Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Atilla Eriş, YÖK'ün adem-i merkeziyetçi bir yapıya kavuşturulması gerektiğini söyledi.
Türkiye'de tarım
öğretiminin 165. yılı kapsamında
Atatürk Üniversitesi
Kültür Merkezi Mavi Salon'da bir program düzenlendi. Törenin açılışında konuşan
Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr.
Mustafa Canbolat, dünya nüfusunun hızla arttığını ve tarımın gelecekte de önemini koruyacağını söyledi. Prof. Dr. Canbolat ayrıca fakülte olarak kuramsal ve uygulamalı bilgiye sahip mezunlar vermeyi amaç edindiklerini söyledi.
YÖK'te dahil olmak üzere merkezi yönetimin üniversitlere müdahaleci durumda olduğunu dile getiren YÖK Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Atilla Eriş ise müdahalenin üniversitelerin özerkliğinin önünde engel oluşturduğunu söyledi. YÖK'ün adem-i merkeziyetçi yapıya kavuşturulması gerektiğine dikkat çeken Eriş, şöyle konuştu: "Bugünkü mevzuata göre YÖK'e verilen yetkiden rahatsızız. 30 yıl önce bize biçilen
elbise dar gelmektedir. Atatürk,
Ankara ve
İstanbul gibi birçok üniversite artık kendisini kabul ettirmiştir. Bunlar kendi göbeklerini kesmesi lazım. Birçok konuyu kendi senatolarında bitirmelidirler. Ama maalesef YÖK olarak atamalardan ve öğrenci kontenjanlarına kadar birçok şeye müdahale ediyoruz. YÖK'ün yeni bir yapılanma ile üniversite özerkliğine saygı gösteren adem-i merkeziyetçi yapıya kavuşturulması şarttır."
Vali Sebahattin
Öztürk de ziraat fakültelerinin mevcut durumunu daha iyiye götürmeleri gerektiğinin altını çizdi. Bilimsel tarımla ilgili yapılacakların sınırı olmadığını anlatan Öztürk, "Özellikle ziraat fakültesi hocalarımızın bu konuda yapacakları çok iş var. Ziraat fakültesi, 1981 yılında burada öğrenci iken Türkiye'nin en prestijli fakültelerinden biriydi. O zaman da fakültenin uygulamada problemleri var denirdi. Demek ki hâlâ bu konuda bir
algı var. Bizim iyi çiftçilere ihtiyacımız var, ama ziraat fakültelerinin yetiştirdiği öğrencilerin bir eksiği varsa bunu tamamlamaları lazım. İyinin daha iyisi her zaman vardır." ifadelerini kullandı.
AÜ Rektörü Prof. Dr. Hikmet Koçak ise ziraat fakültesi öğretim üyelerinden tarımsal alana inmelerini ve biraz daha fazla sahada çalışmalarını istedi. Koçak, "
Atatürk Üniversitesi'nin çok eski olduğu dile getiriliyor, ama yeteri kadar halka inmediği ve tarlaya gitmediği konuşulmaktadır. Belki de yapıyoruz, ama anlatamıyoruz. Bu konuda biraz daha hassas olmalı. Öğretim üyelerinin sahaya inmelerini istiyoruz. Biz her zaman onların yanındayız." dedi.
Ziraat Mühendisleri Odası
Erzurum Şubesi Başkanı Yüksek Mühendis
Okan Demir de tarımı geri kalmış bir ülkenin gelişme gösteremeyeceğini vurgulayarak, tarımın Türkiye açısından stratejik bir öneme sahip olduğunu dile getirdi.
Kamu kurum temsilcileri, öğretim üyeleri, ziraat mühendisleri,
sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin de katıldığı program plaket töreniyle sona erdi.