Arife Yıldız
Ünal/
Ertuğrul Subaşı -
Hacı Bayram-ı
Veli Camisi çevresi başta olmak üzere başkentin bir çok yerinde, pet şişelerde satışa sunulan zemzem, iftarını su yerine zemzemle açmak isteyen vatandaşlarca
tercih ediliyor.
Diyanet İşleri Başkanlığı ise zemzemin parayla satılmasını doğru bulmuyor.
Hacı Bayram-ı Veli Camisi çevresindeki işyeri bulunan Sertaç Ahmet, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
Ramazan ayı dolayısıyla 250 ml'lik ped şişelerde satışa sunulan zemzem suyuna vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği söyledi.
Ramazan ayı başında satışlara başladıklarını belirten Ahmet, ''Daha çok iftarını su yerine zemzemle açmak isteyenler tercih ediyor ama günün her saatinde yoğun bir şekilde satılıyor'' dedi.
Pet şişedeki zemzemlerden günde ortalama 100 adet sattığını anlatan Ahmet, ''Bu sayı, bazı günlerde daha da artıyor. Çünkü bazı hayırseverler, dağıtımı kolay olduğu için bizden kolilerle aldığı zemzem sularını camide namaz çıkışında dağıtıyorlar'' diye konuştu.
Dükkan sahibi Ömer Akıllıok da, eskiden 20 litrelik bidonlarda satışı yapılan zemzem suyunun artık 250 ml, 1 ve 3 litrelik pet şişelerde satışa sunulduğunu ifade ederek, ''En çok satılan zemzem suyu 250 ml pet şişelerde olanlar. Taşınması kolay olduğu için herkes tarafından tercih ediliyor ve su yerine tüketiliyor'' dedi.
Akıllıok, 250 ml pet şişelerdeki zemzem suyunun 2, 1 litrelik şişelerdeki zemzem suyunun 5, 3 litrelik şişelerdeki zemzem suyunun 10, 20 litrelik bidonlardaki zemzem suyunun ise 45 liradan satıldığını söyledi.
Ramazan ayı başından itibaren satmaya başladıkları zemzem sularının vatandaşlarca büyük ilgi gördüğünü bildiren Akıllıok, ''Hem oruçlarını zemzemle açmak isteyen kişiler hem de hastalıklarına
şifa bulmak isteyenlere satıyoruz'' diye konuştu.
-''ZEMZEM SUYUNUN SATILMASI AHLAKİ DEĞİL''-
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Başkan Vekili Zeki Sayar ise, Müslümanların değer verdiği bir su olan zemzemin, satışının ahlaki olmadığını söyledi.
Suudi Arabistan'a
ibadet amaçlı giden insanların bu suyu içtiğini anlatan Sayar, ''Hz. Muhammed'in (SAV) de zemzemi içenlerin, 'hayırlı ilim istiyorum, bütün hastalıklarıma da şifa istiyorum' diyerek, dua edip içenlerin şifa bulacağına yönelik hadisi bulunmaktadır. Ama bu suyu getirerek buralarda
ücret mukabili satmak doğru değildir'' dedi.
Zemzemin satılmasına yönelik dinde bir
yasaklama bulunmadığını ifade eden Sayar, zemzem suyunun Suudi Arabistan'da da ücret karşılığı satılmasının yasak olduğunu, insanların haddinden fazla götürmelerinin de doğru olmadığını kaydetti.
Hacıların, Suudi Arabistan'dan belli oranlarda zemzemi ülkelerine getirmelerine müsade edildiğini anımsatan Sayar, ''Ancak zemzemin, tırla, kamyonla ve arabalarla taşınmasına müsaade edilmiyor'' diye konuştu.
Türkiye'de satışı yapılan suyun zemzem suyu olup olmadığını bilmediklerini vurgulayan Sayar, ''Zemzem suyunun satışı ahlaki olarak doğru değil. Hediye olarak getirilen ve insanlara sunulan bir sudur.
Şifa niyetine içilen bu suyun ticari bir meta olarak kullanılması uygun değildir'' dedi.
-ZEMZEM SUYU-
Dünyanın en kurak bölgelerinden birisi olan Arap Yarımadası'nın da en kurak vadisinde 1,5 metre çapında kuyudan çıkan Müslümanlar için kutsal olan zemzem suyunun, yaklaşık 4 bin yıllık geçmişi bulunuyor.
Zaman içindeki mineral oranları değişse ve debisi kısmen azalsa da yüzyıllardır su vermeye devam eden zemzem kuyusundan, çok büyük motorlarla hac dönemlerinde yılda bir milyon metreküpten fazla su çekiliyor. Kabaca huniye benzeyen, 3 ana hattan su geldiği tahmin edilen ve kaynağının neresinin olduğunun hala bilinmeyen zemzem kuyusunun yüksekliğinin 2 bin metreyi bulan Taif'e kadar gittiği tahmin ediliyor.
Kuran-ı Kerim'de herhangi bir
ayet bulunmayan zemzem hakkında şunlar naklediliyor:
''Hz. İbrahim (A.S), hanımı Hacer ve oğlu İsmail (A.S) ile Mekke'ye gitti. Hacer ve oğlu İsmail'in yanına bir su kırbası ve biraz
hurma bırakan Hz. İbrahim (A.S), Şam'a gitmek üzere geri döndü. Hacer'in, onun peşine takıldı ve 'Ey İbrahim, bizi bu ıssız yere bırakıp nereye gidiyorsun? Bizi kime teslim ediyorsun' sorusuna Hz. İbrahim, Allah'ın emriyle gittiğini söyledi. Şimdiki zemzem kuyusunun üst tarafında ve Kabe'nin yerinin yukarısında bulunan bir ağacın altında kalan Hacer, açıkan ve susayan oğlu İsmail için Safa tepesine çıktı, sonra Merve tepesine geçti. İki tepe arasında 7 defa gidip geldi. İki tepenin arasındaki
çukur yeri koşarak geçiyordu. Hacer, çocuğunun halini görmek için döndüğünde, bir ses duydu. 'Ey ses sahibi, sesini duyurdun. Eğer sen bize
yardım etme kudretine sahip isen, bize yardım et' diye dua etti. Ondan sonra zemzem kuyusunun yerinde bir meleği (Cebrail'i) gördü. Cebrail (A.S), ayağı veya kanadıyla yeri kazıyordu. Onun kazdığı yerden su göründü. Hacer, hemen suyu
havuz gibi yaptı. Ondan hem içti hem de kırbasına doldurdu. Su alındıkça, yerinden kaynamaya devam etti.''
(ARF-ERT-OSM)19.08.2011 11:15:45