Sivas'ta farklı hastalıklara iyi geldiği bilinen 11 ayrı
kaplıca bulunmasına rağmen buralardan sadece 3'ünde tesis bulunması bu kaynakların yeterince değerlendirilemediğinin göstergesi.
Günümüzde sürdürülebilir kalkınmada enerji ve enerji kaynaklarının çeşitliliği önem arz ediyor. Özellikle petrol ve gaz yataklarının tükenir olması önümüzdeki süreçte
yenilenebilir enerji kaynaklarından biri olan
jeotermal kaynakların kullanımının önemini artırdı. Binlerce yıldır tarım ve sağlık gibi alanlarda kullanılan jeotermal kaynaklar günümüzde ise sağlık başta olmak üzere ısıtma,
elektrik üretimi ve sanayide de kullanılıyor. Ancak jeotermal kaynak bakımından zengin bir il olan Sivas'ta mevcut kaynaklar yeterince değerlendirilemiyor. İl genelinde Sıcak Çermik, Soğuk Çermik, Uyuz Çermik, Balıklı Kaplıca, Kaklım Kaplıcası,
Ortaköy Kaplıcası, Akçaağıl Kaplıcası, Ilıca Kaplıcası, Gündoğan Kaplıcası, Hamzaşeyh ve İkideğirmen Kaplıcası olmak üzere toplam 11 ayrı yerde sıcak ve
soğuk su kaynağı bulunuyor. Bu kaplıcalardan 8 tanesinde insanların konaklayabileceği tesis bulunmazken, sadece 3'ünde bulunması mevcut kaynakların değerlendirilemediğinin en büyük göstergesi adeta. Tesis bulunan Sıcak Çermik, Soğuk Çermik ve Kangal Balıklı Kaplıca'da da mevcut tesisler yeterli değil. Buraların sağlık turizmine tam olarak
cevap veremediği insanların ortak eleştirisi. Kaynakları itibariyle
Afyon ve Denizli ile yarışan Sivas'ta mevcut jeotermal kaynaklara yeterince yatırım yapılmadığı görülüyor. Romatizmal ve kadın hastalıklarına iyi geldiği bilinen Sıcak Çermik'te yaşanan imar problemi nedeniyle buraya bugüne kadar büyük bir yatırım yapılamadı. Belediyeler arası sağlanan anlaşmanın ardından oluşturulan birlik ise mevcut kaynak suyunun tahsisi konusunda yatırımcılara güvence veriyor.
Ancak yine de bölgeye bir
otel yapılması beklentisi hala karşılanmış değil. Özellikle turizm yatırımlarının devlet tarafından yapıldığı dönemlerin geride kaldığını savunan
kent yöneticileri, özel teşebbüsün Sivas'a gelerek kaplıcalara yatırım yapmasını bekliyor.