Iğdır'da vatani görevini yaparken
intihar ettiği açıklanan Diyarbakırlı Uğur Pamuk'un ailesi çocuklarının öldürüldüğünden şüpheleniyor. Baba Reşat Pamuk, oğlunun ölmeden önce kendisi ve yakınlarıyla yaptığı
telefon ve internet kayıtlarının çıkarılması için savcılığa müracaatta bulunduğunu belirterek, evladının bir
baskı altında olduğunun görüşmelerden de anlaşılacağını savundu.
Acı haberi almadan iki önce oğlunun amcasıyla konuştuğunu ve öldürülebileceğini, annesine de komutanlardan sürekli baskı gördüğünü defalarca söylediğini anlatan Pamuk, "Oğlum çok neşeli biriydi ve askerliğini bir an önce bitirip gelmek istiyordu. Çünkü gelir gelmez çalışmaya başlayacaktı. Sürekli görüşüyorduk. Öyle bunalıma girmiş bir halini sezmedik." diye konuştu.
Türkiye-
Ermenistan sınır karakolunda askerlik yapan 22 yaşındaki er Uğur Pamuk'un askerliğini bitirmesine 40 gün kala
ölüm haberi geldi. Uğur'un
babası Mehmet Reşat Pamuk, oğlunun ölümünden 6 saat sonra kendilerine haber verildiğini belirterek, "Diyarbakır'dan yola çıktım. Iğdır'a 60 km kala alay komutanını, savcıyı arayıp yalvardım. 'Çocuğumu kaldırmayın ben gelip orda, olay yerinde göreyim' diye. 'Tamam, biz seni bekleyeceğiz' dediler. Ama biz oraya gittiğimizde çocuğumu kaldırmışlar. İntihar ettiği yeri bana gösterdiler. Nöbet kulübesinin içine girdik, orada ne herhangi bir kan izi var, ne bir kurşun izi var. Dört tarafı camla kapalı olan kulübede cam parçası yoktu." diye konuştu.
İntihar iddiasını gerçekçi bulmadığını anlatan baba Pamuk, olay ile ilgili kafalarında birçok soru işareti olduğunu dile getirdi. Oğlunun cesedinin kendisine gösterilmediğini belirten Pamuk, G3 gibi güçlü bir silahın patladığı
küçük bir kulübede hiçbir izin olmaması ya da camların kırılmamış olmasının dikkat
çekici olduğunu söyledi.
Oğlunun görev yaptığı birlikteki komutanların hakaretlerine de maruz kaldığını iddia eden Pamuk, oradaki erlere oğlunu sormak istediğini, hiçbir erin komutanların korkusundan konuşmadığını ileri sürdü. Pamuk, "Ben karakolda oğlumu bana anlatacak biri var mı deyince hiçbir asker
cevap vermedi. Ben bağırdım 'Oğlum sizin arkadaşınız değil miydi' diye. Erler konuşamıyordu. Çünkü bütün komutanlar gelmiş, onların yanında bekliyorlardı." dedi.
Oğlunun ölmeden önce kendisi ve yakınlarıyla yaptığı telefon ve internet kayıtlarının çıkarılması için savcılığa müracaatta bulunduğunu anlatan baba Pamuk, evladının bir baskı altında olduğunun görüşmelerden de anlaşılacağını dile getirdi.
ACILI ANNE: OĞLUMA BİRAZ DAHA SABRET DEDİM
Oğlunun mezarı başında
gözyaşı döken anne Sunahat Pamuk ise oğluyla acı haberi almadan bir gün önce görüştüğünü ve komutanlardan baskı gördüğünü kendisine anlattığını söyledi. Pamuk, oğluna biraz daha sabretmesini söylediğini belirterek, "Oğlum zaman zaman anlatıyordu komutanlardan baskı görüyorum, keşke gitmeseydim diye. Bir işe başlayacaktı, askerlik engeli olduğu için başlamadı.
Askerliği bitirmek için gitti, ama bir daha gelmedi." ifadelerini kullandı.