Üniversite hayali kuran gençler için yarışın ilk zorlu etabına az kaldı. Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS), 27 Mart 2011 Pazar günü yapılacak. Haftalardır hazırlanan öğrencilerin önünde, sadece 160 soruluk bir maraton var. Bu süreyi en iyi şekilde kullanıp en çok doğru cevabı verenler, üniversiteye doğru önemli bir adım atmış olacak. Gediz Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanı Orhan Keskin, heyecanla YGS'yi bekleyen adaylara uyarılarda bulundu. Keskin, 1 dakikalık kaybın bir soruya zaman ayıramamaya, bunun da binlerce kişinin gerisinde kalmaya yol açacağına işaret etti. Önce kitapçığa gözatmanın, duruma hâkim olmayı sağlayacağını ve heyecanı azaltacağını ifade eden Keskin, 10 saniyelik ön incelemenin, doğru cevap verme şansını arttıracağını belirtti. Öğrencilerin sınava, en iyi oldukları dersten başlamalarını öneren Keskin, şunları söyledi: "Bu size moral aşılayacak, kendinize güven duymanızı sağlayacaktır. Her soruda cevap kâğıdını işaretlemeyin, her sayfa sonunda işaretlemeyi tercih edin. Böylece en az 5 dakika kazanırsınız. İşaretleme için cevap boşluğunu daha kısa sürede doldurmanızı sağlayacak geniş uçlu kalem kullanın. Bu da ciddi miktarda zaman kazandırır. Hız ile isabet arasında denge kurun. Bir soruda belirli süre geçtiği halde çözüme ulaşamazsanız bırakın. Sınavı, bir yarışma oyunu olarak kabul edin. Kazanıp kazanamayacağınızı değil, soruların cevaplarını düşünün. Sınavdan önce ve o sırada asla olumsuz düşüncelere kapılmayın. Unutmayın kaygının azı yarar, çoğu zarardır. Aşırı kaygı ve sınav stresi, hafızayı bloke edebilir. 'Başarmamam için sebep yok, elimden geleni yapmalıyım.' diyerek kendinizi motive edin. Hep olumlu düşünün."