Türkiye ekonomisine, yolsuzluk suçları kadar büyük oranda zarar veren tefecilik suçu boyut değiştirdi. Kredi kartı ile pos tefeciliği yaygınlaşmaya başladı. Pos tefeciliği yapan kişilerin, ticari faaliyet adı altında kamufle olabilmeleri ve illegal faaliyetlerini legal gösterebilmelerindeki kolaylık, bu suçun artışında etkili oluyor. Son iki yıl içerisinde tefecilere yönelik toplam bin 165 operasyonda 3 bin 37 şüpheli şahıs yakalandı. Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Daire Başkanlığı'nın 2010 yılı raporunda, tefeciliğe ilişkin dikkat çekici bilgiler yer alıyor. Son dönemlerde bankalara borcunu ödeyemeyerek kara listeye girmiş olan insanlar, tefecilere giderek yüksek faizlerle borç para aldıkları, ancak sonucunda sahip oldukları tüm mal varlıklarını kaybettikleri ve tefecilik mağduru çok sayıda şahsın ise intihar girişiminde bulundukları ortaya çıktı. Her geçen gün tefecilik yaparak kolay yoldan para kazanacağını düşünen kişiler ile tefecilerin ağına düşen vatandaşların sayısının artması, vergisiz olarak kolay para kazanma hırsını artırdı. Bu durum ise işlerini kanunlara uygun olarak yapan kişileri olumsuz etkiliyor. Tefeciler, yöntem olarak 'Bankalara kredi borcu olan veya nakit paraya ihtiyacı olan şahıslara ürün satılmış gibi gösterilerek faiz karşılığında nakit para verme, senet kırdırma yani vadesi gelmemiş bir bononun veya çekin vadesinden önce satılması ya da satın alınması, kredi kartı ile pos tefeciliği' kullanıyor. Emniyet'ten verilen bilgiye göre kredi kartı ile pos tefeciliği şöyle yapılıyor: "Kredi kartı borcunu ödeyemeyen şahıs, bankaya olan borçlarına karşılık aylık ortalama yüzde 5, yıllık ise yüzde 60 oranında faiz uygulanacağını; yani kredi kartına olan 10 bin TL borcunun, bir yılda 16 bin TL olacağını düşünüyor. Kişi bu noktada içinde bulunduğu zor durumdan kurtulmak amacıyla kredi kartı ile pos tefeciliği yapan şahıslara yöneliyor. Bu yöntemde, tefecilik yapan şahsın iş yerinde bulunan POS cihazından, gerçekte alışveriş yapmadığı halde taksitli alışveriş yapılmış gibi kredi kartı ile çekim yapılıyor. Çekilen miktarın genelde yüzde 10-15'ini tefeci komisyon olarak alıyor. Kalan nakit parayı alan şahıs ise kredi kartı borcunu bu para ile ödüyor. Bu doğrultuda yapılan çalışmalarda ilk bakışta oldukça cazip olarak algılanan söz konusu yöntem ile tefecilerin eline düşen şahısların, zamanla kredi kartlarının kullanımını tamamen tefecilik yapan şahıslara bıraktığı ve mağduriyetlerinin katlanarak arttığı belirlendi." TEFECİLİKTE ANKARA BİRİNCİ Tefecilik suçları ile ilgili olarak; 2008 yılında 248 olayda 548 şüpheli, 2009 yılında 578 olayda bin 371 şüpheli, 2010 yılında ise 587 olayda bin 466 şüpheli hakkında yasal işlem yapıldı. Son üç yılda, tefecilik olay ve şüpheli sayılarında artış oldu. Özellikle, 2009-2010 yılındaki olay-şahıs sayısı birbirine yakın iken, 2010 yılında küçük çaplı bir artış gözlendi. Yapılan kontrolsüz harcamalar, kredi kartı borçları, fiyatlardaki dalgalanmalar, acil para ihtiyaçları ve kredi teminindeki zorluklar ise kişilerin tefecilere yönelmesine yol açıyor. Tefecilik olaylarında Ankara birinci sırada yer alırken; Antalya, İstanbul, Mersin, İzmir, Kahramanmaraş, Hatay, Samsun, Tekirdağ ve Konya izliyor.