Sanayi ve
Ticaret Bakanı Nihat
Ergün, havayı, suyu, toprağı kirletecek bir sanayi yatırımına izin vermelerinin söz konusu olamayacağını belirtti.
İzmit'teki
Hyundai Assan Fabrikasını ziyaret eden Bakan Ergün'ü, Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar, Hyundai Assan Üst Yöneticisi ve Başkanı Won Shin Chang ve Yurtiçi Satış Genel Müdürü Ümit Karaaslan karşıladı.
Şirketin anı defterini imzalayarak VIP Salonu'nda şirket yöneticileriyle bir süre sohbet eden Ergün, bir
ülkede gerçek zenginlik meydana getirebilmenin en önemli yolunun sanayileşme ve
üretimden geçtiğini söyledi.
Doğal kaynakların fırsat sunmaması halinde diğer fırsatların değerlendirilmesi gerektiğini dile getiren Ergün,
Türkiye'nin petrol ve
doğalgaz gibi zenginliklere sahip olmadığına işaret ederek, coğrafyanın sunduğu diğer fırsatlara bakılması gerektiğini vurguladı.
Türkiye coğrafyasının stratejik konuma sahip olduğuna dikkati çeken Ergün,
Avrupa,
Asya,
Orta Doğu,
Kafkasya gibi geniş nüfus ve
pazar ile ciddi bir
tüketim potansiyeli olan ülkelere yakın konumda olduğunu ve
genç nüfusu bulunduğunu söyledi.
''Bize fırsat sunan alanlar neresi? Coğrafyamız, lokasyonumuz ve genç nüfusumuzdur'' diyen, Bakan Ergün, şöyle konuştu:
''Tarihi bir birikimimiz var. Dün ortaya çıkmış devlet değiliz. Bin yıldan uzun süredir bu topraklarda ciddi işler yapmış bir toplumuz, bir birikimimiz var. Bölgeyi iyi tanıyoruz. Bu fırsatları görmemiz, dünyaya da bu fırsatları göstermemiz, bunların içinden bir zenginlik üretmemiz gerekiyor. Bunun yanında sanayi, teknoloji ve
ürün geliştirmek gerekir.''
Güney Kore'nin Türkiye ile benzer imkan ve fırsatlara sahip olduğunu dile getiren Ergün, Türkiye ile Kore arasındaki
işbirliğinin siyasi,
ekonomik, teknolojik işbirliğiyle güçlenmesi gerektiğini kaydetti.
Güney Kore ile Türkiye arasındaki işbirliğinin gelecekte ileri boyutlara taşınması gerektiğini dile getiren Ergün, şöyle devam etti:
''İki ülke arasında bugün var olan işbirliğini yeterli görmüyoruz. Bazı ortak yatırımlar, çalışmalar var ama hem Kore'de hem Türkiye'de hem de dünyanın başka yerlerinde Türk ve Koreliler çok daha yakın işbirliği içinde olabilirler. Çünkü iki ülkenin benzer yatkın özellikleri var. Türkiye'de bir yatırım yapılmış,
ortaklık kurulmuş olması son derece önemli. Yeni yatırımlar ortaya çıkacak olması da son derece önemlidir. Kapasite artırımıyla ilgili kararlar son derece önemli ama Türkiye'nin tüm yatırımcılara sunduğu fırsatlar da son derece önemli.''
Görevlerinin, yatırımlara altyapı hazırlamak, ülkeyi istikrarlı zemine oturtmak olduğunu vurgulayan Ergün, ''
Ekonomide, siyasette istikrarı oluşturmak ve ülkenin hukuki zeminini güçlendirmek, yatırımcının önünü açmak, devlet dediğimiz organizasyonu insanların üzerine yükler getiren organizasyon olmaktan çıkartıp insanların yükünü hafifleten, önünü açan bir organizasyona dönüştürmek önemli'' diye konuştu.
Nihat Ergün, kendileri bunları yaparken sanayiciden de yatırım, üretim yapması, istihdam sağlamasını beklediklerini kaydetti.
