Tunceli Valisi Mustafa Taşkesen, "Her şeyden önce hatırlatmamız gereken, kadın hakları derken, kastımızın 'kadının
insan hakları' olduğudur. Buradaki amacımız, insan haklarından kadınların da en az erkekler kadar yararlanmasını teminat altına almaktır." dedi.
Tunceli Valisi Mustafa Taşkesen, 8
Mart Dünya
Kadınlar Günü sebebiyle bir
mesaj yayınladı. Vali Taşkesen, bir
ülkede
yaşamanın
nimet ve külfet dağılımında adaletsizlikler, ayrımcılıklar ortaya çıkması halinde kalıcı beşeri kalkınmadan ve gerçek anlamıyla bir barış ve huzurdan söz edilemeyeceğini belirtti.
Vali Taşkesen, "Devletler,
eylem ve işlemlerinde ayrımcılığın hiçbir türünü yapmamakla sorumluluklarından kurtulamazlar; aynı zamanda ayrımcılığın hiçbir toplumsal katmanda hüküm sürmemesini sağlamakla da yükümlüdürler. Bu bağlamda, sosyal dokuyu en fazla tahrip eden ayrımcılık türlerinin başında gelen
cinsiyet ayrımcılığını önlemek, çağdaş devletlerin öncelikli görev ve sorumlulukları arasındadır." diye ifade etti.
Kadınların haklarının korunması, kadın-erkek rekabeti şeklinde anlaşılmaması gerektiğinin altını da çizen Taşkesen, günün anlam ve önemini şu şekilde değerlendirdi: "Bir toplumda, tüm kadınların onurlu bir yaşam sürme imkanına sahip olması, sadece kadınların değil toplumun tüm fertlerinin ortak amacı ve sorumluluğudur. Kadının ezilmesi, erkeğin yücelmesi sonucunu değil, toplumun yozlaşmasını beraberinde getirir. Eşit ve güçlü kadın, toplumun mutluluğunu artıracaktır. Bu bağlamda, kadın hakları konusunda yalnızca kadınlar değil erkekler de çaba göstermeli, hatta yalnızca devlet değil tüm toplumsal sektörler bu noktada inisiyatif almalıdır. Çünkü günümüz dünyasında sadec
e devletin 'pozitif ayrımcılık' uygulamalarına bel bağlamak, gerçek eşitliği sağlamaya yeterli olmamaktadır. Kadınlarımızın sorunlarını çözmeyi, Türkiyemizi daha çağdaş, daha adil, daha yaşanılır bir ülke haline getirmek yolunda, kaçınılmaz bir görev olarak kabul etmeliyiz. Tecrübelerimiz, sorunları yok saymanın, görmezden gelmenin, "kendimize özgü koşullar" şeklindeki bahanelere sığınmanın çözüm olmadığını göstermiştir." şeklinde
Taşkesen, yılların ihmalinden dolayı, kadınların korunması adına yapılması gereken çok iş olduğunu açıkladı. Taşkesen,
ekonomik ve toplumsal yaşama katılmasının, kadının eşit fırsat ve yaşam hakkı olduğunu kavrayarak kadınlar için yapılan ve yapılması gerekenleri lütuf ya da himaye değil, bir sorumluluk olarak algılaması gerektiğine dikkat çekti.Vali Taşkesen, şöyle dedi:
"Bu bağlamda insanlık tarihi boyunca süren bir onur mücadelesinin evrenselliğini simgeleyen bu gün, kadınlarımızın ekonomik ve toplumsal yaşamda hak ettikleri yeri almalarına engel olan tüm sorunları hatırlamak ve çözüm için gerekli ortak
akıl ve iradeyi güçlendirmek için bir fırsat olarak değerlendirilmelidir. Bu düşüncelerle, dünya kadınlarının onurlu eşitliğine adanan
8 Mart Dünya
Kadınlar Günü, başta yöremiz kadınları olmak üzere ülkemizin tüm kadınlarına kutlu olmasını diliyorum."