Bursa Türk Ocakları'nın düzenlediği konferansta konuşan Prof. Dr. Nadim Macit, "Dünya'nın her yerinde yükselen politik sosyal görüş muhafazakârlıktır." dedi. Türk Ocakları'nın geleneksel kültür programları kapsamında düzenlenen konferanslarının bu haftaki konuğu Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırma Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nadim Macit oldu. AVP Tiyatrosu Dede Efendi Salonu'nda gerçekleştirilen konferansta "Dünya Sistemleri ve Din: Teostratejik Yaklaşım" konusu ele alındı. Konferansın açılış konuşmasını yapan Bursa Türk Ocakları İl Sekreteri Dr. Mete Ateş, Türkiye'nin bulunduğu coğrafyanın yeniden şekillendirilmeye çalışıldığını belirterek, "Bazı güçler Ortadoğu'nun tarihini kanla yazmaya çalışıyor. Bunu gerçekleştirmek için ise bölgenin özünü oluşturan Türklük kavramı ötekileştiriliyor, dışlanıyor." dedi. Prof. Dr. Nadim Macit ise konferansında ilk olarak Türklerin Anadolu'ya yerleşmesinden sonraki misyonerlik faaliyetlerine değindi. "Anadolu dağlarına ömürlerini veren bu insanların, 1800'lü yıllarda Amerikan 'Board' teşkilatı ile yazışmalarının tespit edildiğini anlatan Prof. Dr. Nadim Macit, "Teşkilat bünyesinde yer alan Amerikalı yöneticiler, Anadolu'da görev yapan misyonerlere 'savaşta' olduklarını söyleyip talimatlar gönderiyordu." dedi. "BİR GÖNDERİLMİŞ, BİR DE İÇİ BOŞALTILMIŞ DİN VAR" Günümüz Anadolu'sunun durumuna da değinen Prof. Dr. Nadim Macit, şunları söyledi: "Bir gönderilmiş olan din var, bir de dönüştürülüp içi boşaltılmış olan din. Türkiye'de herkes dinden bahsediyor ancak hırsızlık, yolsuzluk almış başını gidiyor. İşte bu durumdaki bir din, içi boşaltılmış, çürütülmüş olan dindir. Mesele din alınıp, din satılan 'din marketi' haline getirilmiştir. Oysaki bizim gerçek kaynağımız yalnızca Kuran'dır ve Hz. Muhammed'dir." "Batı'da da, Doğu'da da yükselen sosyal politik görüş, muhafazakârlıktır." diyen Macit, sözlerini şu şeklinde sürdürdü: "Bu muhafazakârlık, liberal kapitalizmin rahminden peyda olmuştur. Dolayısıyla kapitalizmin bütün sıkıntıları dinin içerisine sokuldu. Kuran ve İncil harmanlanarak, insanın nefsine hoş geleni geçerli kılmak isteyenler ortaya çıktı." Konferans sonunda Dr. Mete Ateş tarafından Prof. Dr. Nadim Macit'e bir anmalık hediye edildi.