Adana'nın
Yüreğir ilçesinden Muş'un Dumlusu köyüne giderek buradaki öğrencilere
yardımda bulunan Yüreğir Halıcılar
Anadolu Lisesi öğrencileri, izlenimlerini
Vali İlhan Atış ve
Milli Eğitim Müdürü Abdulgafur Büyükfırat'a anlattı.
Öğrenciler ilk olarak
Milli Eğitim Müdürü Büyükfırat'ı ziyaret etti. Muş'ta yaşadıkları heyecanı anlatan öğrenciler, daha sonra Vali
İlhan Atış'ın yanına geçti. Halıcılar Anadolu Lisesi Müdürü
Hüseyin Çelik projelerini anlatarak, Muş'ta yaşadıkları güzellikleri paylaşmak istediklerini kaydetti.
Öğrencilerinin kardeş okul seçtikleri Dumlusu Köyü İlköğretim
Okulu öğrencilerine
kırtasiye,
giyim ve kitap yardımı götürdüğünü aktaran Çelik, "Her öğrenci için bir paket hazırladık. Paketlerin maddi değeri 170 lirayı buldu. Toplanan para, kırtasiye malzemesi,
ayakkabı, mont ve kitap gibi malzemeleri oradaki çocuklara teslim ettik." dedi.
Öğrencilerin bu güzel davranışının kendisini etkilediğini ifade eden Vali ilhan Atış ise "Doğu hiçte televizyonlarda gösterildiği gibi değil. Oralara gidip görmek lazım. Anadolu insanının güzellini müşahede etmek gerek. Dilimiz, dinimiz, ülkemiz, bayrağımız aynı. Küçük farklılıklarımız bizim zenginliğimizdir. Bu işi dalga dalga Adana'ya oradan da tüm ülkeye yaymamız gerek. Zenginlikle mutluluk eş anlamlı değildir. Böyle bir program yaptığınız için teşekkür ediyorum. Projenin devam etmesi için her türlü yardımı yaparız." dedi.
"İYİ Kİ GİTMİŞİZ"
Adana'dan Muş'a
doğuda ki kardeşlerine yardım etmek ve onlarla bir araya gelmek için gittiklerini belirten 10.
sınıf öğrencisi Rumeysa Öntürkler de Adana'dan Muş'a uzanan bir gönül köprüsü kurduklarını söyledi.
Doğuyu gördükten sonra var olan önyargılarının ortadan kalktığını söyleyen Öntürkler, doğunun da Türkiye'nin diğer bölgelerinden hiçbir farkının olmadığını kaydetti. Orada gördükleri ilgi ve alakanın kendilerini şaşırttığını aktaran Öntürkler, "Gidilmeyince mesafeler çok fazla gibi geliyor. El uzatılınca ön yargılarında yıkıldığını gördük. İnsanların misafirperver olduklarını biliyorduk ama bu kadarını beklemiyorduk. Oradaki kardeşlerimiz bizi evlerine götürdü. Ailelerimizde gitmemizi istememişti. Endişelerimiz vardı ama gördüklerimiz bizi etkiledi. Onlar zor şartlarda
yaşam mücadelesi veriyorlar belki ama mutlular ve çok cana yakınlar. İyi ki, gitmişiz." dedi.