TBMM Başkanı
Cemil Çiçek, ''Kıbrıs'ta olup bitenler biraz da Rum kesiminin şımartılmasından kaynaklanıyor. Rum kesiminin yapacağı iş, ortalığı karıştırmak, provokatif bir kısım eylemlere girişmek, fırsatçılık yapmak değil, senelerdir sürdürülen barış müzakeresini minderden kaçmadan, iç
politika malzemesi yapmadan sonlandırmasıdır'' dedi.
Çiçek,
TBMM Başkanı seçildikten sonra kendisine yapılan ziyaretleri iade çerçevesinde Demokrat Parti'yi (DP) ziyaret etti. DP Genel Başkanı
Namık Kemal Zeybek, Çiçek'i
genel merkez binasının girişinde karşıladı ve daha sonra TBMM Başkanı ile makamına geçti.
Zeybek, burada yaptığı kısa konuşmaya, ''Değerli
Meclis Başkanımız, kadim dostumuz ve yaptığı görevler itibarıyla her zaman takdir toplamış olan değerli devlet adamı Cemil Çiçek'e, ziyaretinden ötürü teşekkürlerimizi sunuyoruz ve hoşgeldiniz diyoruz'' diye başladı.
Çiçek ile ilgili duygularını hiç gizlemediklerini ifade eden Zeybek, '' Özellikle Ana
yasa'da değişiklik ya da yeni bir anayasa söyleminin olduğu bu dönemde kendisinin
Meclis Başkanı olmasını bir güvence olarak gördüğümüzü ifade etmek istiyoruz'' dedi. Zeybek, Çiçek'in Meclis'i yöneten kişi olması itibarıyla yararlı hizmetler yapacağını bildiklerini de söyledi.
Zeybek, Çiçek'i ziyaretlerinde ''şehitler ölmez'' sözünün yasa hükmü haline gelmesini istediklerini ve Çiçek'in de bunu olumlu karşıladığını anımsatarak, bu konuda hazırladıkları yasa
teklif taslağını TBMM Başkanı'na sundu.
TBMM Başkanı Çiçek de Zeybek'e kendisi hakkındaki sözlerinden dolayı teşekkür etti.
TBMM Başkanı seçildikten sonra Zeybek ve beraberindeki heyetin kendisini ziyaret ederek, başarı dileklerini ifade ettiklerini anımsatan Çiçek, kendisinin de iade-i ziyarette bulunduğunu kaydetti.
TBMM'nin 1
Ekim'de yeni yasama yılına başlayacağını belirten Çiçek,
Türkiye'de ve bölgede yaşanan olaylara bakıldığında Meclis'in bu dönem daha da yoğun
mesai ortaya koyacağını belirtti. Türkiye'nin her sorununun konuşulacağı ve çözüleceği yerin TBMM olduğunun altını çizen Çiçek, ''Bunun dışında bazı şeyleri yasalar çerçevesinde toplantı konusu yapabiliriz, bir kısım düşüncelerimizi dile getirebiliriz ama bunların yasa haline gelmesi, bu politikaların konuşulması, bir sonuca vardırılabilmesi açısından en meşru zemin tüm demokrasilerde parlamentolardır'' diye konuştu.
Çiçek, Türkiye'nin birçok sorunu olduğunu, bu sorunlardan bazılarının ''can ve yürek yakıcı'' olduğunu dile getirerek, bazı sorunların da Türkiye Cumhuriyeti devletinin sorunları olduğunu ve hükümetlerin, parlamentoların bu sorunların çözümü için geçmişte de büyük çaba sarfettiğini söyledi. Çiçek, bu çabaların bu dönem de devam edeceğine ilişkin ümidini dile getirdi.
Gündemde anayasa konusunun olduğunu belirten Çiçek, siyasi partilerin
seçim öncesinde ve daha önce yeni bir anayasa yapılmasına yönelik taahhüt ve temennide bulunduğunu anımsattı. Meclis'in açılmasıyla beraber partiler arasında bu konudaki sürecin başlayacağını ifade eden Çiçek, Meclis Başkanlığı olarak kendi hazırlıklarını yaptıklarını, kısa süre önce
Anayasa hukuku profesörleriyle yararlı toplantı gerçekleştirdiklerini anlattı. Çiçek, toplantının içeriğini partilerle paylaşacaklarını kaydetti.
