İbrahim Süzer -
Türkiye Nöralterapi Derneği Başkan Yardımcısı, Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr.
Hasan Doğan, çeşitli hastalıklar nedeniyle bir uzvunun kesilmesine karar verilen hastalara, ozon
tedavisi uygulayarak yüzde 60-70'ini kurtardıklarını söyledi.
Doğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
ozon tedavisiyle
parmak, ayak kesilmesinin önlenmesi ve yara tedavilerinde oldukça başarılı sonuçlar elde edildiğini belirtti.
Medikal ozon ile sanayi ozonun farklı moleküller olduğunu ifade eden Doğan, şöyle konuştu:
''Medikal ozon yüzde 95
oksijen, yüzde 5'i de ozon olan bir moleküldür, yani bir ilaçtır. Gaz halindeki bir ilaç vücudu oksijenize etmek,
gençleştirmek ve
vücuttaki toksit maddeleri atmak için kullanılan bir şey. Ozon tedavisi aynı bir vitamin gibi düşünülebilir. Biz hastalıklarda, ortopedist olduğum için yara tedavilerinde oldukça başarılı sonuçlar alıyoruz. Üniversiteden, devlet veya özel hastanelerinden, 'Ameliyat olması lazım, bacağı ya da parmağı kesilecek' denilen hastaların yüzde 60-70'ini ozon tedavisiyle kurtarabiliyoruz.''
Ozon tedavisinin viral hastalıklarda da yaygın olarak kullanıldığına dikkati çeken Doğan, ''İyileşmeyen ayak mantarlarında, vücut mantarlarında, yani
enfeksiyon hastalıklarında tedavi amaçlı kullanılabiliyor. Ozon, klorun 3 bin katı daha güçlü bir molekül olduğu için mantarlar üzerinde büyük etkisi var, yani enfeksiyon hastalıklarının hepsinde ozon mükemmel şekilde kullanılabilir. Romatizmal hastalıklarda, kas hastalıklarında, dolaşım problemlerinde, burger hastalığında, varislerde, kilo vermede çok yaygın kullanılan bir tedavi yöntemidir'' diye konuştu.
Doğan, ozonun tedavide tek başına veya yardımcı
destek amaçla kullanıldığı yerler de bulunduğunu dile getirerek, kendi branşıyla ilgili hastalıklarda, bel ve
boyun fıtıklarında, eklem kireçlemelerinde, aynı zamanda ağrı uzmanı olduğu için de migren tedavilerinde kullandığını belirtti.
-ÜLKE EKONOMİSİNE KATKI-
İnsanın bir uzvunu kaybetmesinin dramatik bir olay olduğunu altını çizen Doğan, genelde bir uzvunu kaybeden insanların yaş itibarıyla genç olduğunu, bunun önlenmesinin
ülke ekonomisine de katkı sağladığını bildirdi.
Bu duruma maruz kalan kişilerin
psikolojik olarak da etkilendiğini dile getiren Doğan, şöyle devam etti:
''Uzuv kaybı yaşlıların da karşılaştığı bir durum ama genellikle genç nüfus buna maruz kalıyor. Uzvunu kaybeden bir insan
emekli olacak, yıllarca devlet, emekli sandığı ona para ödeyecek. O kişi ekonomiye katkı sağlayamayacak. Yani bir doktordan ziyade ekonomist gibi düşünürseniz, ozon tedavisinin ülke ekonomisine de çok büyük katkısı var. Onun için bir diz, kalça protezi, kalçalardaki aşınmalar yıpranmalara
erken dönemde müdahale edildiğinde, ozon kıkırdakların yenilenmesini sağlıyor. Ozon başarılı bir tedavi yöntemidir.''
Şiddetli ayak ağrısı şikayetiyle ozon tedavisi olmaya karar veren Fatma
Karaca, 8 seans tedavi aldığını ve ağrılarının kalmadığını söyledi.
Şeker hastalığının ilerlemesiyle tedavi gördüğü hastanede ayağının önce bileğinden, ardından dizinden kesilmesine karar verilen ancak başka çare arayan Yılmaz Özen ise, ''Ayağımda yara oluşmuştu. Bir türlü iyileşmedi. Önce ayak bileğinden sonra da dizden ayağımın kesileceğini söylediler. Ancak istemedim ve başka çare aradım. Ozon tedavisini denedim, çok iyi geldi'' dedi.
(İBS-MV-BŞK-OSM)03.08.2011 10:47:16