Şengül Oymak - Fatih Belediyesinin desteğiyle hazırlanan
İstanbul'un Kitabı Fatih adlı kitapta,
Tarihi Yarımada'da bulunan bazı semtlerin tarihi, fotoğraflar eşliğinde anlatılıyor.
Aynı zamanda İstanbul Müzik Müzesi Müdürü olan Süleyman Faruk Göncüoğlu tarafından hazırlanan, ''İstanbul'un Kitabı Fatih'' adlı eserin birinci cildinde, Horhor, Saraçhane, Atikali gibi pek çok semtin tarihçeleri ilk defa kaleme alındı.
Kitapta, bu zamana kadar bilinmeyen veya unutulmuş pek çok tarihi eserin kayıtları ortaya çıkarıldığı gibi onlara ait pek çok
belge ve tarihi fotoğraflara da ilk defa yer verildi.
Vatan Caddesi'nin neden açılmış olduğundan, tarihi Mese Yolu güzergahı üzerinde yer alan
Osmanlı semtlerinin ilk kuruluş hikayelerine kadar, şehrin hafızasının kaleme alındığı birinci cilt, bir şehir çalışması olarak kitapseverlere sunuldu.
İstanbul'un
medeniyet serüveninin özetinin aktarılmaya çalışıldığı kitapta, semt semt Fatih ilçesinin tarihi verilmeye çalışıldı.
-''FOTOĞRAFLAR BELGE NİTELİĞİNDE''-
Yazar Süleyman Faruk Göncüoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İstanbul'un, bir medeniyetin şehri olarak geliştiğini, bu şehrin devamlı bir değişim ve
gelişim yaşadığını belirterek, ''İşte bu şehrin ortası, bugünkü Fatih ilçesi, Roma ve
Bizans'ın maddi kültür mirası Osmanlı'dan hiçbir zaman ayrı düşünülmemiştir. Osmanlı İstanbul'u, Bizans'ın mirasçısı olduğu gibi, Fatih ilçesi bu mirasın bugünkü sahibidir'' diye konuştu.
Kitabın, İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü kayıtlarından yola çıkılarak hazırlandığını ifade eden Göncüoğlu, şunları söyledi:
''Buna bir örnek olarak, Vatan Caddesi boyunca yer alan
bölge, İstanbul'un fethinden bu yana 'Yenibahçe' olarak biliniyor ve bütün tarihi kayıtlarda bu şekilde ifade ediliyor. Bugün Vatan Caddesi'nin geçtiği bu alan, tekrar bu isimle tanımlandı. Tarihi semtin içerisinde yer alan tarihi eserler bu şekilde incelendi. Ancak bütün yönleri ve eksiksiz bir Fatih ilçesi monografyası hazırlamaya çalışmak iddiası, yani her şeye değinmek, İstanbul gibi tarihi bir şehir için çok iddialı olacak ve bu mümkün değildir. Mutlaka eksik çıkar. Yazılı 2700 seneyi aşkın bir tarih üzerine kurulu bu şehrin tarihini yazmak kolay değil. Kendi arşivimden de kullandığım fotoğraflar belge niteliğinde.''
Semt tarihi üzerinde çalışmanın yorucu, zorlayıcı ve bir o kadar zevkli olduğunu aktaran Göncüoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
''Osmanlı arşivlerinden, Bizans kroniklerine, hatıralardan,
karakol tutanaklarına, haritalardan, 1850 yılından itibaren fotoğraf belgelerinden tüm
gazete arşivlerine değin çok geniş bir yelpaze içinde çalıştık. Bu, bizlere inanılmaz bir bilgi birikimi sağladı. Fatih ilçesinin semtlerini hazırlarken ve sınırlarını çizerken, tarihi kimlikler dışına asla çıkılmadı. Unutulmuş, ortadan kaldırılmış ve bugün isimlerinden başka bir özellikleri kalmamış semtler üzerinde çalışırken mahalle sınırları, tarihi kimlik, tarihi geçmiş ve tarihi topoğrafyası dikkate alınarak düzenlendi. İstanbul Şehri
Kültür Tarihi Araştırmaları Merkezi bünyesinde hazırladığımız bu eserde, merkezin sahip olduğu arşivleri de değerlendirme imkanı bulduk.''
(ŞNG-DÜR-SK)05.07.2011 10:56:30