Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) bağımsız 12 milletvekili adayı ile ilgili aldığı karar sonrası
ülke genelinde yaşanan olaylar,
İstanbul'dan
seçime giren bağımsız
milletvekili adayları tarafından değerlendirildi. BDP il binasında bir araya gelen Sebahat
Tuncel,
Levent Tüzel,
Sırrı Süreyya ve Mustafa
Avcı, yaşanan olaylardan YSK ve
Hükümeti sorumlu tuttu. Olayların ardından 4 gün geçmesine rağmen
Başbakan'ın açıklama yapmadığını söyleyen Tuncel, çözümün siyasi iradede olduğunu ifade etti.
BDP'nin desteklediği İstanbul bağımsız
Milletvekili adayları
Sabahat Tuncel, Levent Tüzel, Sırrı Süreyya ve Mustafa Avcı YSK kararının ardından yaşanan olayları Beyoğlu'nda bulunan BDP il binasında değerlendirdi.
BDP il yönetimi adına yapılan basın açıklamasının ardından söz alan
Sebahat Tuncel, bugün burada son dönem yaşananlara dikkat çekmek ve bu yaşananların nedenlerini anlamaya çalışmak için toplandıklarını söyledi. YSK kararıyla daha da derinleşen
krizin 3-4 günlük bir kiriz olmadığını ifade eden Tuncel, Nevruzdan beri
Türkiye'de kriz süreci yaşandığını, bölgede
Kürtlere büyük baskıların yaşandığını savundu.
Kürtlerin artık çözüm istediğini belirten Tuncel, çözüm için gerekli 4 taleplerini sıraladı. Bu taleplerin Hükümet tarafından görmezden gelindiğini savunan Tuncel, "Aslında 4 günlük YSK krizinde biz yüzde 10 oy oranının ne kadar önemli olduğun gördük. Yaşananlar bunun sonucudur." dedi.
Başından beri yaşananların siyasi olduğunu savunan Tuncel, "Son yaşananlar Türkiye'de durumun ne kadar vahim olduğun gösteriyor. Türkiye'de artık yüzde 10 seçim barajıyla artık bir yere gidemez."şeklinde konuştu.
Son 4 günde çok sayıda yaralanan ve ölenlerden bahseden Tuncel, "Bunun hesabını kim verecek? Siyasi
iktidara sormak istiyoruz. Siz gerçekten Kürt sorununu çözmek istiyorsanız Kürtler üzerindeki baskılara son verin. KCK yargılamasına son verin ve Kürtlere
siyaset yapma hakkı verin, siyasetin önünün açın. Biz bunları derken bunları yapmak yerine başka bir siyasi
darbe niteliğinde olan YSK olayı çıktı. Bu bir programıydı, bilmiyoruz. Türkiye'yi bu kadar krize sokacak,
kaosa sokacak anlayışı anlayamıyoruz. Bu sadece YSK'nın sorunu olmadığını düşünüyoruz. Bu aynı zamanda siyasi iktidarın sorunudur. Henüz Başbakan bir açıklama yapmadı. Başbakandan bir açıklama bekliyoruz. Bugün Başbakan Bayburt'ta olduğunu söylüyor. Herhalde yaşananlarla ilgili bir açıklama yapacaktır." dedi.
Dünyanın hiçbir yerinde sorunlar çözülürken siyasi irade olmadan çözülmediğini söyleyen Tuncel, şöyle konuştu: " Siyasi iradenin olmadığı yerde kaos olur, gerginlik olur. Siz topu başka yerlere atabilirsiniz ama asıl çözüm iktidarın kendisidir. Ama iktidar ne yazık ki son dört günde alanda yoktur. Bu ciddi bir problemdir. Bu son 4 günde iktidar neredeydi? Başbakan neredeydi? Ama biz başka bir şeye
tanık olduk Diyarbakır'da. AKP binalarının bir
emniyet bürosu gibi kullanıldığını,
gözaltı işleminin yapıldığını, sorgulamanın yapıldığın gördük. Şimdi bu nasıl açıklanabilir. Bir siyasi parti nasıl izin verebilir buna. Bunlar ciddi sorunlar."
BDP'nin son gelişmelere ilişkin açıklamasını gayet sağduyulu ve bütün Türkiye halkına yapılmış barış ve çözüm açıklaması olarak algıladığını söyleyen Levent Tüzel de, son yaşananlar olayların halkın vicdanında hükümet ve YSK'yı mahkum ettiğini söyledi. Yaşanan süreçte çok açık bir siyasi tertip ve müdahale olduğunu savunan Tüzel, "
Bağımsız adaylara dönük bir müdahaledir. Dünkü açıklamada YSK Başkanı tatmin edeci, anlaşılır cevaplar verememiştir. Bu müdahalenin halkımızın ortak yaşamına, demokratik istemlerine, Kürt halkının
özgürlük istemlerine dönük bir müdahale olduğu da hemen hemen herkes tarafından görülmüştür. Görmeyenler, kabul etmeyenler tekçi milliyetçi şoven yaklaşımlardır." dedi.
Bugün Türkiye'de yaşanan son sürecin tarihsel öneme sahip olduğunu ifade eden Sırrı Süreyya ise " Artık siz bu ülkede, egemenler, hak gaspı ve hukuk ihlalleri meselesinde bu bahiste eskisi kadar pervasız olamayacaklardır. Yaşanan gelişmeler bize en başta bize bun göstermiştir. İkinci bir yönüyle de özgürlükten ve barıştan yana olan muazzam bir kamuoyu ilk defa sesini bu kadar müşterek, güçlü çıkarmıştır." şeklinde konuştu.