TÜBİTAK tarafından düzenlenen ''Orta Öğretim Öğrencileri Arası Proje Yarışması''nda, Biga Atatürk Anadolu Lisesi öğrencilerinin hazırladığı, ''Kafkasya'dan Anadolu'ya Göçler ve Biga Yöresine Yerleşimler'' adlı proje, birinci oldu. Öğrenciler, Şeyma Nur Altun ve Melike Batgıray'ın tarih öğretmeni Seçkin Görüşük'ün danışmanlığında hazırladığı proje, bu yıl 42'ncisi düzenlenen yarışmada, önce Bursa bölge birinciliğini, ardından yapılan Türkiye finallerinde de 8 dalda, 182 proje içinden Türkiye birinciliğini kazandı. Tarih öğretmeni Seçkin Görüşük, AA muhabirine yaptığı açılamada, Biga Atatürk Anadolu Lisesinin, üniversite sınavlarına öğrenci hazırlayan bir okul olmanın dışında, bilim insanı yetiştirme konusunda da önemli bir misyon üstlendiğini söyledi. Öğrencilerin yarışmaya tarih dalında katıldığını ve Türkiye birinciliğini kazandığını belirten Görüşük, konu araştırması yaparken çok fazla zorlanmadıklarını ifade etti. Biga'nın tarih alanında araştırmaya çok uygun bir coğrafya oyduğunu, ilk çağlardan bu yana Anadolu ve çevresindeki tüm tarihsel gelişmelerin Biga'yı bir şekilde etkilediğini kaydeden Görüşük, ilçenin tarihini şekillendiren birçok önemli unsurun bulunduğunu bildirdi. Bunların en önemlisinin 'Göç' kavramı olduğunu ve tarih boyunca göç alan Biga'nın özellikle Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinde Anadolu'nun maruz kaldığı tüm göç dalgalarından etkilendiğini dile getiren Görüşük, 1850'lere kadar 30 civarında olan yerleşim sayısının, göçlerin etkisi ile 112'yi bulduğunu ifade etti. Bu konu zenginliği içinden öğrencilerin de tercihi ile yarışma için ''Kafkasya Göçleri'' konusunu seçtiklerini belirten Görüşük, şöyle dedi: ''Göçler, toplumlar üzerinde çok büyük travmalara sebep olmaktadır. Yüz binlerce kişiyi etkileyen Kafkas göçleri için göç dışında sürgün, soykırım kavramları kullanılmakla birlikte, bu göçlerden resmi Rus tarihlerinde 'dağlıların göçü' diye bahsedilir. Osmanlı Devleti, Kafkas göçleri ile tarihinin en kötü dönemi olan dağılma döneminde, siyasi ve ekonomik sorunlarla boğuştuğu bir süreçte karşılaşmıştır. Buna rağmen Osmanlı'nın bu göç yükünün altında en az sorunla kalkabildiğini görmekteyiz. Kafkas göçlerinin birincisi, doğrudan Anadolu ve Orta doğuya, ikincisi ise Balkanlar üzerinden Anadolu ve Ortadoğu'ya olmak üzere ikiye ayırabiliriz. İkinci gruptaki göçmenler, yerleştirildikleri Balkanların 93 Harbi ile Osmanlı Devleti'nin elinden çıkması üzerine tekrar göç etmek zorunda kalmışlardır. Osmanlı Devleti, Kafkasya göçmenlerini diğer köylere dağıtmak yerine, kendilerine yeni köyler kurma şansı vermiştir. Biga'da kurulan Kafkas köylerinin tümü, göçmenler tarafından yeni kurulan köylerdir. Biga'da, göçmenlerin tamamı kırsal kesime yerleşmiştir ve geldikleri bölgelerdeki ekonomik faaliyetlerini devam ettirmişlerdir. Göçmenler, bugün Biga'nın sosyal ve ekonomik yaşamında önemli bir yere sahiptirler. Göçmenler, Osmanlı Devleti'nin ve Türkiye Cumhuriyeti'nin politikalarından memnundurlar. Kafkasları gezip görmeyi çok istemelerine rağmen hayatlarını devam ettirmek istedikleri yer, yani gelecekleri Türkiye'dir.'' (STA-AKY-SAM-DÜR)11.06.2011 17:03:26