Erciyes Üniversitesi Seyrani
Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Ünlükara, Sultan Sazlığı Kuş Cenneti'ne akan derelerin ve yer altı sularının, tarımsal sulamada kullanılması sonucu göl alanının giderek küçüldüğünü ve
doğal yaşamın tehlikeye girdiğini belirtti.
Ünlükara, yaptığı açıklamada, Develi Ovası'ndaki Sultan Sazlığı Kuş Cenneti'nin dünyanın önde gelen doğal hayat alanlarından birisi olduğunu belirtti.
Sultan Sazlığı'nın, kuşların göç yolu üzerinde bulunduğunu ve çok sayıda kuşun bu bölgede kuluçkaya yattığını ifade eden Ünlükara, ''Tatlı ve tuzlu ekosistemler, geniş sazlık ve
bataklık alanlar, bu alanları çevreleyen çayır, mera ve step alanları gibi değişik karakterdeki habitatlardan oluşan Sultan Sazlığı, zengin
besin varlığıyla başta su kuşları olmak üzere barındırdığı yaban hayatı yönünden, sadece ülkemizin değil
Avrupa ve Ortadoğu'nun da en önemli sulak alanlarından birisidir'' dedi.
Sultan Sazlığı'na akan derelerin ve yer altı sularının kullanılması sonucu göl alanının giderek küçüldüğünü ve kuş cennetindeki doğal yaşamın tehlikeye girdiğini öne süren Ünlükara, şöyle devam etti:
''Bu tehlikenin önlenmesi için hem kuş cennetinin kurtarılması, hem de 57 bin 666 hektar arazinin sulanması amacıyla
Seyhan havzasından, Kızılırmak havzasında kapalı havza niteliğindeki ovaya, Zamantı nehrinin suyu aktarılacak. Su aktarımı amacıyla inşa edilen Zamantı Regülatörü ve Derivasyon Tüneli tamamlandı. Su dağıtım şebekeleri inşa edilerek tüm ova sulamaya açılacak.
Yarı kurak iklim bölgesi içerisinde yer alan Develi Ovası'nda sulamanın başlamasıyla tuzluluk ve taban suyu problemlerinin ortaya çıkması muhtemeldir. Özellikle Develi Ovası'nın kapalı havza niteliğinde olması nedeniyle sulamanın daha dikkatli yönetilmemesi durumunda tuzluluk ve drenaj problemleri daha şiddetli bir şekilde ortaya çıkabilecektir. Sulama uygulamaları esnasında ve su naklinde meydana gelen kaçakların Sultan Sazlığı'nda su seviyesini yükseltmesi, sazlığın su kalitesini değiştirmesi gibi sorunlarla karşı karşıya kalınabilecektir. Bu nedenle ova henüz sulamaya açılmadan önce
toprakların özellikle tuzluluk açısından özelliklerinin belirlenmesi son derece önemlidir.''
-TOPRAK TUZLULUĞUNUN BELİRLENMESİ ÇALIŞMASI-
Bu tur sorunların önüne geçebilmek için ''Develi Ovası Toprak Tuzluluğunun Belirlenmesi ve Coğrafi Bilgi Sistemleri Kullanılarak Haritalanması'' konulu çalışma başlattıklarını belirten Ünlükara, çalışma tamamlandığında, ilerde meydana gelecek sorunların nedenleri ve çözümlerinin üretilmesi için veriler elde edileceğini, bu verilerin havzalar arası su naklinin meydana getireceği değişikliklerin belirlenmesi açısından da önemli bir referans oluşturacağını kaydetti.
Türkiye'nin sulamaya açılan tarım alanlarında tuzlulaşma ve sodyumlulaşmanın ciddi bir sorun haline geldiğine de dikkati çeken Ünlükara, ''Ülkedeki tarım topraklarının yaklaşık 1,5 milyon hektarında tuzluluk ve sodyumluluk, 2,7 milyon hektarında ise ıslaklık sorunu olmak üzere toplam 4,2 milyon hektar tarım alanında tuzluluk ve drenaj sorunu mevcuttur. Bu yüzden sulanan alanlarda toprak tuzluluğunun sebeplerinin belirlenmesi ve değerlendirilmesine ihtiyaç vardır'' değerlendirmesinde bulundu.
(NÖ-ORC-TEV-EAY)18.07.2011 15:42:58