Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eski Başdanışmanı,
AK Parti Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan, ''
12 Haziran seçimlerinden sonra partiler yeni sayfa açarken, yeni anayasa gibi ülkenin kronik sorunlarının çözümü için tarihi bir fırsat yakalanmışken, birileri yeniden
terör üzerinden toplumun sinir uçlarına dokunmakta,
demokratikleşme süreçlerini sabote etmeye çalışmaktadır. Terör vahşetine karşı tüm
siyasi partiler net ve sorumlu bir tutum takınmalı, demokrasiden, hukuktan, yaşama hakkından, çözümden yana mesajlar vermelidir''
Akdoğan, AA muhabirinin, Diyarbakır'da 13 askerin şehit edilmesiyle ilgili sorularını yanıtladı. Şehitlere Allah'tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı, yaralı askerlere de acil şifalar dileyen Akdoğan, yaşama hakkına kastedenlerin, hiçbir hak ve
özgürlük iddiasında bulunamayacaklarını vurguladı. Akdoğan, şunları kaydetti:
''Terör eylemleri, doğrudan yaşama hakkını ortadan kaldırmakta, topyekun insaniyete meydan okumaktadır. Terör örgütleri hak ve özgürlük mücadelesi verdiklerini iddia ederler ama hak ve özgürlüklerin temeli olan yaşama hakkını ortadan kaldırmayı hedeflerler.
Cana kastetmek, insanlığa ve insanlık onuruna kastetmek demektir. Yaşamına kastedilen kişinin mesleği, üniforması veya görevi, cinayetin mahiyetini değiştirmemekte, yapılan gaddarlığı ortadan kaldırmamaktadır.
Yaşama hakkı, tüm hakların temelidir. Bir insanın yaşamını sonlandıranlar, öncelikle kendi insaniyetlerini yitirmiş olurlar. Terör örgütü, yıllardır cana kastetmekte, kan akıtmakta, adam kaçırmakta, tehdit ve meydan okumada bulunmaktadır ama hiçbir netice alamamakta, hedeflerine ulaşamamaktadır. Terör saldırıları, demokrasiyi zehirlemekte, barış ve huzur ortamını dinamitlemekte,
diyalog ve uzlaşı arayışlarını akamete uğratmakta, çözüm süreçlerini sabote etmektedir. 12 Haziran seçimlerinden sonra partiler yeni sayfa açarken, yeni anayasa gibi ülkenin kronik sorunlarının çözümü için tarihi bir fırsat yakalanmışken, birileri yeniden terör üzerinden toplumun sinir uçlarına dokunmakta, demokratikleşme süreçlerini sabote etmeye çalışmaktadır. Terör vahşetine karşı tüm siyasi partiler net ve sorumlu bir tutum takınmalı, demokrasiden, hukuktan, yaşama hakkından, çözümden yana mesajlar vermelidir.''
-BDP'YE ELEŞTİRİ-
BDP'nin, yaşanan gelişmelerden diğer siyasi partileri sorumlu tutan açıklamasıyla ilgili değerlendirmelerde de bulunan Yalçın Akdoğan, şöyle konuştu:
''Bazı kişilerin
seçilme hakkı için yeri göğü inletenler, yaşama hakkı için kılını kıpırdatmamaktadır.
Asker, polis veya
sivil, herkesin yaşama hakkı kutsaldır, her türlü hakkın temelidir. Oğlu kaçırılarak tehditle
istifa ettirilen belediye başkanı için kılını kıpırdatmayanların, parkta
bombalı saldırı sonucu zarar gören vatandaşların mağduriyeti için sesini çıkarmayanların, tehdit ve şantajla sandığa gidemeyen farklı parti seçmeni için demokrasiyi hatırlamayanların, sadece kendi milletvekillerinin siyasi haklarını hatırlamaları büyük bir eksikliktir, büyük bir samimiyetsizlik örneğidir.''
BDP'nin, son dönemde ''tansiyonu yükselten
tahrik edici söylemlerde bulunduğunu'' ifade eden Akdoğan, ''BDP'liler yaşanan olaylardan diğer partileri sorumlu tutmaktan önce, kendilerinin süreci geren açıklamalarına, meydan okumalarına, tahrik ve tehdit söylemlerine bakmalıdırlar. Olaylara bir sorumlu aranacaksa, BDP'nin tahrik ve şiddet diline bakılmalıdır. Terör kabul edilebilir bir yöntem olmadığı gibi, terörden medet uman bir
siyaset anlayışı da demokrasiye uygun değildir'' dedi.
(BİL-ADM-SÜF)15.07.2011 14:15:09