Çanakkale Valisi
Güngör Azim Tuna, tarihi 5 bin yıl öncesine dayanan Troya'nın bütün dünyanın göz bebeği olduğunu söyledi.
Vali Tuna, Troya Antik Kenti'ndeki kazı alanında incelemelerde bulundu, Kazı Başkanı Prof. Dr.
Ernst Pernicka ve Kazı Başkan Yardımcısı Doç Dr. Rüstem Aslan'dan çalışmalarla ilgili bilgi aldı.
Kazı ekibinin
Somali'de yaşanan
açlık felaketine katkıda bulunmak için başlattığı
yardım kampanyasına
destek olan Tuna, burada yaptığı açıklamada, kazı ekibinin zor şartlarda çalışırken bile dünyanın başka bir yerinde devam eden insanlık dramına sessiz kalmadığını söyledi.
Ekibin karınca kararınca kendi katkılarını sunmalarının takdire şayan olduğunu ifade eden Tuna, bu konuda millet olarak çok duyarlı olunduğunu söyledi.
Şu anda ülkenin her tarafından büyük miktarlarda yardımın toplandığını ve yerine ulaştırıldığını belirten Tuna, bunun devam edeceğini kaydetti.
Vali Tuna, Troya Antik Kenti'nde
kazı çalışmalarının devam ettiğini,
Kültür ve
Turizm Bakanlığı bütçesinden de Çanakkale bölgesine önemli katkı sağlandığını bildirdi.
Troya'nın özel bir alan olduğunu, bu nedenle finansmanının da biraz özel sağlandığını bildiren Tuna, şu anda ağırlığı Amerikalı ve
Alman olmak üzere 7 ayrı ülkeden çalışmaya katılanların bulunduğunu, 50'ye yakın bilim adamının kazılarda çalıştığını dile getirerek, şunları söyledi:
''Burada bir şeyi ortaya çıkarmak yetmiyor, kazmak çok kolay ama onu korumak çok daha önemli. Maalesef şu anda koruyacak bir altyapımız yok. Ama inşallah Troya Müzesi hızlı bir şekilde hayata geçtiği zaman, o noktada
restorasyon ve konservasyon çalışmaları da her sene ne kadar çalışılabilirse, çıkardığımız şeyleri koruyarak bir an önce gelen turistlerin ziyaretine sunacak şekle getirmeliyiz. Ama koruyamadığımız şeyi de çıkarmanın bir anlamı yok. O nedenle belki ağır, emin adamlarla gitmek daha önemli.
Troya Müzesi de inşallah bir iki sene içinde hızlı bir şekilde hayata geçerse, buradaki eserleri de bütün ziyaretçilerin istifadesine sunmayı hedefliyoruz. Troya, zaten sadece bizim değil bütün dünyanın göz bebeği.
Bilim adamlarının değişik ülkelerden bu kadar çok sayıda gelip burada çalışmalarının şeyi de bu. 5 bin yıllık bir
medeniyet burada, biz buna ev sahipliği yapıyoruz. Çok değerli çalışmalar, geçmişte yapılmış. 1930'lu yıllarda yapılan kazılar var ama daha ziyade 1988 yılında Prof. Dr. Manfred Osman Korfmann ile birlikte burası şanına yakışır bir şekilde ele alındı ve bu devam ediyor.''
-''YERİN ALTINDAN ÇIKARILAN ŞEYLERİN İYİ MUHAFAZA EDİLMESİ ÖNEMLİ''-
Troya Müzesi'nin hayata geçmesinin önemli olduğunu, ancak ondan sonra da yapılacak çok şeyin olduğunu belirten Tuna, ''Bu konu da dünya gündeminde daha çok olacak, daha çok şey tartışılacak. Troya'nın zaten bir hikayesi var. Ziyaretçi sayısında artış var, o da katlanarak artmaya devam edecek. Troya Müzesi ile bu ortaya çıkıyor'' diye konuştu.
Çalışmaların planlı şekilde devam edeceğini ifade eden Tuna, şöyle devam etti:
''Yerin altından bir şeyleri çıkarmak çok önemli değil, bunların iyi muhafaza edilmesi önemli. Sadece burada değil diğer kazı yerlerinde de yapmamız lazım. Çünkü hem güneş ve diğer etmenlerle hızlı bir şekilde bunların kaybolması tahrip olması söz konusu. O zaman yazık etmiş oluruz. Binlerce yıl toprağın altında hiç bozulmadan gelen eserleri, kısa süre içinden elimizden yitirme durumuyla karşı karşıya kalırız. O yüzden bilim adamlarımızın dediğine itibar edeceğiz, onlar bize ne şekilde kılavuzluk ediyorsa onların dediğini yapacağız. Ama Troya Müzesi'ni en kısa sürede yapacağız inşallah.''
Troya Kazı Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Rüstem Aslan da Somali için başlattıkları yardım kampanyasına verdiği destekten dolayı Vali Tuna'ya teşekkür etti.
Aslan, ''Arkeolog olarak bir yerleşimin 2 bin 3 bin yıllık döneminde pek çok felaketlerin yaşandığını biliyoruz. Sanki felaketlerin olduğu tabakaları kazdığımızda daha iyi buluntular verir ama bu koşullarda yani gözümüzün önünde yaşanan soruna kendi çabamızda bir katkıda bulanalım dedik'' diye konuştu.
(SAM-CC-SA)23.08.2011 18:47:12