Türk Macar İşadamları Derneği Başkanı ve
DEİK - DTİK
Avrupa Bölge Başkan Yardımcısı Osman Şahbaz,
yurtdışında yaşayan Türklere günümüz dünyasında seçme hakkının sorun olmaktan çıkarılması gerektiğini söyledi.
Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 8'inin yurtdışında yaşadığını hatırlatan Şahbaz, "Haziran ayında gerçekleştirilecek genel seçimlerde yurtdışındaki vatandaşlarımızın da seçme seçilme haklarını bulundukları
ülkelerde rahatça kullanmalılar. Günümüz dünyasında artık bunlar sorun olmayacak konulardır. Yeter ki iradelerimizi olması yönünde kullanalım." dedi.
Selçuk Üniversitesi (SÜ) Yenilikçi Fikirler Topluluğu grubunun üçüncüsünü düzenlediği "
Ulusal İnovasyon Zirvesi"ne katılan ve yurtdışında yaşayan Türklerin karşılaştıkları sorunları ve bunları aşma yollarını üniversiteli gençlerle paylaşan Osman Şahbaz, Avrupa'daki STK'ların geçmişi ve günümüze yansımaları konusuna da değindi. Türkiye dışında yaşayan Türkler 1961 yılında imzalanan
anlaşma ile göç ve ilk dernekleşmelerin ise öğrencilerle başladığını anlatan Şahbaz sözlerini şöyle sürdürdü; "Avrupa'ya göç serüvenini ilk olarak 1961 - 1974 göç dönemi, bu dönemdeki
örgütlenmeler daha çok
dayanışma dernekleri olarak gözlemliyoruz. Sonraki dönem, 1974 - 1981 arasında
aile birleşmeleri olarak gözlemliyoruz. 1982- 1990 mukim olma, yerleşim dönemidir. İşçi statüsünde giden insanımız, kısa süreli dönmek için giden insanımız zaman içerisinde kalıcı olduğunu anladı, kendi STK'larını oluşturdu. İşçi statüsünden artık işveren,
yönetici, sporcu,
sanatçı olma yoluna girdi.
Bu gelişmeye şöyle de bakabiliriz: Türkiye, göç eden kişi, göç edilen ülke. Bu üç parametrede de önceden tasarlanmadığından ortaya tutarlı politikalar konulamadı. Avrupa'da insanımızın kendi ihtiyaçları doğrultusunda kurdukları
sivil toplum örgütleri yeterince fonksiyonlarını icra edemediler. Gerçek sivil örgüt olmada istenileni veremediler. Kendi aralarındaki kıskançlıklar, çekememezlikler, hasetçilik, birbirlerinin enerjisini sıfırlattı. Halbuki iyi koordine olunabilseydi yaklaşık 50 yıllık serüvenimiz vatandaşlarımız, göçülen ülke ve Türkiye için de daha çok başarıları beraberinde getirmiş olacaktı."
Son dönemde kurulan T.C. Dış Türkler ve
Akraba Toplulukları Başkanlığı yurt dışında bulunan Türk ve çifte vatandaşlık sahibi insanlarımızın önünü açacağını, yol göstereceğini savunan Şahbaz, geç de olsa bu Başkanlığın kurulmasının; Türkiye, göçülen ülke ve göçmen vatandaşlar açısından çok yararlar sağlayacakğını ifade etti. Özellikle Dış Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığını yürüten Dr. Gürsel Dönmez'in göçmen insanların derdini bizzat yaşamış, yakinen bilen bir kişi olduğunu vurgulayan Osman Şahbaz, "Kamusal
düzenleme boyutunda da başkanlığa yurtdışı tecrübesi fazla olan bir akademisyenin getirilmesi yurtdışında yaşayanların her türlü talep, istek ve sıkıntılarının çözümlenmesinde kolaylık sağlayacaktır. Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 8'i yurtdışında yaşadığını biliyoruz. Ancak hala seçme ve seçilme konusunda somut adım atılamamıştır. Avrupa'daki bu kadar dağınık Türk STK'nin üst
çatı kurumları oluşturulurken bir nebze olsun toparlanmayı gözlemliyoruz.
2011 Haziran ayında gerçekleştirilecek genel seçimlerde yurtdışındaki vatandaşlarımızın da seçme seçilme haklarını bulundukları ülkelerde rahatça kullanmalılar. Günümüz dünyasında artık bunlar sorun olmayacak konulardır. Yeter ki iradelerimizi olması yönünde kullanalım. T.C. Dış Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığının üstleneceği olumlu irade, hem Türkiye'ye katkılar sağlayacak, hem yurtdışındaki insanlarımızı moralmen de olsa yüceltecektir." şeklinde konuştu.
Bugün farklı ülkelerde
Yurtdışı Diaspora Bakanlığı'nın mevcut olduğunu aktaran Şahbaz, "Kaldı ki Türkiye kadar Diaspora potansiyeli olan başka ülke de yoktur. Şimdiye dek görmemezlikten gelinen 5 milyona yakın insanımız hakettiği değeri almalıdır. Yurtdışındaki insanımızın bu ilk kurulan Başkanlıktan beklentisi yüksektir. Başkan Dr.Gürsel Dönmez de bu beklentileri karşılayacak donanım, liyakat, feraset ve tecrübeye sahiptir." dedi.
Yurtdışında yaşayan Türklere yönelik izlenmesi gereken tutumdan da bahseden Şahbaz, bunların bazılarının kamusal düzenlemeler ile gerçekleştirilebileceğini de vurgulayarak beklentilerini şöyle sıraladı;
"1- Türkiye dışında yaşayan bizler gurbetçi değiliz.
2- Devletin yapılanma şekli değişmeli, Afrika'daki bir Büyükelçiliğimizin yapılanması ile Avrupa'daki Büyükelçiliğimizi yapılanması aynı olmamalıdır. Konsolosluk yapılarımız hızla değiştirilmelidir.
3- Büyükelçiliklerimiz ve Konsolosluk hizmetlerimiz daha güncel ve profesyonel hale getirilmeli, devleti temsil eden kişilerin dışındaki
personel o ülkelerde yaşayan insanlardan istihdam edilmeli.
4- Konsolos ve ataşelerimizin görev süreleri uzatılmalı, görev yapacakları ülkenin lisanını çok iyi bilerek o ülkede görev yapmalılar. Görev yapılacak ülkenin lisanını bilmeyenlerin atanması yapılmamalıdır.
5- Yurtdışındaki vatandaşlarımıza artık,
Macaristan Türkleri,
Almanya Türkleri şeklinde bakılmalıdır.
6- Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın tek görevinin Türkiye'yi düşünmek - savunmak olmadığının gerçeğinin artık bilincine varmalıyız. Öncelikli olarak oralarda yaşayan insanlara kendi çıkarlarını savunmalarına yönlendirilmeli."