Kayseri Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur,
Türkiye'nin gerek bulunduğu coğrafya itibariyle gerekse tarihten gelen bir özelliği olarak dünya barışını sürdürmesi ve dengelerin korunması gibi bir görevi olduğunu söyledi.
Erciyes Üniversitesi'nin bu kadar hızlı büyümesinin faktörlerinden birisinin
iletişim olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Keleştemur, iletişim sayesinde artık bilgiye ulaşabilmenin çok kolay olduğunu hatırlattı. Türkiye'nin son 20 yılda çok ciddi manada gelişme ve ilerleme kaydettiğine dikkat çeken Prof. Dr. Keleştemur, bu gelişmenin
ülkeyi önemli bir konuma getirdiğini vurguladı. Dünyadaki barışın devamı bakımından, insanlığın geleceği açısından da Türkiye'nin oynaması gereken roller olduğuna değinen Prof. Dr. Keleştemur, "Bu hem Türkiye'nin bulunduğu coğrafyadan, hem de daha önce Türk milletinin tarih boyunca oynadığı rolden kaynaklanıyor. Yani bizim milletin dünyadaki barışın sürdürülmesi, dengelerin sürdürülmesi bakımından bir misyonu vardır. Sonuç olarak güçlü bir Türkiye'nin olması şart. Hem bölgesel, hem de dünyadaki dengelerin korunması bakımından bu gerekli. Güçlü bir Türkiye, güçlü bir üniversite demektir. Eğer Türkiye güçlü üniversitelere sahip değilse büyük bir devlet olması mümkün değildir. Güçlü üniversite demekte orijinal bilgi üreten, yüksek vasıflı, kaliteli insanlar yetiştiren ve ürettiği bilgiyi teknolojiye dönüştüren üniversite demektir. Türkiye bugün dünyada
ekonomik bakımdan ilk 20 ülke arasına girmiştir. Bilimsel yayın bakımından da bakarsanız bu paralel gider. 16-17. sıralara gelmiştir. Ben akademik hayatıma başladığımda 54-60. sıralardaydık. Ama kaliteli yayın bakımından, ileri teknoloji yayın bakımından incelerseniz o kadar güzel konuşamayacağım. O konuda biraz sıkıntılarımız var." dedi.
Erciyes Üniversitesini araştırma üniversitesine dönüştürme çabası içerisinde olduklarını kaydeden Keleştemur, son birkaç yıldır fiziksel alt yapısı büyük ölçüde tamamlanan üniversitede araştırma merkezleri kurmaya karar verdiklerini söyledi. Erciyes Üniversitesi'nin araştırma merkezlerimizden ilki ve en büyüğünün Deneysel Klinik
Araştırma Merkezi olduğuna değinen Keleştemur, "Erciyes Üniversitesi
bilimsel araştırma bakımından hep ilk 5 içinde yer aldı. Öğretim üyesi başına düşen yayın bakımından da hep ikinci üçüncü sırada yer almıştır. En son
Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nden sonra ikinci sıradayız. Bunlar çok kapsamlı araştırma merkezleri sayesinde olmuştur. Bunların yanı sıra
nano teknoloji merkezinin temelini atacağız. Biyo teknoloji merkezi kuracağız ve teknoloji araştırma merkezini kuracağız. Bütün bunların amacı üniversitemizin eğitim veren bir üniversite yanın da ileri araştırmaların yapıldığı ve teknolojik ürünlere dönüştürüldüğü üniversite haline getirmek." diye konuştu.