TBMM Başkanlığı olarak partilerin sürece daha aktif katkı vermeleri için dünyadaki anayasa çalışmalarına ilişkin içerik ve yöntem açısından sunum yapacaklarını da belirten Cemil Çiçek, Meclis içindeki ve dışındaki partilerin anayasa çalışmalarına katkı vereceklerine inandığını söyledi.
-SORULAR-
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Çiçek, dış politikada özellikle Akdeniz'de Rum yönetimiyle hareketli bir dönem yaşanırken
terör eylemlerinin meydana geldiğinin belirtilerek, bunlar arasında bağlantı olduğunu düşünüp düşünmediğinin sorulması üzerine, şöyle konuştu:
''Hem içerideki olayları hem dışımızda gelişen olayları, konusu ne olursa olsun evvela
soğuk kanlı değerlendirmek lazım. Hemen bir söyleme, gelişmeye bakarak bütüncül bir hükme varmak bence çok doğru olmaz.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, olup bitenleri baştan beri takip eder, kendi hukukunu korumak için de elinden gelen çabayı geçmişte gösterdi, bugün de gösterir. Bilgi çağında maalesef yaşadığımız başka bir gerçek var, o da bilgi kirliliğidir. Ne doğru, ne yanlış, ne ne kadar doğru bunları iyice ayıklamadan ayaküstü demeç konusu yapmak, genel hüküm ortaya koymak bence doğru olmaz.
Ancak şu kadarını biliyoruz, bugün Kıbrıs'ta olup bitenler biraz da Rum kesiminin şımartılmasından kaynaklanıyor. Maalesef kendi iç sorunlarını, sınır sorunlarını halletmeden Rum kesimi AB'ye alınmıştır. AB'yi de arkasına alarak, onların politikalarını da ipotek altına alarak, Rum kesimi biraz iç politikasından da kaynaklanan sebeplerle şımarıklık içerisindedir. Herkesin uluslararası hukuka saygı göstermesi lazım. Rum kesiminin yapacağı iş ortalığı karıştırmak, provokatif bir kısım eylemlere girişmek değil, fırsatçılık yapmak değil, senelerdir sürdürülen barış müzakeresini, minderden kaçmadan, iç politika malzemesi yapmadan sonlandırmasıdır. Bence şu safhada en doğru olanı budur. Gerekli olanı zaten siyasi partilerimiz, hükümet değerlendiriyor.''
Çiçek, anayasa çalışmaları kapsamında oluşturulacak uzlaşma
komisyonu konusunda sorun olup olmadığı sorusunu yanıtlarken, uzlaşma komisyonu konusunda geçmişten gelen bir gelenek olduğunu söyledi. TBMM'nin özellikle
genel kurul ve yasama faaliyetlerini sürdürürken anayasa,
içtüzük ve parlamento geleneklerini dikkate alarak toplantı yaptığını, komisyonları oluşturduğunu anlatan Çiçek, geçmişte de müteaddit defalar uzlaşma komisyonu kurulduğunu kaydetti.
Yeni anayasanın uzlaşma komisyonu marifetiyle yapılması için partiler arasında
ittifak olduğuna değinerek, ''Biz de bu geleneği dikkate alarak, bir komisyon kuracağız. Bu işleri adım adım takip etmemiz lazım. En son yapacağımız işi en baştan söyleyip yaparak, süreci tıkamayalım. 1 Ekim dedik, 1 Ekim'i bekleyip hep beraber görelim'' dedi.
TBMM Başkanı Çiçek, Ekim ayında yayınlanacak olan, ancak bazı bölümleri basına sızan AB ilerleme
raporuyla ilgili değerlendirmesini, rapor yayınlandıktan sonra yapabileceğini ifade etti.
Piri Reis gemisinin donanmayla birlikte bugün Akdeniz'e açıldığının anımsatılması üzerine de Çiçek, ''
Başarılar diliyoruz. İnşallah hayırlı olur'' dedi.
Çiçek, bir gazetecinin, ''Demokrat Parti'nin yanındaki Anavatan binasında
yıkım var maddi imkansızlıklardan dolayı. Eski bir parti üyesi olarak neler hissettiniz'' sorusunu, ''Ben bu
çatı altında çok şey hissederim. Çünkü yakın tarihimizin önemli gelişmelerini, önemli kararlarını bu binadan takip ettik. Bu bina içinde, bu çatı altında zaman zaman çok sevindiğimiz, çok üzüldüğümüz durumlar oldu. Ne yapalım, hayat devam ediyor'' diye cevapladı.
(HKN-EC)23.09.2011 15:19:08