Malatya'da
Zirve Yayınevi'nde, biri
Alman uyruklu 3 kişinin öldürülmesiyle ilgili davada, özel yetkili cumhuriyet savcısı,
Gazeteci Adem
Yavuz Arslan'ın 'Bi
Ermeni Var' kitabındaki iddiaları araştırmaya başladı. Kitaptaki iddialar üzerine harekete geçen savcı,
Türkiye Ulusal Stratejiler ve Harekât Dairesi (
TUSHAD)'nde görevli olduğu belirtilen gizli tanığın ifadelerini istedi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazı yazan savcı, ifadelerinin tamamının gönderilmesini talep etti. İfadelerin değerlendirilmesi sonucu gizli tanığın Zirve Yayınevi Davası'nın görüldüğü 3. Ağır
Ceza Mahkemesi'nde de
tanıklık etmesinin istenebileceği belirtildi.
Gazeteci Adem Yavuz Arslan'ın geçtiğimiz ay piyasaya çıkan kitabında, Zirve Yayınevi cinayetiyle ilgili olarak savcılığa ifade veren TUSHAD'da görevli
gizli tanık, katliamı
jandarmanın organize ettiğini iddia etmişti. Kitapta,
Ergenekon sanığı Levent Ersöz'ün emriyle, 2003-2005 yılları arasında görevlendirildiği şehrin kilisesinde başpapaz olarak çalıştığı belirtilmişti. Daha sonra Malatya Jandarma
Alay Komutanı
Mehmet Ülger, Öğretim Üyesi Ruhi Abat ve
Binbaşı Haydar Yeşil'in ekibine giren tanık, iddiaya göre Ülger'e sansasyonel eylemin ne olduğunu sormuş ve "Gelen emir doğrultusunda misyonerlere gözdağı vermek için
Necati Aydın, Thilman Geske ve Uğur
Yüksel'i korkutacağız" yanıtını almıştı. Kitapta, Ülger'in
Mart 2007'de
Kayseri Jandarma Bölge Komutanlığı'na misyonerlikle ilgili brifing verdiği, bu brifinglerden 1,5 ay sonra Zirve Yayınevi cinayeti işlendiği öne sürülmüştü. O tanığın iddiasına, göre olay günü akşamı,
İnönü Üniversitesi Öğretim Üyesi Ruhi Abat'ın cinayetlerden sonra bağlantılına telefonla bilgi verirken "Biz o şerefsizlere 'vurun' dedik, onlar gidip öldürmüş" dediği iddia edilmişti.
ZİRVE DAVASI'NIN GEÇMİŞİ
Malatya'da, 18
Nisan 2007'de, Zirve Yayınevi'nde çalışan Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske ile Necati Aydın ve Uğur Yüksel bıçaklanarak öldürülmüş, zanlılardan
Salih Gürler(20),
Cuma Özdemir (20),
Hamit Çeker (19) ve Abuzer
Yıldırım (19) olay yerinde yakalanmıştı. Üçüncü katın penceresinden kaçmaya çalışırken düşerek yaralanan
Emre Günaydın,
İnönü Üniversitesi Turgut
Özal Tıp Merkezinde
tedavi edildikten sonra tutuklanmıştı. Günaydın'ın olaydan yaklaşık 2 yıl sonra cezaevinde cumhuriyet savcısına verdiği ifade doğrultusunda, olayı azmettirdiği gerekçesiyle Varol Bülent Aral ve Zirve Yayınevi çalışanı olduğu belirtilen Hüseyin Yelki de tutuklanmıştı. Yelki, 22
Mayıs 2009, Aral ise 20
Ağustos 2009'daki duruşmalarda
tahliye edilmiş, 15
Ekim 2010'daki 29'uncu celsede tanık olarak dinlenilen Erhan Özen'in ifadelerini de dikkate alan
mahkeme, Aral'ın yeniden tutuklanmasına karar vermişti.