-YENİ SANAYİCİ PROFİLİ-
Bu sırada, Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar'ın, ''Türkiye'de yeni yatırımların biraz daha kucaklanarak karşılamasında fayda var. Bazen insanlar yatırımların tam niteliğini algılayamadan karşı fikirler savunuyorlar. Yeni yatırımların çevresel ve diğer rekabetçi ölçekler olsun tüm unsurlarıyla uluslararası standartlarda olacağının bilinciyle olaylara yaklaşmalarını faydalı olacağını düşünüyorum'' demesi üzerine Ergün, şunları kaydetti:
''
Kocaeli, Türkiye'nin en önemli sanayi bölgesidir. Bugünden sonra gelinen noktada sanayi, nitelikli sanayi olarak yoluna devam edecektir. Eski anlayışlar ortadan kalktı. Bölgedeki sanayici profili, 'yatırım yapayım, para kazanayım ama nasıl olursa olsun' tarzında olamaz. Artık dünyada böyle bir sanayici profili geçerli değil. Bu dönemde sanayici 'ileri teknolojileri önemseyen, dışa açık, çevreye duyarlı' profildedir. Dünyada artık havayı, suyu, çevreyi, toprağı kirletenlerin ürünleri alınmayacak. Çevreye kim ne kadar duyarlıysa onların ürünleri pazarlarda daha çok satın alınacak. Bizim bu dönem, yeni dönemdeki sanayici profilimiz, çevreye duyarlı olacaktır. Havayı, suyu, toprağı kirletecek bir sanayi yatırımına izin vermemiz söz konusu olamaz.''
Bilgi eksikliğinin bazen sıkıntı yaratabileceğine, ortalıkta yanlış bilgilerin dolaşmasıyla doğru işlerin yapılmasının zorlaştığına değinen Ergün, ''Her açıdan doğru bilgilendirecek hatta ne olduğunu gösterecek aktivitelere ihtiyaç var. Tabii ki buna rağmen her şeye karşı olan bir anlayış da var. Türkiye genelinde de bu var. İstanbul'da bazı Beşiktaşlı taraftarlar '
Çarşı herşeye karşı' diyor. Kocaeli'de de oluyor bazen. 'Çarşı her şeye karşı' olmamalı. Karşı olacağımız şeyler elbette olacak ama bunun sağlam bir temele, doğru bilgilere dayanması gerekir. Toprağı, havayı, suyu kirleten, bunlara zarar veren yatırımlara biz de karşıyız'' diye konuştu.
-UÇAK KOLTUĞU ÜRETİMİ-
AssanHanil firması ve THY'nin
uçak koltuğu üretim protokolü yaptığını anımsatan Ergün, bu protokole ilişkin ise şunları söyledi:
''Öncelikle ekonomi sınıfındaki koltuklar, daha sonra Busines Clas'daki koltukların
tasarımı, üretimi tamamen Kocaeli'de gerçekleşecek. Uçak koltuğu çok farklı, teknolojik özellikleri de olan bir ürün. Busines Clas'daki koltukların 30-40 bin doları bulan fiyatları var.
Lüks otomobil fiyatına uçak koltuğu... Katma değeri yüksek, teknolojisi olan, dünyadaki bir çok firmaya üretim yapılabilecek bir alan.''
Ergün, koltukların şu an tasarım aşamasında olduğunu, belgelendirilmelerinin yapılacağı ve bir yıl içinde üretime başlanacağını sözlerine ekledi.
Ali Kibar ise Asım Kibar
Organize Sanayi Bölgesindeki AssanHanil üretim tesislerinde uçak koltuğu üretimine başlayacaklarını, 100 kişilik doğrudan, yaklaşık 500 kişilik de dolaylı olarak istihdam sağlayacak bu üretim için ilave tesis de inşa edeceklerini bildirdi.
Konuşmaların ardından
fabrika yemekhanesinde işçilerle yemek yedi ve bir süre sohbet eden Ergün, daha sonra da uçak koltuğu üretiminin de yapılacağı AssanHanil üretim tesislerini gezdi.
(TE-FTH-YIL)25.05.2011 15:58:34