Mehmet Öztaş - Gaziantep'in tarihi mekanları arasında önemli bir yere sahip olan, ayrıca Fransızların işgali sırasında Gaziantep'in savunmasında önemli bir merkezi konumunda bulunan Çınarlı Cami restore edilecek. Gaziantep Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından restore edilecek Çınarlı Cami'nin, restorasyon ihalesi 26 Ağustos 2011 tarihinde imzalandı. İhaleyi alan Kuzova Mühendislik Taahhüt İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ve Şükrü Şeref ortak girişimi, 5 Eylül 2011 tarihinde yapılacak yer teslimi ile birlikte çalışmalara başlayacak. İhaleyi alan yetkili firma, 247 milyon 523 bin TL'lik bir harcama ve 400 günlük çalışma ile restorasyon işlemlerini 9 Ekim 2012 tarihinde tamamlayacak. Gaziantep Vakıflar Bölge Müdürü İsa Güven, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tarihi ve kültürel mekanların restorasyonuna büyük önem verdiklerini, son 5 yılda 22 caminin restorasyonunun tamamlandığını, amaçlarının il genelindeki tüm tarihi camilerinin restorasyonunu tamamlamak olduğunu söyledi. Güven, halen Gaziantep'te bulunan Ahmet Çelebi Cami ve Kilis'te bulunan Akcurun Cami'nin restorasyon çalışmalarının devam ettiğini dile getirerek, restorasyonu tamamlanan camilere ilişkin olarak şu bilgileri verdi: ''2006 yılından günümüze kadar olan süreçte Gaziantep`te bulunan Ağa Cami, İhsanbey Cami, Şıh Fetullah Cami, Kozluca Cami, Kozanlı Cami, Hacı Veli Cami, Boyacı Cami, Karagöz Cami, Tahtani Cami, Nuri Mehmet Paşa Cami, Ömeriye Cami, Şirvani Cami, Ali Nacar Cami, Çaybaşı Köyü Cami, Nizip Çarşı Cami ve Uluyatır köyü Cami'nin restorasyonu tamamlandı. Bu camilerin yanı sıra Kilis'te bulunan Çalık Cami, Tabakhane Cami, Cüneyne Cami, Karakadı Cami, Muallak Cami ile Şurahbil Türbesi ve Cami'nin restorasyonu tamamlanarak ibadete açıldı. Büyük çoğunluğu Osmanlı dönemine ait bu kutsal mekanlar halen ibadete açık ve yapılan restorasyon çalışmalarında tarihi dokularına zarar verilmedi, mimari özellikleri korundu. Gaziantep'in tarihi ve kültürel mekanları arasında çok önemli bir yere sahip olan Çınarlı Camisinin de restorasyon ihalesi yapıldı. Bu tarihi mekan da 400 günlük bir çalışma ile mimari özellikleri korunarak, ayrıca bitişiğinde bulunan Gaziantep Şehitliği'nin de çevre düzenlemesi yapılarak, güzel bir görünüme kavuşturulacak. Bu arada, 2011 yılında 5'i Kilis'te olmak üzere 12 caminin daha restorasyon projeleri hazırlandı ve bunların restorasyonunun da 2012 yılında tamamlanması hedefleniyor.'' -''TARİHİ CAMİLERİN YOK OLMASINA İZİM VERMİYORUZ''- Kutsal mekanlar olan camilerin yok olmasına izin vermediklerini, bu konuda son yıllarda çok hızlı bir çalışma içerisinde olduklarını ifade eden Güven, şöyle konuştu: ''Vakıf eserler arasında yer alan camilerin restorasyonuna büyük önem veriyoruz. Daha çok Osmanlı dönemine ait olan ve ortalama 400-500 yıllık olan bu camilerin yok olmaktan kurtarılması bizim için çok önemli. Aslına uygun olarak restore edilen tarihi mekanlar, hem yok olmaktan kurtarılmış oluyor, hem de tarihi kent dokusu ortaya çıkartılarak, kentin tarihi ve kültür turizmi açısından gelişmesine katkı sağlanmış oluyor. Bu eserleri restore ederek, yok olmaktan kurtarmak, bir kültür hizmeti olduğu kadar aynı zamanda gelir de elde ederek ekonomiye katkı sağlıyoruz. Elde edilen bu gelirleri de yine tarihi mekanların restorasyonu için harcıyoruz. Amacımız tüm vakıf eserleri belirli bir program dahilinde restore ederek genç kuşaklara kazandırabilmek. Tarihi eserlerin restorasyonu konusunda özel sektöre de büyük görev düşüyor.'' -FRANSIZ İŞGALİ SIRASINDA BAHÇESİNDEKİ ÇINARLAR YAKILMIŞ- Gaziantep kent merkezinde Şehitler Abidesi'ne de yakın bir bölgede bulunan tarihi Çınarlı Cami'nin 16. yüzyılda yapıldığı bilinmesine karşın, kimin tarafından yapıldığı bilinmiyor. Osmanlı mimarisinin önemli örnekleri arasında yer alan caminin olduğu yerde, Fransız işgali sırasında Kurtuluş Savaşı'nın en çetin mücadelelerinin verildiği biliniyor. Gaziantep Savunması'nda da çok önemli bir yere sahip olan caminin avlusunda eskiden 5 büyük çınar ağacının bulunduğu ve ismini de buradan aldığı söyleniyor. Caminin avlusunda bulunan çınar ağaçlarının Fransız işgali sırasında yakıldığı biliniyor. Cami dikdörtgen planlı olup, dört ayak üzerinde beş bölümden oluşuyor. Minare, caminin giriş cephesine bitişik olarak yapılmış ve minarenin tek şerefesi bulunuyor. Günümüze kadar özelliğini koruyan ve ayakta kalmayı başaran cami, Osmanlı mimarisinin en güzel örnekleri arasında yer alıyor. (ŞMÖ-MRT-OSM)02.09.2011 13:11:38