisi Mehmet Celalettin Lekesiz, Antakya Belediye Başkanı Lütfü
Savaş, Mustafa Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüsnü Salih Güder, HESOB
Başkanı Kadir Teksözün de konuşma yaptığı etkinlikte Bakan Ergine ve katkıda
bulunanlara çeşitli hediyeler verildi.
Toplantının ardından HESOB tarafından restore edilen ve Bendevi
Palandöken adı verilen eski bir Antakya evi ile Antakya Kültürlerarası Diyalog
Derneğinin (AKADİM) açılışını yaptı.
Bakan Ergin, HESOB ve AKADİM tarafından restore edilen iki Antakya eviyle
ilgili olarak yetkililerden bilgi aldı.
Muhabir: İsmihan Özgüven / Abdulgafur Kılıç / Zuhal Uzundere Kocalar
Yayıncı: Hande Cankar